Dursun Erkılıç
Köşe Yazarı
Dursun Erkılıç
 

Kahrolsun emojiler! Yazmak yaşamaktır; yazıyı yaşatmak görevimiz!

“Bir gerçeğe bel bağladım erenler” diyerek büyük ozan Daimi’yi selamlamamın sebebi, şu gerçeği hatırlatmak içindir: - ANKHABER’in 100 sayıyı aşan yayın macerasını baştan beri takip edenler bilir ya da e-gazete arşivimizdeki basılı gazete mecramızı inceleyenler görür ki; yazarından muhabirine herkes ‘edep/erkan’ gözeten, halkımızın dünü/bugünü hatta mazi coğrafyasıyla bağını koparmayan bir dil ve üslup kullanır… Sevimsiz yaratık: Emoji! Dost sohbetlerinde söylemenin ötesinde yazıp çizdiğim için rahatlıkla paylaşabilirim: -Emoji hem sevimsiz hem de tehlikeli geliyor bendenize! “Dünya’dan yaklaşık 6 bin 500 ışık yılı uzaklıkta bulunan ve ‘Yaratılış Sütunları’ olarak isimlendirilen gaz ve toz bulutu James Webb Teleskobu tarafından da görüntülenmiş.” konulu haberi ürkütücü bulmam! Hatta oradan dünyaya yansıyan muhteşem fotoğraflara büyülenmiş gibi bakarak evrenin muhteşemliği, doğanın dengesi karşısında saygıyla eğilirim… Ancak sosyal medya alanlarında her gün karşıma çıkan ‘emoji’ denen garabetin gülen/ağlayan, onaylayan/karşı koyan, sevinen/kızan ve başkaca halleri ile yüz yüze geldiğimde ürkerim... Yine de inadına, cevabımı ya bir harf ya bir kelime ya da bir cümle ile veririm. Hiçbir şey yoksa noktala işaretlerini kullanırım… Aşık Veysel ve emoji! “Geleceğin Dili” veya “Alfabesi” denilen bu şekiller bir insanın dertli olduğunu anlatabilir, derdini dostlarıyla paylaşıyor havası oluşturabilir ama; “Söylemem derdimi dertsiz insana” diyen Aşık Veysel etkisi yaratmaz! Ya da… Aşık Şenlik’in, “Meraksız fikirsiz gamsız efkarsız” diye tanımladığı bir tip, hangi emojinin sevimsiz yüzüyle anlatılabilir? Veya… ‘İnsan’ denen zalimden çekmediği kalmayan büyük ozan Mahzuni Şerif’in anasını ağlatanları anlatmak için çığırdığı, “Denizin dibinde ot oldum bittim / Balığın karnında yoldular beni” çığlığı hangi emojinin anlam fakiri suretiyle ifade edilebilir? Etimoloji katili: Emoji! Örnek çok ama bunlardan yola çıkarsak… “Ozanlarımızın her dizesi her dörtlüğü ‘emoji ordusu’nun saldırısı altındadır” diyebiliriz… Genelleme yaparsak, “İnsanlığın binlerce yılda oluşturduğu ve harflerle, cümlelerle daha önce de mağara duvarlarına resmettiği çizimlerle bugüne aktardığı mirası ipe çekmiş oluruz.” demek abartı sayılmamalı. Ortada etimolojiyi hüüüp diye içe çeken bir emoji canavarı var! Gelecekte ozanlar/yazanlar, çalanlar/söyleyenlerin yerini ‘emojik’ler mi alacak acaba? Geri kafalı olabilirim! Tamam, kabul; hayat hızlandı ama sözcükleri ‘tmm’, ‘slm’ ‘as’ ve daha birçok asma/kesme örneği ile aslından koparıp ‘emoji’ canavarının önüne atmak, kelimelere saygısızlık değil midir? Yanlış düşünüyor olabilirim… Kaçışı olmayan yeni bir hal ve gidişe direniyor olabilirim… Ne yapayım? Geri kafalılık işte! İnsan olmaya, insan kalmaya gayret ediyorum… İnsana ve onun diline saygı duyuyorum… Yazı üzerine yazışma Ne anlatmak istiyordum nerelere geldim! “Bu pilav daha çok su kaldırır” deyip, ‘yazı üzerine yazışma’ konusuna geleyim… İnsanlığına, karakterine, yazılarına büyük önem ve değer verdiğim bir kalemdaş ile yazışıyorduk. Yazılarımla ilgili teşvik edici iltifatlarını kimi zaman ‘emoji’lerle ‘dile’ getiriyordu! Oysa harflerin sihirli gücünü sözcük ve cümle mucizesine dönüştürmede mahir bir kalemi, kelamı vardı… Yazı üzerine yoğunlaşan yazışmamızı şöyle noktaladım: -Yazıyor olmak yaşıyor olmaktır! Yazıyor olmak yaşıyor olmaksa, yazıyı yaşatmak da görevimiz olmalı…
Ekleme Tarihi: 10 Kasım 2022 - Perşembe

Kahrolsun emojiler! Yazmak yaşamaktır; yazıyı yaşatmak görevimiz!

