-su!
dedin, sabrını kuşanan kalp oldu deniz
rastgele bir sınır çiz istersen kumla çakılla kusur aramadan
midyelerin arasından çıkar sözcüklerin anlamını suya bırakarak
durup dinleyebilirim harflerin tınısını öyle çok sevdim
fısıldadın,
deniz kaydı ellerimden
dalgaların hikâyesini dinleyip geldim öptüm suyu
sütbeyaz duruluğunu örnek aldım kendimde denedim
bütün acemiliklerimi görmezden geldim hep
dedin,
kalmadı içimde hiçbir gölge anlamsız hiçbir kıyı hiçbir su
şimdi,
-her şeyin bütün güzel başlangıçlarını fısılda suya fısılda ve öp
kumlarınbeyaz olanını seçiyorduk zor olanını çok uzun zaman sonra
sırrını ele veriyordu utlu tenin, kendini suyla nasıl tamamladığının
beni bekle, yalnızlıklarımın keşfiyle yürüyorum sana doğru
rastladığım her yanılgıdan güneşi çıkaracak sözlerin var senin
çözdüğüm bütün bulmacalarda sen çıkıyorsun, ellerinin yalın hali
ömrüme karışıyor, yüzümün aksak tümceleri uzlaştığım imgelerle
beni bekle, ne kadar boşluk varsa dolduruyorum içini yaşanmamış ne varsa
öncesinden kent uyuşukluğu çıkıyor unut o sesi ve suya yazılan kaderi
yenilenen bir şeyler var zamanın fasit dairesi içinde düşüncelerim sesli
bir ömür böyle taşınır işte kendime zamansızlık hallerinden
bende kalan ıssızlığıdır iç içe geçmiş duygu hali sudan gelen seslerin