Bakkallar ölmez zanneden nesiliz!
Evet, biz, bakkalların ölmeyeceği, yani yok olmayacağına inanacak kadar bakkal bağımlısıydık!
Bakkal olmasa, büyükşehirlerin gecekondu mahallelerinde, farklı semtlerin sokak aralarında yaşayanlar aç kalırdı!
Öylesine hizmet sunarlardı en olumsuz koşullarda.
Meğer ölürmüş bakkallar!
Gazeteci, yazar
Sema Kumrulu, sadece gazetemizin yazarı değil en acer gazeteciden daha heyecanlı bir muhabir!
Üstelik Ankara’nın sokaklarına, mahallelerine, sırlarına vakıf biri.
Bunları hem yazar hem de paylaşır…
Son paylaşımlarından biri Hamamarkası’ndandı ve şöyleydi:
“Ve… Artık o bakkalda yok… Çocuklar önünde oynar, dondurma yerlerdi…”
Büyük misyon
Bakkal deyip geçemezsiniz…
Bakkal, bir şehrin en önemli uzvudur!
Sizin kolunuz, bacağınız, diliniz, kulağınız, yüzünüz, gözünüz gibi!
Acıkınca doyurur…
Üzülünce sevindirir…
Paranız yoksa bile her şeyi verir ve yazar, sonra ödersin diye.
Siz anı defteri doldururken onlar veresiye defteri tutar!
Yürüyemeyenlerin pencereden sallandırdığı sepeti doldurup elleri, ayakları olur…
Kısacası, üç-beş neslin çocukluğudur, yetişkinliğidir, yaşlılığıdır…
Hüzünlü haber
O bakkallardan biri daha kapanmış…
Sema Kumrulu, dünkü varlığı ile bugünkü yokluğunu belgeleyip paylaştı.
Üzen, ağlatan bir fotoğraf…
‘Sinekli Bakkal’ ya da ‘Laz Bakkal’ gibi edebi ya da görsel, işitsel bir mazisi olmayabilir ama o mahallenin cüzdanıydı, vicdanıydı…
Cüzdanlar boş, vicdanlar ölüyse vay haline insanoğlunun…
Test edin…
Bir AVM’ye gidin ve bakkal kolaylığı yaşamaya çalışın! Ya dayak yersiniz ya da polise teslim edilirsiniz.
Oralarda insanlık değil kart geçerli!
Bana bu gerçeği hatırlattığın için sağ olasın var olasın büyük gazeteci dostum…
Ekleme
Tarihi: 04 Mayıs 2022 - Çarşamba
Bakkallar ölmez zanneden nesiliz!
Evet, biz, bakkalların ölmeyeceği, yani yok olmayacağına inanacak kadar bakkal bağımlısıydık!
Bakkal olmasa, büyükşehirlerin gecekondu mahallelerinde, farklı semtlerin sokak aralarında yaşayanlar aç kalırdı!
Öylesine hizmet sunarlardı en olumsuz koşullarda.
Meğer ölürmüş bakkallar!
Gazeteci, yazar
Sema Kumrulu, sadece gazetemizin yazarı değil en acer gazeteciden daha heyecanlı bir muhabir!
Üstelik Ankara’nın sokaklarına, mahallelerine, sırlarına vakıf biri.
Bunları hem yazar hem de paylaşır…
Son paylaşımlarından biri Hamamarkası’ndandı ve şöyleydi:
“Ve… Artık o bakkalda yok… Çocuklar önünde oynar, dondurma yerlerdi…”
Büyük misyon
Bakkal deyip geçemezsiniz…
Bakkal, bir şehrin en önemli uzvudur!
Sizin kolunuz, bacağınız, diliniz, kulağınız, yüzünüz, gözünüz gibi!
Acıkınca doyurur…
Üzülünce sevindirir…
Paranız yoksa bile her şeyi verir ve yazar, sonra ödersin diye.
Siz anı defteri doldururken onlar veresiye defteri tutar!
Yürüyemeyenlerin pencereden sallandırdığı sepeti doldurup elleri, ayakları olur…
Kısacası, üç-beş neslin çocukluğudur, yetişkinliğidir, yaşlılığıdır…
Hüzünlü haber
O bakkallardan biri daha kapanmış…
Sema Kumrulu, dünkü varlığı ile bugünkü yokluğunu belgeleyip paylaştı.
Üzen, ağlatan bir fotoğraf…
‘Sinekli Bakkal’ ya da ‘Laz Bakkal’ gibi edebi ya da görsel, işitsel bir mazisi olmayabilir ama o mahallenin cüzdanıydı, vicdanıydı…
Cüzdanlar boş, vicdanlar ölüyse vay haline insanoğlunun…
Test edin…
Bir AVM’ye gidin ve bakkal kolaylığı yaşamaya çalışın! Ya dayak yersiniz ya da polise teslim edilirsiniz.
Oralarda insanlık değil kart geçerli!
Bana bu gerçeği hatırlattığın için sağ olasın var olasın büyük gazeteci dostum…
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.