Ozanla şaka olmaz! Ozanın dili, celladın elinden serttir! Diline doladığını bitirir… Çok yazdım bir kez daha hatırlatayım. Ozanın diline, teline dolanırsanız vay halinize! Onlar ne seni dinler ne de beni. Hatta kendisini bile dinlemez ve der ki: Geldi bizim ele sevdi sevişti Al kadeh ver kadeh doldurdu içti Sadık yarim diye yeminler içti Özü çürük imiş duyduk sonradan “İki dinli şu cahilin sözleri” dizesi, son yıllarda yaşadığımız ve yaşamakta olduğumuz bazı hadiselere bakınca ne büyük bir sosyolojik tespittir. Âlem sadece “Al kadeh ver kadeh doldurdu içti” türü alemcilerle değil, mayası bozuklarla da doludur! Fuzuli boşuna dememiş: Kıtmir bir ufacık meslek alınca Sadr-ı azam gibi payesine bak İşin düşüp başın dara gelince Tecrübe eyle de mayasına bak Mayası bozuklara bu bodoslama dalış laf olsun diye değildir. Çünkü ne olursa olsun; Nadana sır ver de aç bir arayı Başına dar eyler geniş dünyayı Veledi zinadan umma vefayı Tohumu kimindir tanesine bak Ve bir büyük sorun olan ‘cehalet’, şahsiyeti doğrudan ilgilendiriyor. Ben demiyorum! Cahil adem olmaz evliya olsa Kamile fırsat ver eşkıya olsa Fuzulî de der ki akraban olsa Geşt ü güzar eyle hanesine bak * İşlinin, işsizin işiyle başına iş açan Tüyik! Hep söylerim, “Memlekette işi en zor olan TÜİK!” İşin güzel yanı, işi zor ama işi var! Üstelik işini de iyi yapıyor! Öyle ki açıkladığı verilerle her ay tartışma konusu oluyor. Tarihi unvan… Tartışılan verilerin başında enflasyon ve işsizlikle ilgili olanlar geliyor. O veriler sıradan değil, toplumun tümünün maaşını, hükümet politikalarını, muhalefet partilerinin tavrını yani herkesi ve her şeyi derinden etkiliyor. Bu yüzden, dünyada kapısına ana muhalefet partisinin genel başkanı dayanan tek kurum olma unvanını kazandı! Görevden alma… Açıklanan son veriler bu defa Külliye ve hükümet tarafından beğenilmeyince, kapısına dayanılmadı ama  Türkiye İstatistik Kurumu Başkanı Prof. Dr. Sait Erdal Dinçer'in görevine Cumhurbaşkanı Kararı ile  son verildi. Yerine Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu Başkan Yardımcısı Erhan Çetinkaya getirildi. Hayırlı olsun, Allah kolaylık versin. İşsizlik türküsü TÜİK işsizlikle ilgili veri açıkladığında hatırıma gelen “İşsizlik türküsü” yazımdaki dörtlükleri yine andım: İşsizliğin acısı yürek yakar, bilinmez Öyle etki eder ki ömür boyu silinmez Biliyorum, işsizken ölem desen ölünmez İşsiz-güçsüz kalana Allah yardım eylesin TÜİK veri açıklar teferruat can sıkar İşsizlik arttı der ya yükseldikçe can yakar İşli bile işsizi görür hayattan bıkar İşsiz-güçsüz kalana Allah yardım eylesin İşsizlerin sohbeti TÜİK’e göre, dar tanımlı işsiz sayısı kasım ayında bir önceki aya göre 39 bin kişi artarak 3 milyon 777 bin kişi olurken; geniş tanımlı işsizlik oranı yüzde 22,3, geniş tanımlı işsiz sayısı 8 milyon 45 bin olmuş. Görev değişikliğine gerekçe gösterenlerin sayısı az değil! Geçenlerde toplu taşıma aracıyla seyahat ederken, işsiz oldukları konuşmalarından belli iki kişinin sohbetine kulak kesildim: -İşsiz sayısı dokuz milyona dayanmış. Biz de var mıyık ki içinde? -Kim diyo? -Tüyik! -Tüyik ne la? -Tüyik işte! Başka Tüyik mi var? -TÜİK oğlum TÜİK… -Ben ne diyom? * İnsanlara hayvani dersler Sosyal medyaya ben de iyi gözle bakmam ama bazen muhteşem paylaşımlar oluyor. İşte onlardan biri: Hayvanlar bir gün “Kim daha çok çocuk doğurabilir?” diye çekişmeye başlarlar. Hep birlikte dişi aslana gidip danışırlar. “Sen kaç çocuk doğurabiliyorsun” diye sormuşlar aslana. “Bir” demiş dişi aslan. Hepsi şaşkın birbirine bakarken dişi aslan son sözünü söylemiş: -Fakat ben, aslan doğururum! Kıssadan hisse de ‘nitelik, nicelikten önemlidir’ diye çıkarılmış ki, doğru El-Hak! Bu paylaşımı beğenmeyenlere devamını aktarayım: Anne yengeç çocuğuna, “Neden böyle yan yan yürüyorsun yavrum, düzgün yürüsene” demiş. “Pekala anne” diyen çocuk yol göstermiş: -Sen önümden düzgün yürü, ben seni takip ederim! Kıssadan hisse: Hareketler, sözlerden önde gelir…