İrfan Ünver Nasrattınoğlu
Köşe Yazarı
İrfan Ünver Nasrattınoğlu
 

Ankara’da kurulan Türk-Makedon Dostluk Derneği

İrfan Ünver Nasrattınoğlu Makedonya, dünyanın yeni cumhuriyetlerinden biridir. Yugoslavya’nın dağılmasından sonra bağımsızlığını ilan eden bu güzel ülkeyi ilk tanıyanlardan birisi Türkiye’dir. Esasen, Yugoslavya dağılmadan önce de Türk-Makedon ilişkileri son derece olumlu olmuştur. Nitekim 1980’li yıllarda bu ülkeyi ziyaret eden, zamanın T.C. Cumhurbaşkanı Kenan Evren, Makedonya yönetimini överek; “Bütün ülkeler azınlıklara Makedonya gibi davranmalıdır” mealinde sözler söylemiştir. Makedonya’nın bağımsızlığını kazanmasından sonra bir dostluk derneğinin yararlı işler yapabileceğini düşündüm ve bu düşüncemi ilk olarak Makedonya’daki Türk asıllı dostlarımla değerlendirmeye çalıştım. Üsküp’te, zamanın siyasetteki ağır toplarından birisi olan Kamuran Tahir’le, oğlu Ertunç’un ofisinde yaptığım bir görüşmede konuyu kendisine açtığımda bana, “Çok iyi, bu derneği mutlaka kurmalısın” demişti. O’nun fikri benim için önemliydi; zira o her hafta Cumhurbaşkanı Kiro Gligorov’la bir araya gelerek kahve içen bir şahsiyetti. T.C. Dernekler Kanunu ve Yönetmeliğine uygun olarak bir tüzük hazırladım. O günlerde yakın işbirliği içerisinde olduğum arkadaşlarıma, kurucu üye olarak, yanımda olmalarını önerdim. Önerimi olumlu karşılayan Vali Dr. Bahaeddin Güney, H. Serpil Güney, Prof. Dr. Saim Sakaoğlu, Prof. Dr. Taciser Onuk, Selma Kılınç, Kamil Nezih Demirtepe, Neşe Damalı ve Ömer Şahin’i kurucu üye olarak kaydettim. Sonra, gerekli olan belgeleri hazırlayıp, Ankara Valiliği’ne başvurarak Türk-Makedon Dostluk Derneği’ni kurdum. Gerekli resmi incelemelerin tamamlanmasını müteakip, tüzel kişilik kazanan derneğimizin tüzüğünün, değerli dostum Ender Yoldar’ın yayımladığı Beldemiz Çankaya Gazetesi’nin Mart 1995 tarihli 62. sayısında yayımlanmasını sağladım. Bizzat kaleme aldığım tüzükte, derneğin amaçlarını şöyle belirttim: “Madde 2- Makedonya ile her türlü ilişkilerimizin geliştirilmesine katkıda bulunmak, hükümetimizin, Makedonya hükümeti ile yapacağı kültür anlaşmalarının uygulanabilmesi için destekte bulunmak gibi ana amaçları olan derneğin gerçekleştireceği faaliyetler şunlardır: a. Türk ve Makedon milletleri arasındaki mevcut dostluk bağlarını güçlendirmek, yenilerini yaratmak, tanışmaları ve yakınlaşmaları temin etmek. b. İki millet arasındaki kültürel, ekonomik, sosyal ve turistik ilişkilerin gelişmesine yardımcı olmak. c. Bu amaçların gerçekleşmesi için sergiler, konferanslar, eğlenceler, geziler, özel geceler ve çeşitli kültür faaliyetleri düzenlemek. d. Türk ve Makedon kültürünün yaygınlaşması amacıyla kütüphane kurmak, yayınlar yapmak. e. Makedonya’da bulunan aynı amaçlı kurum ve kuruluşlarla yasalar çerçevesinde işbirliği yapmak. f. Türkiye ve Makedonya’daki bazı kentler arasında ilişkiler kurulmasını sağlamak ve kardeş kentler oluşturmak. g. Aynı amaçlı dernek, birlik, kurum, kuruluş ve üniversiteler arasında dostluk ilişkileri kurulmasına aracılık etmek.” Türk-Makedon Dostluk