Tarıma vurulan darbe: HOBİ bahçesi
Savaş, pahalılık, ekonomi, futbol tartışmaları arasında Türkiye kimilerine göre uzun zamandır bir ‘tarım felaketi’ yaşıyor. ‘Felaket’ söyleminin muhataplarına göre işler ayna çal çal oyna! Yani: Ekiyoruz, biçiyoruz / yiyoruz, içiyoruz!
Hepsi bir yana…
Yukarıdaki cümlelerde ifade ettiğim çok önemli hususların hepsini bir yana bırakıp; tarım bağlantılı bir konuya; ‘hobi bahçeleri’ne getirmek istiyorum sözü, yazıyı yani…
Ankara’nın Keçiören İlçesindeki Bağlum’un Çalseki Köyünün muhtarlığını yapan çocukluk arkadaşım, şimdi aramızda bulunmayan Vahit’i ziyaret ettiğim zamanlar, sürekli projelerden söz eder, civarda kuracağı hobi bahçelerini anlatırdı. Evinin 200 metre ötesinde de Cep Herkülü merhum Naim Süleymanoğlu’nun bal üretimi yaptığı bir evi vardı.
O dönemde; henüz mahalle olmamış köyler şehir kaçkını insanların tel örgülerle çevirip ‘hobi’ bahçesine dönüştürdüğü ‘fobi bohçaları’ ile şekilleniyordu. Bunun ‘hobi’ değil bir ‘fobi’ olduğu kısa sürede anlaşıldı ama kimse bir şey yapamıyordu. Bugün Ankara’nın ve pek çok şehrin civarı hobi bahçesi denen korkuluklarla sarılmış durumda.
KOBİ Mehmet
Ankara’nın tanınan, bilinen, sevilen iş insanlarından ve sivil toplum çalışmalarının gönüllüsü, katılımcısı, hayatını ‘KOBİ Mehmet’ ismiyle kitaplaştıran Mehmet Akyürek, İç Anadolu Sanayici ve İş İnsanları Dernekleri Federasyonu (İÇASİFED) Genel Başkanı iken basın danışmanlığını yapıyordum. Bir ara ‘hobi bahçeleri’ ile ilgili bir çalışmanın içine girmiştik.
Başkentin civarında dolaşıp fotoğraflar çekiyor, insanlarla konuşuyorduk. Durum gerçekten vahimdi.Üretimin önemini bilen KOBİ Mehmet, bu gidişin tarım alanlarını ve tarımsal üretimi bitireceğini söylüyordu. Haklıydı…
Gönderdiği mesaj
Ankara “EKO İKLİM Ekonomi ve İklim Değişikliği Zirvesi/Fuarı”na hazırlanırken, bu yazının yazılmasına vesile olan mesajı, gönderdiği bilgi notu ile de pekiştiren Mehmet Akyürek diyor ki:
“Topraklarımız hobi bahçeleri (tarım bahçeleri) adı altında yok edilmektedir. Tarla vasfındaki tarım arazileri 7 veya daha fazla kişilerle anlaşmalı (tarla sahibi ile) kooperatif kuruluyor.
Tarlalar 300 - 500 metrekare halinde tel örgülerle bölünüyor. “Tarım bahçeleri” kandırmacası ile katliam başlıyor. İmar planlarını ve yasalarını yok saymak için yürüyen ev veya konteyner, çıkma paletlerden ucube sözde evler yapılarak amaç dışı kullanıma açılıyor. Esas hayret verici olan uygulama önce ilgili belediye tarafından kapı numarası veriliyor. Elektrik bağlanıyor. Elektrik dağıtım şirketleri hiç masraf etmeden abone yaparak haksız kazanç sağlıyor. Su için de sondaj açılarak katliam devam ediyor. Durdurulmalıdır, yıkılmalıdır.”
Bir paylaşım ki…
Konuyla ilgili bir gazeteci arkadaşımızın paylaşımında yer alan şu bilgiler vahametin boyutunu göstermesi bakımından önemli (Özetle):
“Birinci derecede tarımsal sit alanı (olan) Ankara’nın birçok ilçesinde hobi bahçesi adı altında tarım arazilerinin katledilmesine göz yumanlar, yine hobi bahçelerinin foseptik çukurlarından akan pis suların temiz suları kirletmesine göz yumanlar, yer altı sularının hoyratça kullanılmasına görmezden gelenler…”
Diye devam eden paylaşım, acı gerçeği şöyle özetliyordu:
“Kafanızı kaldırın; Gölbaşı, Akyurt, çubuk, Ayaş, Kahramankazan, Polatlı, Haymana gibi ilçelere bakın. Tarım arazilerinin nasıl katledildiğini göreceksiniz.”
