EKO insan, EKO iklim, EKO dünya
Sıralamayı kendimce yaptım; insan ‘EKO’ değilse iklim; iklim EKO değilse dünya; dünya EKO değilse her şey yok olur diyerek!
Böyle ‘iddialı’ bir formül için konunun uzmanı olmaya gerek yok! Ankara’da düzenlenen “EKO İKLİM Ekonomi ve İklim Değişikliği Zirvesi / Fuarı”na katılıp bazı oturumları takip etmiş olmak yeterli! Ben de bunu yaptım.
‘nomi’, ‘loji’
‘EKO’yu asıl anlamı olan ‘yankı’ koltuğundan kaldırıp, ‘nomi’, ‘loji’ gibi eklerle boyunu uzatarak ‘ekonomi’ ya da ‘ekoloji’ sandalyesine oturtursak; karmaşık gibi görünen ve fakat ‘açık seçik’ tanımlara, yaklaşımlara büründüğünü görürüz…
Ekonomi, “İnsanların yaşayabilmek için üretme, ürettiklerini bölüşme biçimlerinin ve bu faaliyetlerden doğan ilişkilerin bütünü, iktisat” ise; ekonomiyi; EKO İKLİM Zirvesinin dışına atamazsınız!
Ekoloji, “Canlıların hem kendi aralarındaki hem de çevreleriyle olan ilişkilerini tek tek veya birlikte inceleyen bilim dalı” ise; ekolojinin EKO İKLİM Zirvesiyle göbek bağı var demektir!
Maalesef…
‘EKO’nun ekonomik ve ekolojik yankısı ATO Congresium’un duvarlarına çarpıp salonlarına yayılırken, mekanın her bir noktasını dolduran (çok büyük bölümü genç) insanlar, bu sesleri duyunca anladı ki yaşadığımız dünyayı ellerimizle yok ediyoruz.
Ortak ses
Zirveden yükselen ortak ses şöyle özetlenebilir:
-Kendine, kentine, ülkene, dünyana sahip çık…
*
Büyük zirvenin fikir babası kim?
“EKO İKLİM Ekonomi ve İklim Değişikliği Zirvesi / Fuarı”nı masaya yatırıp incelemeye başlarsak göreceğiz ki; dünyada bezeri olmayan bu zirvenin ‘fikir babası’, ATO Başkan Yardımcısı ve Ankara Kent Konseyi Başkanı Halil İbrahim Yılmaz’dır.
Bu zirve, her iyi fikir gibi ilk dile getirilişinden itibaren ilgi, gördü, destek buldu ve gerçekleşti.
Normal! Çünkü…
Glasgow’da 197 ülkeden 140 liderin katılımıyla düzenlenen Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi Taraflar Konferansı COP26’da Ankara’yı ve Türkiye’yi temsil eden isimler arasında yer alması…
Yaptığı ‘tarihi’ konuşma ile Ankara’nın değerlerini dünyaya anlatması…
İklim değişikliğiyle ilgili gelişmelerin kısa süre sonra iş dünyasına, ülkelere getireceği ağır yükleri hatırlatması…
Ve daha pek çok hususu hatırlatarak Türkiye’nin yapması gerekenleri, ATO olarak yaptıklarını sıralaması…
EKO İKLİM Zirvesi gibi dünya çapında bir büyük organizasyonu akıl etmesi, gündeme getirmesi ve gerçekleşmesi için ekibiyle birlikte canla başla çalışması bakımından büyük avantajıydı ve bunu çok iyi kullandı Hali İbrahim Yılmaz.
Ankara ve Türkiye adına tebrikler, teşekkürler…
*
Emeğin karşılığı yoğun ilgi oldu
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, Ankara Sanayi Odası, Ankara Büyükşehir Belediyesi ve çok sayıda kişi, kurum, kuruluşun desteğiyle, Ankara Ticaret Odası öncülüğünde 30-31 Mart günlerinde ATO Congresium’da gerçekleştirilen “EKO İKLİM Ekonomi ve İklim Değişikliği Zirvesi / Fuarı”, yoğun katılım ve zengin içeriğiyle Ankara ve Türkiye’yi dünya gündemine taşıdı.
12 ayrı salonda yapılan oturumlar, renkli ve ilgi çekici etkinlikler ve de ilk tanıtımı yapılan yerli otomobil TOGG ile dikkatleri üzerine çeken zirveyi ilk gün 50 binden fazla insan ziyaret etti. İkinci gün de ilk günü aratmadı…
100 binden fazla ziyaretçi hem fuarı gezme hem de oturumları takip ederek bilgilenme imkanı buldu.