Derneği kısa zamanda çok önemli işler başardı. Peş peşe Ankara, Manastır ve Ohri’de etkinliklerde bulunduk. Kuruluşumuzdan kısa bir süre sonra Gazi Üniversitesi lokalinde, “Türk-Makedon Dostluk Gecesi” düzenledik. Gecede THM’nin sevilen ses sanatçısı Armağan Elçi ile Devlet Operası sanatçılarından Şakir İlyasoğulları, muhteşem konser verdiler. O arada Manastır’daki Makedon-Türk Dostluk Derneği Yönetim Kurulu, 13-17 Kasım 1995 tarihlerinde, Ankara’da konuğumuz oldular. Heyeti çeşitli kamu ve özel kuruluşlarla temas ettirdik; birlikte Anıtkabir’i ziyaret edip, mozoleye çelenk koyduk. Toplantılar Derneğimiz daha tüzel kişilik kazanmadan önce, 6 Mayıs 1995 tarihinde, Ankara’da bir toplantı düzenledik. Dernek başkanı Bahaeddin Güney, Makedonya’nın Ankara Büyükelçisi Trajan Petrovski, TİKA Başkanı Umut Arık, Dr. Mehmet Önder, Taciser Onuk, Yahya Aksoy, Mehmet İbrahim ve Üsküp’ten gelen gazeteci Drita Karahasan’ın birer konuşma yaptıkları toplantıyı ben yönettim. 11 Temmuz 1994 tarihinde de Makedonya’nın Ohri kentinde, aynı konuların ele alındığı bir toplantı düzenledik. Ohri Kültür Evi’ndeki toplantıda MateyaMatevski, Bahaeddin Güney, T.C.’nin Üsküp Büyükelçisi Süha Noyan,  Trajan Petrovski, Abdülhak Salih, Straşo Smakoski, Drita Karahasan, Milorad Duşaniç ve ben (İrfan Ünver Nasrattınoğlu) konuştular. 29 Mart 1995 tarihinde Ankara’da Türkiye-Makedonya ilişkilerini konu alan bir panel düzenledik. Benim yönettiğim panelde Türk-Makedon Dostluk Derneği Başkanı Bahaeddin Güney ve Manastır’daki Makedon-Türk Dostluk Derneği Başkanı Sotir Glavinçe açış konuşması yaptılar. Daha sonra Makedonya’dan gelen Mithat Cemal, Straşo Smakoski, Blagoja Silyoneski ile Dr. Mehmet Önder, Mesut Şenol, Mehmet İbrahim, Taciser Onuk, Mehmet Tomanbay ve Orhan Kalkan konuştular.  14 Kasım 1995 tarihinde yine Ankara’da “Türkiye-Makedonya İlişkileri Paneli” düzenledik. Yine bizzat yönettiğim panelde Manastır Makedon-Türk Derneği Başkanı Sotir Glavinçe, Büyükelçi Trajan Petrovski, Türkiye-Makedonya Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı İzmir Milletvekili Cengiz Bulut, Dışişleri Bakanlığı Balkan İşleri Genel Müdür Yardımcısı Alev Kılıç, Manastır Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Rüştü Müfti ve bizim derneğin o tarihteki başkanı Taciser Onuk birer konuşma yaptılar. Bu arada Manastır Üniversitesi ile Ankara-Gazi Üniversitesi arasında dostluk ilişkisi kurulmasını sağladık. Bu konuda, Sotir Glavinçe’nin büyük katkısı olduğunu belirtmek isterim. Bu iki üniversite, Büyük Atatürk ile ilgili, mükemmel bir bilimsel sempozyumu gerçekleştirdiler.. İstanbul-Eminönü Belediyesi ile Struga Belediyesi arasında bir protokol imzalanarak, kardeş belediyeler olarak işbirliği başlatmalarına öncülük ettik. Derneğimizin girişimleri sonucu, Ankara Büyükşehir Belediyesi, Çankaya’daki Çevre Sokağı’nın adını Üsküp Sokağı olarak değiştirdi. O arada Büyükşehir Belediyesi, Üsküp Belediyesi ile geniş bir işbirliği anlaşması imzaladı. Müteakip yıllarda, Makedonya’daki kimi kentler ile, ülkemizdeki kimi kentlerin, kardeşlik