13 Ekim 1923 Ankaralılar ve Türkiye için en önemli tarihtir. Çünkü Ankara, 98 yıl önce, 16 gün sonra kurulacak olan yeni Türk Devletinin, Cumhuriyetimizin başkenti ilan edilmiştir. Kara günler, karanlık yıllardı. O dönemin emperyalist güçleri ve yanaşmaları bir sırtlan sürüsü gibi Anadolu’ya saldırıyordu. Böyle bir ortamda, dünyanın ilk ve gerçek antiemperyalist savaşını Büyük Önder Mustafa Kemal öncülüğünde veren Türk Milleti, önderine ‘Gazi’ ve ‘Atatürk’ unvanlarını, kendisine de ‘Türkiye Cumhuriyeti’ni getiren destansı Kurtuluş Savaşı’nın kahramanı, mümessili olmuştur. Ordu dağıtıldı, işgal edildik Birinci Dünya Savaşı sona erdiğinde Osmanlı Devleti yenilen tarafta olmuştu. Böylece 30 Ekim 1918 tarihinde imzalanan Mondros Antlaşmasıyla ordumuz dağıtıldı ve düşman kuvvetleri yurdumuzu işgal edildi.  Mustafa Kemal, kurtuluş hareketini Anadolu’dan başlatmak amacıyla arkadaşlarıyla birlikte Bandırma vapuruyla 16 Mayıs 1919’da İstanbul’dan hareket ederek 19 Mayıs’ta Samsun’a ulaştı. Bu öyle bir varıştı ki bir milletin kaderini derinden etkileyecek Kurtuluş Savaşının fiilen başlaması anlamına geliyordu. Mustafa Kemal Ankara’da Erzurum, Sivas kongrelerinde kurtuluş için toplantılar yapıldı. Mustafa Kemal ve arkadaşları 27 Aralık 1919’da Ankara’da toplandı. Böylece Ankara kurtuluş savaşının yönetildiği bir merkeze dönüştü. Her şey hukuk üzre yürütülüyordu. 23 Nisan 1920’de Büyük Millet Meclisi törenle Ankara’da açıldı. Böylece Ankara, vatanın kurtuluşu için yürütülen savaşın yürütülmesi, yönetilmesi için kararların alındığı bir şehre dönüştü. Zafer ve Ankara Başkent Kurtuluş Savaşımız zaferle sonuçlanınca emperyalistler ve yanaşmaları, Lozan Antlaşması gereği topraklarımızı terk etti. İstanbul’un işgali ve Anadolu’ya yayılan Milli Mücadele günlerinin tartışma konusu olan “Başkent İstanbul mu olsun Ankara mı?” sorusunun cevabı Mustafa Kemal’in kafasında netleşmişti. Büyük Önder, askeri ve siyasi yönden güvenli bir ortama sahip Ankara’nın ulaşım yolları üzerinde bulunması, Kurtuluş Savaşında önemli bir rol üstlenmiş olmasını da dikkate alarak ‘başkent’ olmasına karar vermişti bile. Konu görüşüldü ve 14 Milletvekili Ankara’nın başkent olması için Meclise kanun teklifi verdi. “Türkiye devletinin başkenti Ankara’dır” şeklindeki kanun, 13 Ekim 1923’te kabul edildi. Bu tarihten 16 gün sonra kurulan Türkiye Cumhuriyeti vücut bulmadan başkenti belli olmuştu bile. Yeni Türk Devletinin adı Türkiye Cumhuriyeti olacaktı ve başkenti de belliydi: Ankara. Yaşa Cumhuriyet ve Ankara Cumhuriyetimizi cumhuriyet yapan, devletimizi devlet yapan tüm maddi / manevi mazi ve mekanlara ev sahipliği yapan Ankara’nın başkent oluşu, her yıl 13 Ekim tarihinde şanla, şerefle kutlanır. Hasan Ali Yücel’in “Harp meydanı orası / Başkomutan ovası / Bahtı ak, taşı kara / Can evimiz Ankara.” dediği; Aka Gündüz’ün “Seni görmek ister her bahtı kara” diyerek derde derman kıldığı Başkent Ankara, bugün dünyanın çağdaş şehirleri arasındaki yerini almıştır. Yaşa, var ol Türkiye Cumhuriyeti ve onun Başkenti Ankara.