*
Atık toplayıcıları olmasa yanmışız!
EKO İKLİM Zirvesi / Fuarı çok sayıda etkinliğe ve oturuma sahne olurken, gazetecilerin moderatör ya da konuk olarak yer aldığı programlar ilgi gördü.
Gazete ya da televizyonların iklim, çevre haberlerine bakışını ele alan oturum, konunun ‘arka planı’na ışık tutarken, ANKHABER’in Haber Müdürü Orhan Kemal Erkılıç’ın Deva Partisi Genel Başkan Yardımcısı, İnsan Kaynakları ve Parti İçi Eğitim Başkanı Nazlı Seda Vural ile yaptığı söyleşi, konunun sosyolojik ve siyasal yanına ışık tuttu.
Önemli oturum
Şahsen en etkilendiğim oturumlardan biri, Hürriyet Ankara Muhabiri Murat Yılmaz dostumuzun, Sokak Atık Toplayıcılar Derneği Başkanı Recep Karaman ile sohbetine sahne olan ‘Geri Dönüşümde Sokak Toplayıcılarının Rolü’ konulu oturum idi.
Şunu özellikle vurgulamak isterim: Sokakta ‘toplayıcıları’ görünce tahmin ediyordum ama Başkan Recep Karaman’ı dinleyince anladım ki atık toplayıcıları olmasa milyarlarca liralık maddi kayıp ve her yeri sarmış kirlilik olurdu. Yani sağlığımız tehlikeye girerdi. Bunun en çarpıcı kanıtı söyleşi sırasında fona yansıtılan fotoğraflardaki toplanmış atıklardı.
Önemli veriler
“2021 yılında 30 milyar TL’lik katma değer sağladık” sözü, bu ülkeye kuruş katkısı olmayan söylem ve eylem canbazlarına gelsin!
“Türkiye’de 500 bin Ankara’da ise 10-15 bin kişiye yakın atık toplayıcısı var” gerçeği, istihdam sorunu yaşanan ülkemizde, işsizlik rakamlarına olumlu etki olarak kayıt altına alınabilir.
Ankara gerçeği
Yağmur, kar, çamur demeden günde 17-18 saat çalıştıklarını söyleyen Başkan Recep Karaman’kın anlattıkları arasında çok ilginç bilgiler yer alıyordu. Şöyle:
-Hangi sokakta daha çok atık var, hangi sokakta daha değerli atıklar var bunları biliyoruz.
-18 kiloluk bir çöpü ayrıştırarak 8 kiloya kadar indiriyoruz.
-Günlük 150-200 kilo arası atık topluyoruz.
-Ankara’da en çok çöp Çankaya ve Keçiören’de çıkıyor.
-En değerli atık çıkan yer Çankaya.
Talep, mücadele
Yerine getirilmesi önemli olan özlük haklarıyla ilgili taleplerde bulunan Başkanın önemsenmesi gereken bir sözü de şu:
-Kendimizi topluma anlatmak adına bir mücadele veriyoruz.
Bu, ilgili bakanlıklardan yerel yönetimlere ve STK’lere kadar herkesin özellikle de atık toplayıcılarının önemsemesi ve üzerine düşeni yapması gereken bir konu. Muhtemel olumsuzlukların yaşanmaması adına…
*
Nazlı Seda Vural: İklim siyaset üstü
EKO İKLİM Zirvesi’nde çok sayıda medya mensubu konuşmacı, moderatör ve davetli olarak yer alırken, gazetemizin Haber Müdürü Orhan Kemal Erkılıç da Deva Partisi Genel Başkan Yardımcısı, İnsan Kaynakları ve Parti İçi Eğitim Başkanı Nazlı Seda Vural ile bir söyleşi gerçekleştirdi.
Vural, koronavirüs sürecindeki salgın koşullarının yarattığı sorunlar ve oluşan yeni çalışma ile yaşam koşullarının insanlar üzerindeki etkilerine dikkat çekerken, bundan sonra öne çıkabilecek meslek gruplarıyla ilgili bilgiler verdi.
Nazlı Seda Vural, iklim değişikli üzerindeki tüm olumsuzlukların giderilmesi bakımından herkese görevler düştüğünü özellikle vurguladı.
Siyasilere düşen sorumluluğu aktarırken de, “İklim değişikliği ve çevre gibi konuların siyaset üstüdür. Bunlar, siyasi tartışma konusu yapılmadan çözülmesi gereken sorunlardır.” dedi. Daha ne desin…
Ekleme
Tarihi: 07 Nisan 2022 - Perşembe
EKO insan, EKO iklim, EKO dünya
Sıralamayı kendimce yaptım; insan ‘EKO’ değilse iklim; iklim EKO değilse dünya; dünya EKO değilse her şey yok olur diyerek!