ilişkilerinin kurulmasına da önderlik ettiğimizi belirtmek isterim. Dernek Başkanlığı Derneğin kuruluş başvurusu ile birlikte, çevremdeki bütün dostlarımın, üye olmalarını sağladım. Dolayısıyla genel kurul, benim dostlarımdan oluşuyordu. Bu nedenle, yönetim ve denetim kurullarının seçiminde, büyük ölçüde söz sahibiydim. Başkanlığa emekli vali Bahaeddin Güney’in seçilmesini istemiştim. Zira Bahaeddin Bey’le, Eskişehir Valiliği döneminde çok iyi ve yararlı bir işbirliği geliştirmiştik. Daha o yıllarda onun bazı ülkelerle ilişkilerini sağlamış, Ankara’daki kimi misyon şefleriyle tanıştırmıştım. Benim aracılığım ile kurulan dostluklar sayesinde Çin Halk Cumhuriyeti, Romanya, Arnavutluk, Makedonya gibi ülkelerde, Eskişehir’in sanat değerlerini içeren eserlerden oluşan sergiler açmışlardı. Birlikte seyahatlerde de bulunarak, bir anlamda dost (!) olmuştuk. Bu nedenle, Bahaeddin Güney’in, Türk-Makedon Dostluk Derneği başkanlığına seçilmesini sağladım. Birlikte birkaç kez, Makedonya’ya gittik. Bunlardan birisinde Eskişehir Kültür ve Turizm Müdürü, Güven Tanyeri de vardı. Türk-Makedon Dostluk Derneği Başkanlığını bir süre ben üstlendim. Sonra bu görevi, aslen Ohrili olan Memduh Şen kardeşime devrettim. Memduh Beyin Kovid’e yenilip vefatı üzerine toplanan genel kurulda ise, yine Makedonya kökenli olan K.NezinhDemirtepe Başkanlığa seçildi. Müteveffa Cumhurbaşkanı KiroGligorov’latanıştırılırken.Öteki üç kişi de Makedonya’nın bir dönem siyasi önderleridir.
Ekleme Tarihi: 24 Mayıs 2022 - Salı

Ankara’da kurulan Türk-Makedon Dostluk Derneği

İrfan Ünver Nasrattınoğlu Makedonya, dünyanın yeni cumhuriyetlerinden biridir. Yugoslavya’nın dağılmasından sonra bağımsızlığını ilan eden bu güzel ülkeyi ilk tanıyanlardan birisi Türkiye’dir. Esasen, Yugoslavya dağılmadan önce de Türk-Makedon ilişkileri son derece olumlu olmuştur. Nitekim 1980’li yıllarda bu ülkeyi ziyaret eden, zamanın T.C. Cumhurbaşkanı Kenan Evren, Makedonya yönetimini överek; “Bütün ülkeler azınlıklara Makedonya gibi davranmalıdır” mealinde sözler söylemiştir. Makedonya’nın bağımsızlığını kazanmasından sonra bir dostluk derneğinin yararlı işler yapabileceğini düşündüm ve bu düşüncemi ilk olarak Makedonya’daki Türk asıllı dostlarımla değerlendirmeye çalıştım. Üsküp’te, zamanın siyasetteki ağır toplarından birisi olan Kamuran Tahir’le, oğlu Ertunç’un ofisinde yaptığım bir görüşmede konuyu kendisine açtığımda bana, “Çok iyi, bu derneği mutlaka kurmalısın” demişti. O’nun fikri benim için önemliydi; zira o her hafta Cumhurbaşkanı Kiro Gligorov’la bir araya gelerek kahve içen bir şahsiyetti. T.C. Dernekler Kanunu ve Yönetmeliğine uygun olarak bir tüzük hazırladım. O günlerde yakın işbirliği içerisinde olduğum arkadaşlarıma, kurucu üye olarak, yanımda olmalarını önerdim. Önerimi olumlu karşılayan Vali Dr. Bahaeddin Güney, H. Serpil Güney, Prof. Dr. Saim Sakaoğlu, Prof. Dr. Taciser Onuk, Selma Kılınç, Kamil Nezih Demirtepe, Neşe Damalı ve Ömer Şahin’i kurucu üye olarak kaydettim. Sonra, gerekli olan belgeleri hazırlayıp, Ankara