Kalabalık bir gazeteci heyetinin içindeydim; Kültür ve Turizm Bakanlığının katkılarıyla, Kültür Sanat Muhabirleri Derneği tarafından düzenlenen “Medya, Kültür Sanat ve Turizm Buluşmaları” için Gaziantep’e gidiyorduk. Şehre sabah saatlerinde girerken, hayata dair bir çalkantıyla sarsıldım…
İNSANİ ÇAĞRIŞIMLAR
Depreme inat, hayat öylesine güzel ve şaşırtıcı ki; kim olursanız olun, onun yasalarına, kurallarına uyarsanız size deprem bile bir şey yapamaz…
Zor değil: Doğaya ve insana saygı…
Bir deprem sakinliği içindeki Gaziantep’te surları yıkılan Kale, bir parçası bile hasar görmeyen Mozaik Müzesi ve deprem uzmanları aynı şeyi söylüyor: Doğaya ve insana saygı…
Sizi deprem ortamından uzaklaştırmak istiyorum!
Tarlaya dolu düştü
Ağladım gözüm şişti
Ben bir vali kızıyam
Hambala gözüm düştü
Diyen Gaziantepli kız da…
Senem sese mi geldin
Kadem basa mı geldin
Sağlığımda gelmezdin
Öldüm yasa mı geldin
Denen kız da…
Sarı kavun dilmedim
Gelin olup gülmedim
Kızlık sultanlık imiş
Kıymatını bilmedim
Diyen kız ve onlara yüreğini açan Gaziantepli delikanlılar da…
Deprem acısı yaşamamıştı ama yaşayanlar için hayat hançer gibiydi…
ZELZELEDEN ETKİLİ…
Halden hale savrulmak, insanın tahammül mülkünü yıkacak kerte etkili bir zelzele sarsıntısı yaşatabilir…
O dem;
Kerem eder duhan senin ut senin
Yüreğimden çıkan alev od senin
Viran kaldı bıraktığın yurt senin
Göçer isen bir gün evvel göçegör
Dörtlüğü bir ‘muhannete isyan’ haykırışı olabilir ama deprem vurgunu yemiş insanların hali pür melalini de çağrıştırmıyor mu?
İŞGALE VE İSYANA DAİR
Fransız işgaline karşı yiğitçe savaşan Antepliler;
Kara imiş şu Antep’in yazısı
Meleşmiyor koyun ilen kuzusu
Ana baba bacı kardaş acısı
Nerde benim sarı güllü bağlarım
Antep diye hazin hazin ağlarım
Ağıtı yakarken elbette emperyalist zalimlere isyan ediyordu…
Bugün gördüğümüz şehirde ise insanların can evi yanıyordu…
Çünkü başka, bambaşka hallerin içindeki gözlerin gördüğü, sözlerin dediği acılar, enkazın altından çıkarılmış kadar acıtıcıydı…
Antep’in etrafı gül ile diken
Ayrılıktır benim belimi büken
Sineni sineme saraydım derken
Felek bizi nazlı yardan ayırdı
Bu ahval ve şerait içindeyken, yoğun şehir ve Nurdağı, İslahiye turunun yorgun düşmüşlüğüyle gözümüze otel gibi görünen otobüse seğirttik!
Menzilde bir başka depremzede şehir vardı: Kahramanmaraş…