Dursun ERKILIÇ Hayalini hayatı yapmayı başaran insanların hikayesi her zaman büyük ilgi görmüştür. Bingöl’den çıkıp İngiltere’ye, oradan Kanada'ya uzanan bir büyük serüvenin içinden, “Bir Girişimcinin Başarı Hikayesi”ni çıkaran iş insanı Fesih Zeki Mert’in hayatı da okunası, bilinesi, örnek alınası türden. Bu hayat, Muş Alparslan Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Zeliha Tekin ve Uzman Eğitmen Arzu Çotul tarafından kaleme alınan “Fesih Zeki Mert / Bingöl’den Kanada’ya / Bir Girişimcinin Başarı Hikayesi” adıyla kitaplaştı. Scala Yayıncılık yayınları arasında yayımlanan kitap 154 sayfadan oluşuyor. Kitap özellikle genç girişimciler ve girişimci adayı olan herkes için önemli tespitler ve önerilerle dolu. Hoş bir sohbet Fesih Zeki Mert ile sohbet imkanı bulduğum için, elde ettiği büyük başarının sevincini, gururunu yüzünde, gözünde gördüm. Karşılıklı kitaplaştık, Türkiye ve dünyayı konuştuk. İnsan denen muammayı çözmeye çalıştık. Güzel şeyler anlattı. Yeri geldikçe yazıp sizlerle paylaşacağım. Şimdi kitabın sayfaları arasında dolaşma zamanı… Okudukça, satırların götürdüğü yere gitmekten kurtulamıyor insan. Elbette herkesin kendine özgü düşünceleri, duyguları, yol ve yöntemleri vardır ama kimilerininki tecrübeyle sabittir. Bunları, “Fesih Zeki Mert / Bingöl’den Kanada’ya / Bir Girişimcinin Başarı Hikayesi” adlı kitapta görmek, bulmak mümkün. 10 yıl içinde… Kitap, tam bir rehber özelliği taşıyor. Bingöl Karlıova’nın Hasanova köyünden başlayıp İngiltere’ye, oradan Kanada’nın Toronto şehrine uzanan hayat serüveni öylesine büyük hayaller, zorluklar, tesadüfler ve fakat hayattan hiç kopmayan, inatla sürdürülen mücadeleyle dolu ki… Okudukça; ‘Ben Yoruldum Hayat’ yılgınlığı yerine, ‘seni yeneceğim hayat’ kararlılığı sarıyor insanı; “Girişimcilik inanmaktır, inandığın kadar cesaretli olmaktır” dedirtiyor… ‘Her insanın kendine özgü düşünceleri, duyguları, yol ve yöntemleri vardır’ dedim ya; sıvacı olarak girdiği şirketin 10 yılda sahibi olan Fesih Zeki Mert’in de kendine has özellikleri var ve bunlar kitabın özünü oluşturuyor. Mesela; çoğu insan, çalışanları arasındaki ‘tartışmayı’ bitirmeye çalışırken, Mert, ‘tartışmayı’ kitabında ‘tartıştır’ balığı altında bir öneri olarak sunuyor. Çünkü iş tartışması yapmanın faydalarını görmüş. Öyle bir kapı ki Yeni bin yıl ile birlikte, 2000’de İngiltere’ye, kısa bir çalışma hayatının ardından Kanada’ya geçen Mert, geleceğini Toronto’da arıyor ve buluyor. Hal böyle olunca bu ülkeye yerleşmeye karar vermesi zor olmuyor. Pizza satıp, sıvacılık yapıyor ama aç kalıp iş arayacak kadar da büyük sıkıntılar yaşıyor. Tam da o sıralar, 1973’te Hollandalı ve Alman iki ortağın kurduğu Van Horne Construction isimli şirketin önünden geçerken dalıyor içeriye… Girişimi kabul görüyor ve işbaşı yapıyor. Çalışkanlığı, dürüstlüğüyle kendisini kabul ettirmesi zor olmuyor. Zaman su gibi akarken bir süre sonra kendi şirketini kurarak işçi olduğu şirkete taşeron olarak hizmet sunmaya başlıyor. Bu arada birikimlerini Van Horne hisseleriyle değerlendirirken, bir de bakıyor ki 10 yılda şirketin tüm hisselerinin sahibi olmuş! Zorlu bir süreç Bu, anlatıldığı kadar kolay olmuyor elbette ama hayat felsefesini insan ve sonuç odaklı bir zemine oturtan Fesih Zeki Mert, başarı merdivenlerini hızla tırmanıyor, milyon dolarlık devasa inşaat projelerine imza atıyor. Planlamalar yaparak, iş ilkelerini ve kendi hayat felsefesini oluşturarak; “Ne kadar ulaşılamaz olursa olsun hayal et” anlayışının meyvelerini ‘Simyacı’ misali topluyor… Kısa süre içinde yazılan bu başarı hikayesi, ‘Gençlere, Girişimci Adaylarına, Hayalleri Olan Herkese’ seslenirken, satır satır yer aldığı kitap ile de bir ilham kaynağına dönüşüyor. ‘Kasım’ tesadüfü! Uzman Eğitmen Arzu Çotul’un bir etkinlikte Fesih Zeki Mert’i anlatırken dile getirdiği, “Kasım ayında dünyaya gelmiştir, kasım ayında Kanada’ya gitmeye karar vermiş; kasım ayında şirket kurmuştur…” sözler; insanın kader çizgisinin şaşılacak ‘tesadüfler’le yol aldığını gösteriyor. Bir Türkiye ve Bingöl sevdalısı olan, insan merkezli ve sonuç odaklı düşünen Fesih Zeki Mert’in hayatı, girişimciliği, ticari başarıları ve tüm bunları yaşarken oluşturduğu ‘felsefe’ yol açıyor, ilham veriyor… Okuyunca göreceksiniz ki o; Ademoğlunun evrendeki varlığını, “İnsan, dünyada düşüncesi kadar yer tutar” diye formüle eden ve adı kadar FESİH bir alanda ZEKİ ve MERT bir iş insanıdır…