Valiliği’ne başvurarak Türk-Makedon Dostluk Derneği’ni kurdum. Gerekli resmi incelemelerin tamamlanmasını müteakip, tüzel kişilik kazanan derneğimizin tüzüğünün, değerli dostum Ender Yoldar’ın yayımladığı Beldemiz Çankaya Gazetesi’nin Mart 1995 tarihli 62. sayısında yayımlanmasını sağladım. Bizzat kaleme aldığım tüzükte, derneğin amaçlarını şöyle belirttim: “Madde 2- Makedonya ile her türlü ilişkilerimizin geliştirilmesine katkıda bulunmak, hükümetimizin, Makedonya hükümeti ile yapacağı kültür anlaşmalarının uygulanabilmesi için destekte bulunmak gibi ana amaçları olan derneğin gerçekleştireceği faaliyetler şunlardır: a. Türk ve Makedon milletleri arasındaki mevcut dostluk bağlarını güçlendirmek, yenilerini yaratmak, tanışmaları ve yakınlaşmaları temin etmek. b. İki millet arasındaki kültürel, ekonomik, sosyal ve turistik ilişkilerin gelişmesine yardımcı olmak. c. Bu amaçların gerçekleşmesi için sergiler, konferanslar, eğlenceler, geziler, özel geceler ve çeşitli kültür faaliyetleri düzenlemek. d. Türk ve Makedon kültürünün yaygınlaşması amacıyla kütüphane kurmak, yayınlar yapmak. e. Makedonya’da bulunan aynı amaçlı kurum ve kuruluşlarla yasalar çerçevesinde işbirliği yapmak. f. Türkiye ve Makedonya’daki bazı kentler arasında ilişkiler kurulmasını sağlamak ve kardeş kentler oluşturmak. g. Aynı amaçlı dernek, birlik, kurum, kuruluş ve üniversiteler arasında dostluk ilişkileri kurulmasına aracılık etmek.” Türk-Makedon Dostluk Derneği kısa zamanda çok önemli işler başardı. Peş peşe Ankara, Manastır ve Ohri’de etkinliklerde bulunduk. Kuruluşumuzdan kısa bir süre sonra Gazi Üniversitesi lokalinde, “Türk-Makedon Dostluk Gecesi” düzenledik. Gecede THM’nin sevilen ses sanatçısı Armağan Elçi ile Devlet Operası sanatçılarından Şakir İlyasoğulları, muhteşem konser verdiler. O arada Manastır’daki Makedon-Türk Dostluk Derneği Yönetim Kurulu, 13-17 Kasım 1995 tarihlerinde, Ankara’da konuğumuz oldular. Heyeti çeşitli kamu ve özel kuruluşlarla temas ettirdik; birlikte Anıtkabir’i ziyaret edip, mozoleye çelenk koyduk. Toplantılar Derneğimiz daha tüzel kişilik kazanmadan önce, 6 Mayıs 1995 tarihinde, Ankara’da bir toplantı düzenledik. Dernek başkanı Bahaeddin Güney, Makedonya’nın Ankara Büyükelçisi Trajan Petrovski, TİKA Başkanı Umut Arık, Dr. Mehmet Önder, Taciser Onuk, Yahya Aksoy, Mehmet İbrahim ve Üsküp’ten gelen gazeteci Drita Karahasan’ın birer konuşma yaptıkları toplantıyı ben yönettim. 11 Temmuz 1994 tarihinde de Makedonya’nın Ohri kentinde, aynı konuların ele alındığı bir toplantı düzenledik. Ohri Kültür Evi’ndeki toplantıda MateyaMatevski, Bahaeddin Güney, T.C.’nin Üsküp Büyükelçisi Süha Noyan,  Trajan Petrovski, Abdülhak Salih, Straşo Smakoski, Drita Karahasan, Milorad Duşaniç ve ben (İrfan Ünver Nasrattınoğlu) konuştular. 29 Mart 1995 tarihinde Ankara’da Türkiye-Makedonya ilişkilerini konu alan bir panel düzenledik. Benim yönettiğim panelde Türk-Makedon Dostluk Derneği Başkanı Bahaeddin Güney ve Manastır’daki Makedon-Türk Dostluk Derneği Başkanı Sotir Glavinçe açış konuşması yaptılar. Daha sonra Makedonya’dan gelen Mithat Cemal, Straşo Smakoski, Blagoja Silyoneski ile Dr. Mehmet Önder, Mesut Şenol, Mehmet İbrahim, Taciser Onuk, Mehmet Tomanbay ve Orhan Kalkan konuştular.  