Konya notları: Artiz gençler ve…
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla Kültür Sanat Muhabirleri Derneği tarafından gerçekleştirilen ve üçüncü yılına giren, ‘Medya, Kültür / Sanat ve Turizm Buluşmaları’ için bulunduğumuz Konya’nın Selçuklu ilçesindeki yoğun program ile şehrin tarih, kültür, sanat, turizm değerlerinin küçük bir bölümünü görme, dinleme, anlama imkanı bulduk.
Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı ve Kalecik Belediye Başkanı Duhan Kalkan’ın destekleriyle gerçekleştirilen etkinlik sırasında bize eşlik eden rehberlerimiz Ayşe Akkaya ve Mehmet Akbulut’un anlattıkları ile gördüğüm, duyduğum, gözlemlediğim hususları notlar halinde aktarmak istiyorum.
Artiz olan gençler
Görmeyen, duymayan bilmez ama rehberimizin anlattığına göre, epeyce film çekilmiş Sille’de. Buranın gençlerinin bu sayede artiz olduğunu ve yürüyüşlerinin bile değiştiğini taklit ederek aktardı bilgi babında. Gülüştük…
Bir de kilisenin kenarlarından sallanan ve yağmur suyunun yapıya zarar vermemesi için kullanılan zincirlerin boyu kısaltılmış. Sebep: Cüneyt Arkın’lığa soyunan gençlere fırsat vermemek!
Tercihler kaderiniz olabilir!
Konya tarih içinde bugün olduğu gibi tam bir bereket beldesiymiş. ‘miş’ dememin sebebi, bu özelliğini yok etmek için elden gelen yapılmış!
Bu bakımdan rehberimizin “Buğdaya ihanet ettik!” tespitini önemsedim.
Çünkü…
On bin yıldır buğday ekilen toprağa su canavarı mısır, ayçiçeği ekimi yaparsanız ne olursa o olmuş!
Şu olmuş: su bitmiş, toprak kurumuş…
Oysa…
Konya - Çumra arasında göller varmış ki yağışlar fazla olunca su taşar yollar kapanırmış.
Sulak alanlar ‘bataklık’ denerek kapatılınca da olan olmuş. Binlerce canlının yaşam alanı bataklıklar kuruyunca da su bitmiş, hayvanlar gitmiş, yitmiş…
Sonuç: Dün 90 metreden su çıkarken bugün 200 metrede su yok…
Buna bir de ‘vahşi sulama’ denilen su zayiatını eklerseniz, doğa ne yapsın?
Gerçi o, ‘alın size obruk’ diye çok şey anlatıyor ama insanlar, bir gün duyacağı ‘toprak yarıldı köy içine gömüldü’ haberiyle uyanacak belki.
Mehmet Akbulut’un, “Böyle bir haber duyarsanız şaşırmayın” tembihi, insanları ve yetkilileri önlem almaya iter belki. Doğada hiçbir şey için geç değildir. Yeter ki gereken yapılsın…
…Ve birkaç not…
Avrupa’da bile benzeri az; 20 kapılı, otopark sorunu olmayan Konya Büyükşehir Belediye Stadyumu…
Görenlerin, düzenlenen etkinliklere katılanların hayran kaldığı Selçuklu Kongre Merkezi…
Ve daha gördüğümüz, görmediğimiz birçok tesis, yapı, buluntu, kalıntı ile ‘gel’ diyen Konya’yı görme arzunuzun depreşmesi için küçük bir araştırma yapmanız, güzergahınızı bu tarih / kültür kentine çevirmeye yetecektir.
“Ben gidersem, mümkün olan her yerini görmek isterim” diyenlerdenseniz ayıracağınız vakti iyi ayarlamanız gerekir…
Biz az zamanda çok yer gördük ama çok yerin de sadece adını duyduk!