Yöntem çok basit
KOBİ Mehmet’in şu ifadeleri de bu toprak katliamının ne kadar basit yollarla yapıldığını gösteriyor:
“Hobi bahçeleri yapılması tarım arazilerimizi yok etmektedir.Engelleme için yasak ve yıkım kararı çıkmıştı, ötelendi. Tarım tarlaları aile fertleri veya emlakçıların yakınları ile 7 kişi Kooperatif kuruyor.Sonra hisse satarak araziler katlediliyor. Tarım yapacağım diye buralara elektrik ve su bağlatılıyor.”
Kanun çıktı ama
Gazetelere, televizyonlara, “Böyle bir talan görülmedi: Hobi bahçesi adı altında tarım arazileri yok oldu” şeklinde yansıyan haberler etkisini göstermişti.
Tarım arazilerinin hobi bahçeleri gibi uygulamalarla bölünmelerinin engelleyecek, sahipli arazilerde izinsiz ağaç kesimiyle ilgili cezaları artıracak kanun teklifi, 2020 yılı Ekim ayında TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek yasalaştı.
Kanun çıkınca hobi bahçelerini alelacele satışa çıkaranlar bile oldu.
Kanuna göre tarım arazilerini hobi bahçeleri aracılığıyla bölüp satan ve pazarlayanlara 3 yıla kadar hapis her metrekare için 10 lira ceza verilebilecekti.
Bunun üzerine valilikler tespitlere başladı. İş sıkı tutuluyordu. Görev aksarsa devreye tarım bakanlığı girecekti…
Sonuçta hobi bahçelerinin ‘fobi’ olmaktan çıkmasının önü açılmıştı. Ancak bugün bu bahçelerin yıkılıp yıkılmayacağıyla ilgili tartışmalar sürüyor. Yukarıda aktardığım paylaşımlar gibi birçok bilgi ve belge de medyaya yansıyor. Yine de son sözümüz şu olsun: Bu talan bitmeli.
Ekleme
Tarihi: 29 Mart 2022 - Salı
Tarıma vurulan darbe: HOBİ bahçesi
Savaş, pahalılık, ekonomi, futbol tartışmaları arasında Türkiye kimilerine göre uzun zamandır bir ‘tarım felaketi’ yaşıyor. ‘Felaket’ söyleminin muhataplarına göre işler ayna çal çal oyna! Yani: Ekiyoruz, biçiyoruz / yiyoruz, içiyoruz!
Hepsi bir yana…
Yukarıdaki cümlelerde ifade ettiğim çok önemli hususların hepsini bir yana bırakıp; tarım bağlantılı bir konuya; ‘hobi bahçeleri’ne getirmek istiyorum sözü, yazıyı yani…
Ankara’nın Keçiören İlçesindeki Bağlum’un Çalseki Köyünün muhtarlığını yapan çocukluk arkadaşım, şimdi aramızda bulunmayan Vahit’i ziyaret ettiğim zamanlar, sürekli projelerden söz eder, civarda kuracağı hobi bahçelerini anlatırdı. Evinin 200 metre ötesinde de Cep Herkülü merhum Naim Süleymanoğlu’nun bal üretimi yaptığı bir evi vardı.
O dönemde; henüz mahalle olmamış köyler şehir kaçkını insanların tel örgülerle çevirip ‘hobi’ bahçesine dönüştürdüğü ‘fobi bohçaları’ ile şekilleniyordu. Bunun ‘hobi’ değil bir ‘fobi’ olduğu kısa sürede anlaşıldı ama kimse bir şey yapamıyordu. Bugün Ankara’nın ve pek çok şehrin civarı hobi bahçesi denen korkuluklarla sarılmış durumda.
KOBİ Mehmet
Ankara’nın tanınan, bilinen, sevilen iş insanlarından ve sivil toplum çalışmalarının gönüllüsü, katılımcısı, hayatını ‘KOBİ Mehmet’ ismiyle kitaplaştıran Mehmet Akyürek, İç Anadolu Sanayici ve İş İnsanları Dernekleri Federasyonu (İÇASİFED) Genel Başkanı iken basın danışmanlığını yapıyordum. Bir ara ‘hobi bahçeleri’ ile ilgili bir çalışmanın içine girmiştik.