14 Kasım 1995 tarihinde yine Ankara’da “Türkiye-Makedonya İlişkileri Paneli” düzenledik. Yine bizzat yönettiğim panelde Manastır Makedon-Türk Derneği Başkanı Sotir Glavinçe, Büyükelçi Trajan Petrovski, Türkiye-Makedonya Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı İzmir Milletvekili Cengiz Bulut, Dışişleri Bakanlığı Balkan İşleri Genel Müdür Yardımcısı Alev Kılıç, Manastır Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Rüştü Müfti ve bizim derneğin o tarihteki başkanı Taciser Onuk birer konuşma yaptılar. Bu arada Manastır Üniversitesi ile Ankara-Gazi Üniversitesi arasında dostluk ilişkisi kurulmasını sağladık. Bu konuda, Sotir Glavinçe’nin büyük katkısı olduğunu belirtmek isterim. Bu iki üniversite, Büyük Atatürk ile ilgili, mükemmel bir bilimsel sempozyumu gerçekleştirdiler.. İstanbul-Eminönü Belediyesi ile Struga Belediyesi arasında bir protokol imzalanarak, kardeş belediyeler olarak işbirliği başlatmalarına öncülük ettik. Derneğimizin girişimleri sonucu, Ankara Büyükşehir Belediyesi, Çankaya’daki Çevre Sokağı’nın adını Üsküp Sokağı olarak değiştirdi. O arada Büyükşehir Belediyesi, Üsküp Belediyesi ile geniş bir işbirliği anlaşması imzaladı. Müteakip yıllarda, Makedonya’daki kimi kentler ile, ülkemizdeki kimi kentlerin, kardeşlik ilişkilerinin kurulmasına da önderlik ettiğimizi belirtmek isterim. Dernek Başkanlığı Derneğin kuruluş başvurusu ile birlikte, çevremdeki bütün dostlarımın, üye olmalarını sağladım. Dolayısıyla genel kurul, benim dostlarımdan oluşuyordu. Bu nedenle, yönetim ve denetim kurullarının seçiminde, büyük ölçüde söz sahibiydim. Başkanlığa emekli vali Bahaeddin Güney’in seçilmesini istemiştim. Zira Bahaeddin Bey’le, Eskişehir Valiliği döneminde çok iyi ve yararlı bir işbirliği geliştirmiştik. Daha o yıllarda onun bazı ülkelerle ilişkilerini sağlamış, Ankara’daki kimi misyon şefleriyle tanıştırmıştım. Benim aracılığım ile kurulan dostluklar sayesinde Çin Halk Cumhuriyeti, Romanya, Arnavutluk, Makedonya gibi ülkelerde, Eskişehir’in sanat değerlerini içeren eserlerden oluşan sergiler açmışlardı. Birlikte seyahatlerde de bulunarak, bir anlamda dost (!) olmuştuk. Bu nedenle, Bahaeddin Güney’in, Türk-Makedon Dostluk Derneği başkanlığına seçilmesini sağladım. Birlikte birkaç kez, Makedonya’ya gittik. Bunlardan birisinde Eskişehir Kültür ve Turizm Müdürü, Güven Tanyeri de vardı. Türk-Makedon Dostluk Derneği Başkanlığını bir süre ben üstlendim. Sonra bu görevi, aslen Ohrili olan Memduh Şen kardeşime devrettim. Memduh Beyin Kovid’e yenilip vefatı üzerine toplanan genel kurulda ise, yine Makedonya kökenli olan K.NezinhDemirtepe Başkanlığa seçildi. Müteveffa Cumhurbaşkanı KiroGligorov’latanıştırılırken.Öteki üç kişi de Makedonya’nın bir dönem siyasi önderleridir.
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ankhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.