Böyle ‘iddialı’ bir formül için konunun uzmanı olmaya gerek yok! Ankara’da düzenlenen “EKO İKLİM Ekonomi ve İklim Değişikliği Zirvesi / Fuarı”na katılıp bazı oturumları takip etmiş olmak yeterli! Ben de bunu yaptım.
‘nomi’, ‘loji’
‘EKO’yu asıl anlamı olan ‘yankı’ koltuğundan kaldırıp, ‘nomi’, ‘loji’ gibi eklerle boyunu uzatarak ‘ekonomi’ ya da ‘ekoloji’ sandalyesine oturtursak; karmaşık gibi görünen ve fakat ‘açık seçik’ tanımlara, yaklaşımlara büründüğünü görürüz…
Ekonomi, “İnsanların yaşayabilmek için üretme, ürettiklerini bölüşme biçimlerinin ve bu faaliyetlerden doğan ilişkilerin bütünü, iktisat” ise; ekonomiyi; EKO İKLİM Zirvesinin dışına atamazsınız!
Ekoloji, “Canlıların hem kendi aralarındaki hem de çevreleriyle olan ilişkilerini tek tek veya birlikte inceleyen bilim dalı” ise; ekolojinin EKO İKLİM Zirvesiyle göbek bağı var demektir!
Maalesef…
‘EKO’nun ekonomik ve ekolojik yankısı ATO Congresium’un duvarlarına çarpıp salonlarına yayılırken, mekanın her bir noktasını dolduran (çok büyük bölümü genç) insanlar, bu sesleri duyunca anladı ki yaşadığımız dünyayı ellerimizle yok ediyoruz.
Ortak ses
Zirveden yükselen ortak ses şöyle özetlenebilir:
-Kendine, kentine, ülkene, dünyana sahip çık…
*
Büyük zirvenin fikir babası kim?
“EKO İKLİM Ekonomi ve İklim Değişikliği Zirvesi / Fuarı”nı masaya yatırıp incelemeye başlarsak göreceğiz ki; dünyada bezeri olmayan bu zirvenin ‘fikir babası’, ATO Başkan Yardımcısı ve Ankara Kent Konseyi Başkanı Halil İbrahim Yılmaz’dır.
Bu zirve, her iyi fikir gibi ilk dile getirilişinden itibaren ilgi, gördü, destek buldu ve gerçekleşti.
Normal! Çünkü…
Glasgow’da 197 ülkeden 140 liderin katılımıyla düzenlenen Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi Taraflar Konferansı COP26’da Ankara’yı ve Türkiye’yi temsil eden isimler arasında yer alması…
Yaptığı ‘tarihi’ konuşma ile Ankara’nın değerlerini dünyaya anlatması…
İklim değişikliğiyle ilgili gelişmelerin kısa süre sonra iş dünyasına, ülkelere getireceği ağır yükleri hatırlatması…
Ve daha pek çok hususu hatırlatarak Türkiye’nin yapması gerekenleri, ATO olarak yaptıklarını sıralaması…
EKO İKLİM Zirvesi gibi dünya çapında bir büyük organizasyonu akıl etmesi, gündeme getirmesi ve gerçekleşmesi için ekibiyle birlikte canla başla çalışması bakımından büyük avantajıydı ve bunu çok iyi kullandı Hali İbrahim Yılmaz.
Ankara ve Türkiye adına tebrikler, teşekkürler…
*
Emeğin karşılığı yoğun ilgi oldu
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, Ankara Sanayi Odası, Ankara Büyükşehir Belediyesi ve çok sayıda kişi, kurum, kuruluşun desteğiyle, Ankara Ticaret Odası öncülüğünde 30-31 Mart günlerinde ATO Congresium’da gerçekleştirilen “EKO İKLİM Ekonomi ve İklim Değişikliği Zirvesi / Fuarı”, yoğun katılım ve zengin içeriğiyle Ankara ve Türkiye’yi dünya gündemine taşıdı.
12 ayrı salonda yapılan oturumlar, renkli ve ilgi çekici etkinlikler ve de ilk tanıtımı yapılan yerli otomobil TOGG ile dikkatleri üzerine çeken zirveyi ilk gün 50 binden fazla insan ziyaret etti. İkinci gün de ilk günü aratmadı…
100 binden fazla ziyaretçi hem fuarı gezme hem de oturumları takip ederek bilgilenme imkanı buldu.
