Tarihte paranın ilk defa M.Ö. 7. Yüzyılda kullanıldığı üzerinde bir mutabakat var. Bu elbette varsayımlara dayanarak değil, yapılan kazılarda ulaşılan belge ve buluntulardan çıkarılan bir sonuç. Ancak, paranın ilk kez hangi devlet tarafından kullanıldığı konusunda değişik görüşler var. Bu konuda, bir Anadolu uygarlığı olan Lidyalıların parayı ilk olarak yukarıdaki tarihte kullanmaya başladığı genel kabul görürken, dönemin birkaç ticaret merkezinde aynı anda kullanılmaya başlandığı görüşünü de yabana atmamak gerekir. Hele deniz salyangozundan ağaç yaprağına kadar bir çok maddenin para olarak kullanıldığı hesaba katılırsa, bu iddianın daha ciddi değerlendirilmesi düşünülebilir.
TÜRKLERDE PARANIN GEÇMİŞİ
Türklerde paranın çok eski bir geçmişi var. Orta Asya’da komşuları ile yaptığı ticarette “Çek” adı verilen paraları kullanıyorlardı. Çok ayrıntılı bilgiler olmamasına rağmen, kaynaklar Orta Asya Türklerinin para biriminin “Akçe” olduğunu da gösteriyor.
Selçuklular ve Osmanlılar döneminde de para birimi “Akçe” idi. Osmanlı İmparatorluğu; çok dinli, çok ırklı ve çok değişik, büyük bir coğrafyaya yayıldığı için, İmparatorluk sınırları içinde aynı anda farklı para birimlerinin geçerli olduğu görülüyor. Bunu hiç yadırgamayan tarihçiler; böylesine büyük bir imparatorluğun, dönemin şartları içinde yaptığı bu uygulamayı hem normal karşılıyor hem de gerekliliği üzerinde fikir birliğine varıyor.
OSMANLI HİÇ PARASIZ OLMADI
Önceleri, Osmanlı İmparatorluğu’nda ilk paranın 1326’da Orhan Gazi tarafından bastırıldığı kabul edilirdi. Ancak, yakın geçmişte, babası ve İmparatorluğun kurucusu Osman Bey’in bastırdığı bir akçe bulununca, Osmanlı’nın hiç parasız olmadığı, kuruluşundan itibaren para bastığı ve kullandığı anlaşıldı.
Fatih Sultan Mehmet dönemine kadar akçe ve pul adıyla gümüş ve bakır sikkeler basan Osmanlı İmparatorluğu, Fatih ile birlikte (1477) ilk altın parasına kavuştu. Tuğralı ilk paralar ise 3. Mehmet devrinde (1595-1603) basıldı. “Kaime” adı verilen ilk kağıt para da 1840’ta piyasaya sürüldü.
20. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu’nda kağıt paralar devlet ve emisyon bankaları tarafından çıkarılır oldu. Trablusgarp ve Balkan savaşları yüzünden sarsılan İmparatorluk, Birinci Dünya Savaşı geldiğinde mali bunalım içindeydi ve yeni para basmak gerekiyordu. Halkın kağıt paraya güveni kalmadığından, bu güveni sağlayacak bir yol aranmaya başlandı. Osmanlı Bankası ile yapılan görüşmeler sonuç vermeyince, Düyunu Umumiye İdaresi’ne müracaat edildi. Varılan anlaşmaya göre, İdare kağıt paranın kendi denetim ve onayıyla çıkarılmasını kabul ediyordu. Avusturya, Macaristan ve Almanya’dan sağlanan borçlar Düyunu Umumiye’ye bırakılarak, 6 milyon 583 bin 094 lira tutarında kağıt para basımı gerçekleştirildi.