Ankara Kalesi, bendenizin çocukluk yıllarına ramazan aylarında patlatılan iftar topuyla, meslek hayatıma ise haber konusu olarak damgasını vurmuştur. 55 / 60 yıl önce, köyden kente göç etmiş ailelerin sığındığı elektriksiz, susuz gecekondularda yaşayanlar için iftar saatinin müjdecisi Ankara Kalesi’nden yükselen top sesi olurdu. İftar yaklaşırken dışarıda bu sesi duymak için bekleyen veletler, sesi duyar duymaz (sanki sofra başındakiler duymamış gibi), “Top patladııı” diyerek eve seğirtir, sofraya oturur, görevini yapmış olmanın huzuruyla kaşık sallardı… O Kale, Ankara’nın en önemli simgelerindendir. Simge olmasına rağmen bilinen sorunları bir türlü çözülememiş, hakkı olan turist kalabalığına kavuşamamıştı. Bunun içindir ki Ankara Kent Konseyi Danışma Kurulu Üyesi ve Ankara Kalesi Çalışmaları Meclisi Sözcüsü Şevket Bülend Yahnici, ANKHABER’deki “Kale’ye dair…” başlıklı yazısında, “…problemlerini çözmüş canlılığıyla, kültürün, sanatın, müziğin yaşandığı, turizmin ışığı bir mekan olarak AÇIK HAVA MÜZESİ ANKARA KALESİ HEDEFİMİZDİR.” diyordu. (20 Ocak 2022) Borcunu ‘Ödemiş’! ABB Kültür ve Tabiat Varlıkları Dairesi Başkanı Bekir Ödemiş’in bu göreve getirilmesiyle birlikte söz konusu sorunlar bir bir ortadan kalkarken, Başkent çehre değiştirmeye, Ankara Kalesi korkulan, çekinilen ıssızlıktan kurtularak gönül rahatlığı ile ziyaret edilen yer halini aldı. Bekir Ödemiş, Ankara’ya borcunu öderken takdire şayan işlere imza atıyor. Yürütülen üç etaplı proje yakın zamanda tamamlandığında bambaşka bir Ankara Kalesi çıkacak ortaya. Otopark, güvenlik ve çevre kirliliği başta olmak üzere tüm sorunlar ortadan kalkacak ve ‘Kaleci’ sayısı artacak! Bu sözleri rahatça kaleme, kelama getirmemin sebebi, Başkanın anlattıkları. Buna göre… 3 etaplı çalışma ile “Ankara İç Kale Sokak Sağlıklaştırma Uygulaması” projesi, kapsamında, 77 tescilli, 163 tescilsiz olmak üzere toplamda 240 yapı restore edilecek. 1.Etap çalışmaları ile İç Kale’nin bu bölgesinde 7 ada uygulama kapsamında. Konut yoğunluklu bölgede 37’si tescilli, 50’si tescilsiz olmak üzere toplam 87 yapı sokak sağlıklaştırma kapsamında ele alınarak uygulama tamamlandı. İç Kale’nin 2. etap bölgesinde ise “4 ada üzerindeki 34 parsel uygulama kapsamındadır. Konut yoğunluklu olan bölgede tescilli Misafir Fakih Camisi ile birlikte 29’u tescilli, 44’ü tescilsiz olmak üzere toplam 73 yapının restore edilmesi için çalışmalar devam etmektedir.” 3. etapla ilgi çalışmalar da devam etmektedir. 3. etap bölgesinde 37 parselde 11 tescilli yapı olmak üzere toplamda 55 yapının restore edilmesi hedefleniyor. KAİP Projesi… ABB Kültür ve Tabiat Varlıkları Dairesi, dar alanda pek çok projeyi gerçekleştirmeye çalışıyor. Kale’ye komşu Ulus Koruma Amaçlı İmar Planı KAİP de bu projelerden biri. “Ulus tarihi kent merkezi arkeolojik ve kentsel sit alanları, Anıtlar Yüksek Kurulu'nun 12 Nisan 1980 gün ve A-2167 sayılı kararı ile belirlenmiş” ve “bu karar ile Ulus’ta kimi alanlar sit alanı ilan edilmiş ve alana ait koruma planının elde edilmesi için bu zaman dilimi içinde yarışma dahil olmak üzere çeşitli yöntemlerle KAİP planları elde edilmiş” olsa da, açılan çeşitli davalar sonucu iptal edilmişti.  “Tarihi Kent Merkezi sınırları içerisinde I. derece arkeolojik sit alanı ile II. derece arkeolojik sit olan Roma Hamamı ve Roma Tiyatrosu yer almaktadır. Alanda 1300’e yakın tescilli yapı bulunmaktadır.” Tabelalar ve diğerleri Bu yöndeki hazırlıklar ve çalışmalar devam ederken, “Ulus Tarihi Bölgesinde Tabela Düzenlemeleri ve Tabela Yönetmeliği” ile de görsel kirliliğin önüne geçiliyor. ABB Kültür ve Tabiat Varlıkları Daire Başkanı Bekir Ödemiş’in belirttiğine göre, “Tabela Yönetmeliği ve örnek tabela tasarımları sayesinde mevcutlar peyderpey yenilenmektedir.” Kale’ye komşu olan ve Ankara’nın ve Ulus’un ticari kalbi sayılan Anafartalar Caddesinde yürütülen çalışmalarla, “…hazırlanan proje kapsamında 24’ü tescilli olmak üzere 101 yapı yenilenecek.” Bunların dışında Konya Sokak’tan Çıkrıkçılar Yokuşu’na, Posta Caddesi’nden Sobacılar Çarşısı’na, Can Sokak’tan Ulus Hali’ne, Anafartalar Çarşısı’ndan Ulus İşhanı’na ve daha birçok yere, yapıya, mekana, heykele ilişkin o kadar çok plan, proje, uygulama var ki Bekir Ödemiş anlatmayı, biz de yazmayı sürdürüyoruz. (DEVAM EDECEK)