*
Atık toplayıcıları olmasa yanmışız!
EKO İKLİM Zirvesi / Fuarı çok sayıda etkinliğe ve oturuma sahne olurken, gazetecilerin moderatör ya da konuk olarak yer aldığı programlar ilgi gördü.
Gazete ya da televizyonların iklim, çevre haberlerine bakışını ele alan oturum, konunun ‘arka planı’na ışık tutarken, ANKHABER’in Haber Müdürü Orhan Kemal Erkılıç’ın Deva Partisi Genel Başkan Yardımcısı, İnsan Kaynakları ve Parti İçi Eğitim Başkanı Nazlı Seda Vural ile yaptığı söyleşi, konunun sosyolojik ve siyasal yanına ışık tuttu.
Önemli oturum
Şahsen en etkilendiğim oturumlardan biri, Hürriyet Ankara Muhabiri Murat Yılmaz dostumuzun, Sokak Atık Toplayıcılar Derneği Başkanı Recep Karaman ile sohbetine sahne olan ‘Geri Dönüşümde Sokak Toplayıcılarının Rolü’ konulu oturum idi.
Şunu özellikle vurgulamak isterim: Sokakta ‘toplayıcıları’ görünce tahmin ediyordum ama Başkan Recep Karaman’ı dinleyince anladım ki atık toplayıcıları olmasa milyarlarca liralık maddi kayıp ve her yeri sarmış kirlilik olurdu. Yani sağlığımız tehlikeye girerdi. Bunun en çarpıcı kanıtı söyleşi sırasında fona yansıtılan fotoğraflardaki toplanmış atıklardı.
Önemli veriler
“2021 yılında 30 milyar TL’lik katma değer sağladık” sözü, bu ülkeye kuruş katkısı olmayan söylem ve eylem canbazlarına gelsin!
“Türkiye’de 500 bin Ankara’da ise 10-15 bin kişiye yakın atık toplayıcısı var” gerçeği, istihdam sorunu yaşanan ülkemizde, işsizlik rakamlarına olumlu etki olarak kayıt altına alınabilir.
Ankara gerçeği
Yağmur, kar, çamur demeden günde 17-18 saat çalıştıklarını söyleyen Başkan Recep Karaman’kın anlattıkları arasında çok ilginç bilgiler yer alıyordu. Şöyle:
-Hangi sokakta daha çok atık var, hangi sokakta daha değerli atıklar var bunları biliyoruz.
-18 kiloluk bir çöpü ayrıştırarak 8 kiloya kadar indiriyoruz.
-Günlük 150-200 kilo arası atık topluyoruz.
-Ankara’da en çok çöp Çankaya ve Keçiören’de çıkıyor.
-En değerli atık çıkan yer Çankaya.
Talep, mücadele
Yerine getirilmesi önemli olan özlük haklarıyla ilgili taleplerde bulunan Başkanın önemsenmesi gereken bir sözü de şu:
-Kendimizi topluma anlatmak adına bir mücadele veriyoruz.
Bu, ilgili bakanlıklardan yerel yönetimlere ve STK’lere kadar herkesin özellikle de atık toplayıcılarının önemsemesi ve üzerine düşeni yapması gereken bir konu. Muhtemel olumsuzlukların yaşanmaması adına…
*
Nazlı Seda Vural: İklim siyaset üstü
EKO İKLİM Zirvesi’nde çok sayıda medya mensubu konuşmacı, moderatör ve davetli olarak yer alırken, gazetemizin Haber Müdürü Orhan Kemal Erkılıç da Deva Partisi Genel Başkan Yardımcısı, İnsan Kaynakları ve Parti İçi Eğitim Başkanı Nazlı Seda Vural ile bir söyleşi gerçekleştirdi.
Vural, koronavirüs sürecindeki salgın koşullarının yarattığı sorunlar ve oluşan yeni çalışma ile yaşam koşullarının insanlar üzerindeki etkilerine dikkat çekerken, bundan sonra öne çıkabilecek meslek gruplarıyla ilgili bilgiler verdi.
Nazlı Seda Vural, iklim değişikli üzerindeki tüm olumsuzlukların giderilmesi bakımından herkese görevler düştüğünü özellikle vurguladı.
Siyasilere düşen sorumluluğu aktarırken de, “İklim değişikliği ve çevre gibi konuların siyaset üstüdür. Bunlar, siyasi tartışma konusu yapılmadan çözülmesi gereken sorunlardır.” dedi. Daha ne desin…
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.