Türkiye her türlü kaçakçılığa rağmen bir müze zenginidir. Özellikle Ankara ve İstanbul başta olmak üzere Anadolu’nun birçok yerinde dünyada benzeri olmayan eserlerin sergilendiği müzelerimiz vardır. Bunlardan biri de Gaziantep’teki Mozaik Müzesi’dir.
Kendine has bir şehir
Gaziantep, gastronomiden kültür / sanat varlıklarına, tarihi ve turistik değerlerinden milli mücadeledeki destansı kahramanlıklarına kadar kendine has, has bir şehirdir…
Orada;
Antebin hamamları sallanır külhanları
Hoşgör mahallesinin dip dibedir damları
Bir türkü olarak hoştur…
Hatta Adana’ya doğru ilerlerseniz;
Torosların koludur bizim gavur dağları
Acı mırra içerler ağaları beyleri
Ancak…
Mozaik Müzesi’ne girip de Çingene Kızıyla göz göze gelenler susar ve seyre dalar…
Kültür ve Turizm Bakanlığının katkılarıyla, Kültür Sanat Muhabirleri Derneği tarafından bu yıl dördüncüsü düzenlenen “Medya, Kültür Sanat ve Turizm Buluşmaları”na katılmam Çingene Kızı’yla göz göze gelmemi sağladı…
Kim ne derse desin
Dernek Başkanı İbrahim Gökdemir, Kültür ve Turizm Bakanlığı Daire Başkanlarından Sanem Arıkan ve Gaziantep İl Kültür ve Turizm Müdürü M. Bülent Öztürk konuşmalarıyla amaca matuf bilgilendirmelerde bulundu ama hiçbir söz Çingene Kızı’nın gözleri kadar derin değildi!
Müze içindeki mozaiklere resmedilmiş dönem tanrıları, sergilendikleri aydınlık mekanda bize hoş geldin derken bir yandan da bir karanlık odayı işaret ediyordu!
Gazeteci grubu olarak müdür beyin peşine verip daldık o karanlık odaya…
Karanlığın içine çakılmış bir tabloya sığınmış bal gözlü Çingene Kızı, herkesi mest etti…
Türkü çığırsaydık
Bir yöre türküsü tutturmak gerekse, heyet koroya dönüşür ve derdi ki;
Gözünü sevdiğim Antep elleri
Bizim baharımız yazınan gelir
Yiğidin sevdiği güzel olursa
Salınır üstüne nazınan gelir
Çingene Kızı’nın geleceği yoktu elbette ama dünyanın gözü onun üzerindeydi. Dünyanın tüm değerlerine çökmeyi görev edinmiş Amerika’nın gözünden kaçamayacak kadar cezbediciydi…
Kazılar, kaçakçılar
1998-1999’da Gaziantep’in Nizip ilçesinin 10 kilometre doğusunda yer alan Zeugma Antik Kentinde, Belkıs Harabelerinin kurtarılması sırasında, bir villanın tabanının parçası olarak, üzerindeki sütunun kaldırılması sonucu çıkmış gün yüzüne…
İyi ki o sütun üzerine düşmüş! Bu keşiften 50 yıl kadar yıllar önce ‘Çingene Kızı’ mozaiğinin bazı parçaları, kaçakçılar tarafından yağmalanarak Amerika’ya kaçırılmış. Büyük uğraşlardan sonra yurduna dönen parçalar yaklaşık iki bin yıllık ve 12 parçadan oluşuyor.
Amerikalılar para teklif etse de Türkiye kabul etmemiş ve 5 yıl süren müzakereler sonrası Zeugma Mozaik Müzesi’ne getirilmiş…
Sonsuza kadar…
Müzenin en çok ziyaret edileni Çingene Kızı’nın bakışlarında Amerika’ya kızgınlığı, Gaziantep’e muhabbeti görmek mümkündür!
Hakkında çok şey biliyorum ama anlatmayacağım! Bırakalım dünyanın en güzel ve en meşhur Çingene Kızı olarak yürekte bir sızı gibi yaşasın sonsuza kadar!
Deprem bile kıyıp da müzedeki bir mozaiği bile devirip, düşürmemiş!