Şimdi söz klavyenin!
“Okur-Yazar mı?” diye sorulurdu eskiden. “Okuyan yazar, yazan okur” diye düşünüldüğünde garip kaçıyor bu soru ama her okuyanın yazamadığını kendimden biliyorum.
19. Yüzyıl Osmanlıcasını söktüm fakat yazmak için eğitim şart. Hangi harfin nasıl çekileceği şimdiki alfabede dahi mesele.
Hat yazısından bahsetmiyorum, gerçekten harflerin yanlış yerinden başlanırsa çarpık bir yazı çıkıyor ortaya.
İnsanların el yazılarına bakın bakalım neler göreceksiniz! Eskiden öyle miydi “el yazısı” denen şiir gibi bir şey bir estetik vardı.
***
Günümüzde ise okuma-yazmanın yönü “dijital”e kaydı, şimdi söz klavyenin..
Her şeyi bilgisayar yapıyor, yazıyor ve hatta düşünüp araştırıyor bile bizim adımıza.
Bir ürün arasanız internetten, söz gelimi saat satın alacak olsanız; hemen çeşitler, fiyatlar önünüze seriliyor. Ekranınızın sağında solunda envaiçeşidini sunuyorlar günlerce.
***
Dijital çağda dijital medya okur-yazarlığı bugün büyük önem kazanmış bulunuyor.
Konya Teknik Üniversitesi’nden Doç. Dr. Yağmur Küçükbezirci, “Dijital Çağda Medya Okurluğu ve Yazarlığı” adlı bir kitap yazdı ve yayımladı.
***
Küçükbezirci, yeni kitabında ilginç tespitlerde bulunmuş.
O kadar ki; “dijital medya”nın günümüzde artık yeme, içme, barınma kadar ihtiyaç haline geldiğini 2021 rakamlarıyla çarpıcı bir şekilde şöyle ortaya koymuş:
·84,6 milyon ülke nüfusunun yüzde 77,7'sini oluşturan 65,8 milyonumuz internet kullanıyor..
·Nüfusun yüzde 70,8'ini oluşturan 60 milyon sosyal medya kullanıyor..
·Günde ortalama 7 saat 57 dakika internetteyiz, Sosyal medya ve televizyon kullanımı ise 3 saati buluyor.
Veriler son derece çarpıcı, sanal dünyada nasıl vakit geçirdiğimiz ortada..
“Hatta bazılarımız diyor Yağmur Hoca, gerçek dünyadan kopup dijital dünyada vakit geçiriyorlar.
***
Öyle ki yalanın gerçek, gerçeğin yalana tedavül ettiğini biz pandemi döneminde gördük. Dijital medya o dönem duvara tosladı..
Aşırı ve asılsız paylaşımlar yüzünden insanlar panik oldu, gerçeği bulmakta zorlandık. Buna "infodemi” diyor bilim adamları.
Öyle bir algı yönettiler ki, bazen konunun uzmanları bile kendilerine "acaba mı ki?" diye sormak zorunda kaldılar.
Bütün bunları anlattım çünkü Yağmur Hoca’nın “Dijital Çağda Medya Okurluğu ve Yazarlığı” kitabı her yaş ve meslek için bir "Farkındalık rehberi” adeta.
Hem de tam zamanında.
Ekleme
Tarihi: 07 Ekim 2021 - Perşembe
Şimdi söz klavyenin!
“Okur-Yazar mı?” diye sorulurdu eskiden. “Okuyan yazar, yazan okur” diye düşünüldüğünde garip kaçıyor bu soru ama her okuyanın yazamadığını kendimden biliyorum.
19. Yüzyıl Osmanlıcasını söktüm fakat yazmak için eğitim şart. Hangi harfin nasıl çekileceği şimdiki alfabede dahi mesele.
Hat yazısından bahsetmiyorum, gerçekten harflerin yanlış yerinden başlanırsa çarpık bir yazı çıkıyor ortaya.
İnsanların el yazılarına bakın bakalım neler göreceksiniz! Eskiden öyle miydi “el yazısı” denen şiir gibi bir şey bir estetik vardı.
***
Günümüzde ise okuma-yazmanın yönü “dijital”e kaydı, şimdi söz klavyenin..
Her şeyi bilgisayar yapıyor, yazıyor ve hatta düşünüp araştırıyor bile bizim adımıza.
Bir ürün arasanız internetten, söz gelimi saat satın alacak olsanız; hemen çeşitler, fiyatlar önünüze seriliyor. Ekranınızın sağında solunda envaiçeşidini sunuyorlar günlerce.
***
Dijital çağda dijital medya okur-yazarlığı bugün büyük önem kazanmış bulunuyor.
Konya Teknik Üniversitesi’nden Doç. Dr. Yağmur Küçükbezirci, “Dijital Çağda Medya Okurluğu ve Yazarlığı” adlı bir kitap yazdı ve yayımladı.
***
Küçükbezirci, yeni kitabında ilginç tespitlerde bulunmuş.
O kadar ki; “dijital medya”nın günümüzde artık yeme, içme, barınma kadar ihtiyaç haline geldiğini 2021 rakamlarıyla çarpıcı bir şekilde şöyle ortaya koymuş:
·84,6 milyon ülke nüfusunun yüzde 77,7'sini oluşturan 65,8 milyonumuz internet kullanıyor..
·Nüfusun yüzde 70,8'ini oluşturan 60 milyon sosyal medya kullanıyor..
·Günde ortalama 7 saat 57 dakika internetteyiz, Sosyal medya ve televizyon kullanımı ise 3 saati buluyor.
Veriler son derece çarpıcı, sanal dünyada nasıl vakit geçirdiğimiz ortada..
“Hatta bazılarımız diyor Yağmur Hoca, gerçek dünyadan kopup dijital dünyada vakit geçiriyorlar.
***
Öyle ki yalanın gerçek, gerçeğin yalana tedavül ettiğini biz pandemi döneminde gördük. Dijital medya o dönem duvara tosladı..
Aşırı ve asılsız paylaşımlar yüzünden insanlar panik oldu, gerçeği bulmakta zorlandık. Buna "infodemi” diyor bilim adamları.
Öyle bir algı yönettiler ki, bazen konunun uzmanları bile kendilerine "acaba mı ki?" diye sormak zorunda kaldılar.
Bütün bunları anlattım çünkü Yağmur Hoca’nın “Dijital Çağda Medya Okurluğu ve Yazarlığı” kitabı her yaş ve meslek için bir "Farkındalık rehberi” adeta.
Hem de tam zamanında.
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.