ATO'nun temelleri, Osmanlı İmparatorluğu döneminde atıldı. 1881 yılında, o dönemin zorlu ekonomik koşullarında ticaretin ve sanayinin geliştirilmesi amacıyla Ankara Ticaret Odası kuruldu. Bu tarihten itibaren ATO, bölgesel ticaretin canlanması ve tüccarların güçlenmesi için çeşitli faaliyetlere öncülük etti.

ATO, Türkiye Cumhuriyeti'nin ilanıyla birlikte yeni döneme uyum sağlamak adına büyük bir dönüşüm geçirdi. 1923 yılında, Ankara'nın Türkiye'nin başkenti olmasıyla birlikte ATO, daha geniş bir coğrafyaya hitap etmeye başladı. Cumhuriyetin ekonomik dönüşüm sürecinde, ATO ticaretin canlanması ve sanayinin gelişimi için stratejik projeleri destekledi.

ATO, üyelerine sunduğu geniş hizmet yelpazesi ile dikkat çeker. Ticaretin yanı sıra sanayi, hizmet sektörü, tarım ve hayvancılık gibi birçok sektörde faaliyet gösteren üyelerine çeşitli destekler sağlar. İş dünyasının güçlenmesi, rekabet avantajı kazanılması ve girişimcilik ruhunun teşvik edilmesi adına çeşitli eğitim programları, seminerler ve etkinlikler düzenler.

ATO, iş dünyasının ihtiyaçlarına cevap vermek amacıyla eğitim ve danışmanlık hizmetleri sunar. İş dünyasındaki güncel gelişmeleri takip eden, ticaretin dijitalleşmesine öncülük eden ATO, üyelerine stratejik danışmanlık hizmetleri sunarak iş süreçlerini iyileştirmelerine katkıda bulunur.

ATO, sadece ticari faaliyetlerle değil, aynı zamanda sosyal sorumluluk projeleri ile de dikkat çeker. Ankara'nın sosyal ve kültürel gelişimine katkıda bulunan ATO, çeşitli sosyal projeler, eğitim destekleri ve kültür etkinlikleri ile topluma değer katar.

Ankara Ticaret Odası, köklü tarihinden aldığı güçle Türkiye'nin ekonomik geleceğine yönelik güçlü adımlar atmaya devam ediyor. Ticaretin ve ekonominin dinamikleriyle uyumlu olarak hizmet veren ATO, üyelerini desteklemeye, geliştirmeye ve geleceğe hazırlamaya devam ediyor. Ankara'nın ticaret ve ekonomi temsilcisi olan ATO, köklü geçmişi ve çağdaş hizmet anlayışıyla Türkiye'nin ekonomik büyümesine katkı sağlamaya devam edecektir.