YARIN: Mevlana ve Şems üzerine
Ekleme
Tarihi: 18 Nisan 2022 - Pazartesi
Konya notları: Artiz gençler ve…
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla Kültür Sanat Muhabirleri Derneği tarafından gerçekleştirilen ve üçüncü yılına giren, ‘Medya, Kültür / Sanat ve Turizm Buluşmaları’ için bulunduğumuz Konya’nın Selçuklu ilçesindeki yoğun program ile şehrin tarih, kültür, sanat, turizm değerlerinin küçük bir bölümünü görme, dinleme, anlama imkanı bulduk.
Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı ve Kalecik Belediye Başkanı Duhan Kalkan’ın destekleriyle gerçekleştirilen etkinlik sırasında bize eşlik eden rehberlerimiz Ayşe Akkaya ve Mehmet Akbulut’un anlattıkları ile gördüğüm, duyduğum, gözlemlediğim hususları notlar halinde aktarmak istiyorum.
Artiz olan gençler
Görmeyen, duymayan bilmez ama rehberimizin anlattığına göre, epeyce film çekilmiş Sille’de. Buranın gençlerinin bu sayede artiz olduğunu ve yürüyüşlerinin bile değiştiğini taklit ederek aktardı bilgi babında. Gülüştük…
Bir de kilisenin kenarlarından sallanan ve yağmur suyunun yapıya zarar vermemesi için kullanılan zincirlerin boyu kısaltılmış. Sebep: Cüneyt Arkın’lığa soyunan gençlere fırsat vermemek!
Tercihler kaderiniz olabilir!
Konya tarih içinde bugün olduğu gibi tam bir bereket beldesiymiş. ‘miş’ dememin sebebi, bu özelliğini yok etmek için elden gelen yapılmış!
Bu bakımdan rehberimizin “Buğdaya ihanet ettik!” tespitini önemsedim.
Çünkü…
On bin yıldır buğday ekilen toprağa su canavarı mısır, ayçiçeği ekimi yaparsanız ne olursa o olmuş!
Şu olmuş: su bitmiş, toprak kurumuş…
Oysa…
Konya - Çumra arasında göller varmış ki yağışlar fazla olunca su taşar yollar kapanırmış.
Sulak alanlar ‘bataklık’ denerek kapatılınca da olan olmuş. Binlerce canlının yaşam alanı bataklıklar kuruyunca da su bitmiş, hayvanlar gitmiş, yitmiş…
Sonuç: Dün 90 metreden su çıkarken bugün 200 metrede su yok…
Buna bir de ‘vahşi sulama’ denilen su zayiatını eklerseniz, doğa ne yapsın?
Gerçi o, ‘alın size obruk’ diye çok şey anlatıyor ama insanlar, bir gün duyacağı ‘toprak yarıldı köy içine gömüldü’ haberiyle uyanacak belki.
Mehmet Akbulut’un, “Böyle bir haber duyarsanız şaşırmayın” tembihi, insanları ve yetkilileri önlem almaya iter belki. Doğada hiçbir şey için geç değildir. Yeter ki gereken yapılsın…
…Ve birkaç not…
Avrupa’da bile benzeri az; 20 kapılı, otopark sorunu olmayan Konya Büyükşehir Belediye Stadyumu…
Görenlerin, düzenlenen etkinliklere katılanların hayran kaldığı Selçuklu Kongre Merkezi…
Ve daha gördüğümüz, görmediğimiz birçok tesis, yapı, buluntu, kalıntı ile ‘gel’ diyen Konya’yı görme arzunuzun depreşmesi için küçük bir araştırma yapmanız, güzergahınızı bu tarih / kültür kentine çevirmeye yetecektir.
“Ben gidersem, mümkün olan her yerini görmek isterim” diyenlerdenseniz ayıracağınız vakti iyi ayarlamanız gerekir…
Biz az zamanda çok yer gördük ama çok yerin de sadece adını duyduk!
YARIN: Mevlana ve Şems üzerine
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.