Waldroflu Olma Hayali -1

“Çocukları saygıyla kabul edin, sevgiyle eğitin ve geleceğe özgürce yollayın.” (Rudolf Steiner / Waldrof Kurucusu)  Eğitimle ilgili kaygılarımız devam ederken dünyada ve ülkemizde yayılmakta olan Waldrof Okulları’nın eğitim felsefesi beni umutlandırıyor. Temel felsefe  “kalp, akıl ve yetenek(eller)”. “Waldrof  Eğitimi”,  Avusturya asıllı filozof, biyodinamik tarımın* mimarı, bilim adamı, eğitimci, sanatçı olan Rudolf Steiner tarafından geliştirilen bir eğitim modelidir. Klasik eğitim anlayışından tamamen farklı. Düzen ve bilimin içselleştirilmesi. Her çocuğun kendine özgü üstün yetenekleri olduğu kabul edilir. Eğitimi sanata dönüştürmeyi bütüncül bir yaklaşımla ele alır.  Çocuğu merkeze alan bir eğitim sistemi. Öğretmen ise otorite değil yol gösterici. Sanatsal çalışmalara yönelik uygulamalarla çocuğun bireysel potansiyelini geliştirmeyi amaçlıyor. Teknolojiden uzak ve doğayla iç içe. Doğada ders yaptığımızı düşünüyorum, yemyeşil kırlardan börtü böcek sesleri yankılanıyor kulağıma ve dans eden neşeli çocuklar… Doğadaki müziğin insanı iyileştirici bir yanı var çünkü. Doğayı keşfederken aynı zamanda çevrelerindeki farklılıkları ve canlıları da keşfediyorlar. Kendilerine, dünyaya, doğaya, hayvanlara, insanlara saygılı olmayı öğreniyorlar.  “WaldrofYaklaşımı”na göre her çocuk bir enstrüman çalmayı öğrenmeli ve bir sanat dalıyla daha ilgilenmeli. “Müzik, Waldorf  Eğitiminin temelini oluşturan sanat dallarından biridir. Dersin içeriğinde yer alan temel bilgiler öğrencilere şarkılar eşliğinde öğretilir.  Müzikli eğitim, odaklanma sorunlarını azaltır, matematiksel zekayı destekler ve öğrencilerin sosyalleşmesini sağlar. Müzik dışında çeşitli tekerlemeler ve bilmeceler de eğitim sisteminin temelini oluşturur.” Çocuğun kendi iç dünyasını belli işaret ve tasvirlerle yansıtabilmesi,  duygularını ifade edebilmesi için en önemli unsurlardan biridir sanat. Benim için de olmazsa olmazlarımdandır.  “Sanata yer ayırmak demek, çocuklarımıza, yaratıcı oyunlar oynayabilecekleri yapılandırılmamış anlar sunmak demektir. Bu anlarda çocuklarımız yaratıcılıklarını geliştirirler.” Çocuklar en çok hayal güçlerini kullanmaya başladıklarında öğrenirler. Bu yüzden hayal güçlerini kullanmaya teşvik ediliyor. Çocukların yaratıcılıklarını ortaya çıkaran oyunlara,  masallara daha çok yer veriliyor. Yapılan aktiviteler çocukların iç dünyasını zenginleştiriyor. Waldrof Yaklaşımı ''eğlenerek ve deneyimleyerek öğrenme'' ilkesine dayanıyor. Çocukların; evrensel düşünen, sistemi sorgulayan, sosyal becerileri gelişmiş bireyler olmaları esas alınıyor. Çocuklarımıza dayattığımız testlerin ezbercilikten öteye gidemediği acı bir gerçek. Umut vadeden ise Waldrof  Okullarında testlerin olmaması. Doğa ile iç içe yapılan dersler, mevsime uygun etkinlikler, kendi etkinliklerini seçme özgürlüğüne sahip mutlu, özgüvenli ve başarılı çocuklar…  Sıra dışı alternatif eğitimlerle ezber bozan bir okul Waldrof Okulları. *Biyodinamik Tarım, en eski ve en çevreci sürdürülebilir tarım yöntemidir. Gıda kalitesini toprak sağlığı ile birlikte hedefler.