Kütahya, Türkiye’mizin tüm şehirleri gibi olağanüstü özelliklerle dolu ve fakat bunların tanıtılması, pazarlanması ve bacasız fabrika olarak nitelendirilen turizmden hakkı olanı alamamasıyla öne çıkıyor ki gerçekten çok yazık…
Kültür ve Turizm Bakanlığının katkılarıyla, Kültür Sanat Muhabirleri Derneği tarafından gerçekleştirilen “Medya Kültür Sanat ve Turizm Buluşmaları” için gidip gördüğümüz, gezip yazdığımız Kütahya’ya giderken, bir meslektaşımızın okuduğu mani; “Ben sana varır mıyım / Sümüklü sıracalı” diye bitiyordu ya; bu maniden mülhem; deprem, seçim, siyaset girdabında kaybolmuşken, Kütahya’mızın kültürüne renk katan bir başka yanına dikkat çekmek istiyorum. Diğer hususları değişik vesilelerle yazıyoruz, yazarız nasıl olsa…
DELİKANLILARIN İŞİ ZOR!
Kanaatim odur ki Kütahyalı delikanlıların işi zor!
Bir aslan parçası;
Elif dedim be dedim
Kız ben sana ne dedim
Guş ganedi galem olsa
Yazılmaz benim derdim
Diyorsa ortalık yerde bir yürek yangını vardır! Yüreği yanan belli de yakanı bulmak gerek!
Ara ki bulasın…
KIZLARI PEK YAMANDIR!
Diyelim kendince bir müsebbip buldun!
Eğer;
Anne beni ver Hasan’a
Her gün helvalar basana
Ayda bir davar kesene
Oyunu oyunu serbest oyunu
Tarilla lilla lilla lam
Diyorsa, yanlış kızı buldunuz. Bunun niyeti belli, gözü yükseklerde…
Ancak…
Beni de seni de utandıracak bir hal var da bunu bilmiyorsak o bizim eksiğimiz…
Daha da kötüsü, günahını aldığımız;
Anne benim nedir suçum
Furun gibi yanar içim
Koca adama verdiğin için
Oyunu oyunu serbest oyunu
Tarilla lilla lilla lam
Diye vahim vaziyetini anlatıyorsa, utanmamız gerekir…
KOCAMAN YÜREKLERİ VAR
Zeus Tapınağı’nın mahzeninden aşk ve güzellik tanrıçası Afrodit’in parçalanmış bedenine, cengaver Amazonlardan toprak ve bereket tanrıçası Kibele’nin mermere kazınmış silüetine kadar pek çok sırrı bağrında barındıran Kütahya’nın toprağı; kadim medeniyetlerin, Selçuklu’nun, Osmanlı’nın mümbit suyuyla beslenmiştir.
Bu muhteşem şehrin delikanlıları kadar kızları da koca yüreklidir.
Kütahyalı kız yeri geldiğinde postasını koyar.
Der ki;
Ay oğlan yeğit misin
Dağlarda geyik misin
Selam verdim almadın
Allah’tan büyük müsün
Kütahya, benzersiz termal zenginliğiyle ünlü ya;
Hamamcı bu hamama
güzellerden kim gelir
Ne bileyim ay efendim
günde yüz bin can gelir
Diyaloğu, bu zenginliğin eseridir şüphesiz…
İNSANA DAİR GÜZELLİKLER
Türküleri, manileri binlerce yılın damıtılmışlığıyla berrak olan Kütahya, insana dair hoşlukları da taşır dünden bugüne…
Mesela…
“Manisa’yla Bergama’nın arası
Yaktı beni kaşlarının karası”
Diye bir türkü çığıran duyarsanız, bilin ki;
Kara kara kargalar
Ceviz dalını ırgalar
On beşine basan kız
Sevdiğine el sallar
Sakın ha;
Tıpır tıpır yürürsün
Samur kürkü sürürsün
Diyen delikanlının sözlerinde kötü niyet aramayın. O sadece;
Sen bir vezir kızısın
Niçin yayan yürürsün
Sitemiyle kur yapar sevdiğine…
Kütahya tarihiyle, kültürüyle, insanıyla zengin bir şehir…
Gezdik, gördük, dinledik… Diyeceklerim var…