Başkentin civarında dolaşıp fotoğraflar çekiyor, insanlarla konuşuyorduk. Durum gerçekten vahimdi.Üretimin önemini bilen KOBİ Mehmet, bu gidişin tarım alanlarını ve tarımsal üretimi bitireceğini söylüyordu. Haklıydı…
Gönderdiği mesaj
Ankara “EKO İKLİM Ekonomi ve İklim Değişikliği Zirvesi/Fuarı”na hazırlanırken, bu yazının yazılmasına vesile olan mesajı, gönderdiği bilgi notu ile de pekiştiren Mehmet Akyürek diyor ki:
“Topraklarımız hobi bahçeleri (tarım bahçeleri) adı altında yok edilmektedir. Tarla vasfındaki tarım arazileri 7 veya daha fazla kişilerle anlaşmalı (tarla sahibi ile) kooperatif kuruluyor.
Tarlalar 300 - 500 metrekare halinde tel örgülerle bölünüyor. “Tarım bahçeleri” kandırmacası ile katliam başlıyor. İmar planlarını ve yasalarını yok saymak için yürüyen ev veya konteyner, çıkma paletlerden ucube sözde evler yapılarak amaç dışı kullanıma açılıyor. Esas hayret verici olan uygulama önce ilgili belediye tarafından kapı numarası veriliyor. Elektrik bağlanıyor. Elektrik dağıtım şirketleri hiç masraf etmeden abone yaparak haksız kazanç sağlıyor. Su için de sondaj açılarak katliam devam ediyor. Durdurulmalıdır, yıkılmalıdır.”
Bir paylaşım ki…
Konuyla ilgili bir gazeteci arkadaşımızın paylaşımında yer alan şu bilgiler vahametin boyutunu göstermesi bakımından önemli (Özetle):
“Birinci derecede tarımsal sit alanı (olan) Ankara’nın birçok ilçesinde hobi bahçesi adı altında tarım arazilerinin katledilmesine göz yumanlar, yine hobi bahçelerinin foseptik çukurlarından akan pis suların temiz suları kirletmesine göz yumanlar, yer altı sularının hoyratça kullanılmasına görmezden gelenler…”
Diye devam eden paylaşım, acı gerçeği şöyle özetliyordu:
“Kafanızı kaldırın; Gölbaşı, Akyurt, çubuk, Ayaş, Kahramankazan, Polatlı, Haymana gibi ilçelere bakın. Tarım arazilerinin nasıl katledildiğini göreceksiniz.”
Yöntem çok basit
KOBİ Mehmet’in şu ifadeleri de bu toprak katliamının ne kadar basit yollarla yapıldığını gösteriyor:
“Hobi bahçeleri yapılması tarım arazilerimizi yok etmektedir.Engelleme için yasak ve yıkım kararı çıkmıştı, ötelendi. Tarım tarlaları aile fertleri veya emlakçıların yakınları ile 7 kişi Kooperatif kuruyor.Sonra hisse satarak araziler katlediliyor. Tarım yapacağım diye buralara elektrik ve su bağlatılıyor.”
Kanun çıktı ama
Gazetelere, televizyonlara, “Böyle bir talan görülmedi: Hobi bahçesi adı altında tarım arazileri yok oldu” şeklinde yansıyan haberler etkisini göstermişti.
Tarım arazilerinin hobi bahçeleri gibi uygulamalarla bölünmelerinin engelleyecek, sahipli arazilerde izinsiz ağaç kesimiyle ilgili cezaları artıracak kanun teklifi, 2020 yılı Ekim ayında TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek yasalaştı.
Kanun çıkınca hobi bahçelerini alelacele satışa çıkaranlar bile oldu.
Kanuna göre tarım arazilerini hobi bahçeleri aracılığıyla bölüp satan ve pazarlayanlara 3 yıla kadar hapis her metrekare için 10 lira ceza verilebilecekti.
Bunun üzerine valilikler tespitlere başladı. İş sıkı tutuluyordu. Görev aksarsa devreye tarım bakanlığı girecekti…
Sonuçta hobi bahçelerinin ‘fobi’ olmaktan çıkmasının önü açılmıştı. Ancak bugün bu bahçelerin yıkılıp yıkılmayacağıyla ilgili tartışmalar sürüyor. Yukarıda aktardığım paylaşımlar gibi birçok bilgi ve belge de medyaya yansıyor. Yine de son sözümüz şu olsun: Bu talan bitmeli.
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.