“Bir gerçeğe bel bağladım erenler” diyerek büyük ozan Daimi’yi selamlamamın sebebi, şu gerçeği hatırlatmak içindir:

- ANKHABER’in 100 sayıyı aşan yayın macerasını baştan beri takip edenler bilir ya da e-gazete arşivimizdeki basılı gazete mecramızı inceleyenler görür ki; yazarından muhabirine herkes ‘edep/erkan’ gözeten, halkımızın dünü/bugünü hatta mazi coğrafyasıyla bağını koparmayan bir dil ve üslup kullanır…

Sevimsiz yaratık: Emoji!

Dost sohbetlerinde söylemenin ötesinde yazıp çizdiğim için rahatlıkla paylaşabilirim:

-Emoji hem sevimsiz hem de tehlikeli geliyor bendenize!

“Dünya’dan yaklaşık 6 bin 500 ışık yılı uzaklıkta bulunan ve ‘Yaratılış Sütunları’ olarak isimlendirilen gaz ve toz bulutu James Webb Teleskobu tarafından da görüntülenmiş.” konulu haberi ürkütücü bulmam! Hatta oradan dünyaya yansıyan muhteşem fotoğraflara büyülenmiş gibi bakarak evrenin muhteşemliği, doğanın dengesi karşısında saygıyla eğilirim…

Ancak sosyal medya alanlarında her gün karşıma çıkan ‘emoji’ denen garabetin gülen/ağlayan, onaylayan/karşı koyan, sevinen/kızan ve başkaca halleri ile yüz yüze geldiğimde ürkerim... Yine de inadına, cevabımı ya bir harf ya bir kelime ya da bir cümle ile veririm. Hiçbir şey yoksa noktala işaretlerini kullanırım…

Aşık Veysel ve emoji!

“Geleceğin Dili” veya “Alfabesi” denilen bu şekiller bir insanın dertli olduğunu anlatabilir, derdini dostlarıyla paylaşıyor havası oluşturabilir ama; “Söylemem derdimi dertsiz insana” diyen Aşık Veysel etkisi yaratmaz!

Ya da…

Aşık Şenlik’in, “Meraksız fikirsiz gamsız efkarsız” diye tanımladığı bir tip, hangi emojinin sevimsiz yüzüyle anlatılabilir?

Veya…

‘İnsan’ denen zalimden çekmediği kalmayan büyük ozan Mahzuni Şerif’in anasını ağlatanları anlatmak için çığırdığı, “Denizin dibinde ot oldum bittim / Balığın karnında yoldular beni” çığlığı hangi emojinin anlam fakiri suretiyle ifade edilebilir?

Etimoloji katili: Emoji!

Örnek çok ama bunlardan yola çıkarsak…

“Ozanlarımızın her dizesi her dörtlüğü ‘emoji ordusu’nun saldırısı altındadır” diyebiliriz…

Genelleme yaparsak, “İnsanlığın binlerce yılda oluşturduğu ve harflerle, cümlelerle daha önce de mağara duvarlarına resmettiği çizimlerle bugüne aktardığı mirası ipe çekmiş oluruz.” demek abartı sayılmamalı.

Ortada etimolojiyi hüüüp diye içe çeken bir emoji canavarı var!

Gelecekte ozanlar/yazanlar, çalanlar/söyleyenlerin yerini ‘emojik’ler mi alacak acaba?

Geri kafalı olabilirim!

Tamam, kabul; hayat hızlandı ama sözcükleri ‘tmm’, ‘slm’ ‘as’ ve daha birçok asma/kesme örneği ile aslından koparıp ‘emoji’ canavarının önüne atmak, kelimelere saygısızlık değil midir?

Yanlış düşünüyor olabilirim…

Kaçışı olmayan yeni bir hal ve gidişe direniyor olabilirim…

Ne yapayım? Geri kafalılık işte!

İnsan olmaya, insan kalmaya gayret ediyorum…

İnsana ve onun diline saygı duyuyorum…

Yazı üzerine yazışma

Ne anlatmak istiyordum nerelere geldim!

“Bu pilav daha çok su kaldırır” deyip, ‘yazı üzerine yazışma’ konusuna geleyim…

İnsanlığına, karakterine, yazılarına büyük önem ve değer verdiğim bir kalemdaş ile yazışıyorduk.

Yazılarımla ilgili teşvik edici iltifatlarını kimi zaman ‘emoji’lerle ‘dile’ getiriyordu!

Oysa harflerin sihirli gücünü sözcük ve cümle mucizesine dönüştürmede mahir bir kalemi, kelamı vardı…

Yazı üzerine yoğunlaşan yazışmamızı şöyle noktaladım:

-Yazıyor olmak yaşıyor olmaktır!

Yazıyor olmak yaşıyor olmaksa, yazıyı yaşatmak da görevimiz olmalı…

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ankhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.