Evet, önceki günkü yazımın sonunda, “Yarın: Tokat turizm için öneriler” dedim ama dünkü yazı uzayınca önerilerimi bugüne sakladım…
***
Şu gerçek tartışılmaz: Tamam, Tokat bir tarım, bereket yurdu ama yanına bir de ‘turizm’ eklenmezse hem şehre haksızlık olur hem de o büyük potansiyele yazık olur.
Çünkü;
- “Kin tutmayan şehir” olmak…
- 900 adımda 900 yılı dolaşmak…
- 6000 yıllık medeniyet silsilesini yaşatmak, yansıtmak…
- Türklüğe dair tüm zenginlikleri bağrında barındırmak…
- Cami, medrese, külliye, kilise, sinagog izlerini taşımak…
- Zeminden zirveye yedi bereketli ovaya sahip olmak…
- Sezar’ı cezbedip ayağına getirterek ‘veni, vici, vidi’ dedirtmek…
- Büyük İskender'e çeşme yaptırtmak...
- Sürgündeki Kazıklı Voyvoda’ya ev sahipliği yapmak…
- Evliya Çelebi gizi gezginlerin; Hacı Bektaşı Veli, Mevlana gibi uluların övgüsüne mazhar olmak…
- Gazi Osman Paşa Gibi devlet adamı / asker yetiştirmek…
- Ozanları, yazarları ile dilden dile dolaşmak…
Her şehre nasip olacak nimetler değildir. Bu bakımdan Tokat’ın turizmde hakkı olanı alması hem normaldir hem de kaçınılmazdır. Önemli olan bu kaçınılmaz sonu erkene çekmektir!
TOKAT İÇİN TURİZM ÖNERİLERİM VAR
Her işte olduğu gibi turizmde de ‘sürdürülebilir’ sistem oluşturmak çok önemli. Bunun için;
- İçte / dışta (mevsimsel) tanıtım ve pazarlama kampanyaları düzenlemek…
- Ulaşım ve her türlü haberleşme için altyapıyı sağlıklı hale getirmek…
- Ziyaret yoğunluğu yaşanan turistik yerlerin yenilenmesi ve korunmasını sağlamak…
- Turiste yerel ürün sunmak, kültürel deneyimler yaşatmak için Tokat imkanlarını kullanmak…
- Son yıllarda büyük ilgi gören sağlık, eko ve doğa turizmi konularına öncelik vermek…
- Sektörün ayrılmaz parçası olan paydaşları eğitmek, bilinçlendirmek…
Gibi hususları alt başlıklarla zenginleştirilerek gereken yapılırsa, Tokat’ta turizmin gelişmesi hem hızlanır hem de sağlam bir zemine oturur…
GEZİLİP GÖRÜLMESİ GEREKEN YERLER
6000 yıllık tarihi boyunca önemli bir ticaret ve kültür merkezi olmuş, 14 devlete ve birçok beyliğe ev sahipliği yapmış, İpekyolu zenginliği yaşamış önemli bir Anadolu şehri olan Tokat’ta bazılarını gezme, görme imkanı bulduğumuz uğranması gereken yerlerin adını anmak istiyorum:
Yağıbasan Medresesi, Taşhan, Ocaklı Şelalesi, Sık Dişini Helası, Tokat Mevlevihane Müzesi, Saat Kulesi, Yüksek Kahve Demokrasi Müzesi, Kaz Gölü, Ballıca Mağarası, Tokat Kalesi, Niksar Kalesi, Ali Paşa Camisi, Mahperi Hatun Kervansarayı, Niksar Ulu Cami, Topçam Yaylası, Zile Kalesi, Almus Baraj Gölü, Tokat Saat Kulesi, Komana Antik Kenti, Garipler Camii (Danişmend Melikgazi Camii), Gök Medrese, Halit Sokak-Sulu Sokak, Tokat Atatürk Evi, Selemen Yaylası, Ulu Cami, Arastalı Bedesten, Zile Maşat Höyük, Almus Dumanlı Yaylası, Latifoğlu Konağı Müzesi, Deveciler Hanı, Meydan Cami / Hatuniye Cami, Takyeciler Camisi, Zinav Gölü, Esentimur Türbesi, Burgaç Hatun (Bibi Hatun) Türbesi, Yeşilırmak Köprüsü, Tokat Kültür Evi, Mahmut Paşa Camisi, Behzad-ı Veli Cami, Bey Sokağı / Beyhamam Sokağı.
***
Dikkat ettiyseniz muhteşem mutfağından söz etmeye yer ve vakit bile kalmadı... Özetle;
Tokat deyip geçmeyin: Müze, konak, hanları
Bağ, medrese, kalesi… Ozanları, canları
Atatürk ve Mevlana, Hacı Bektaş, Sezar’ı
Cami, köprü, Voyvoda daha neler nesi var
Kebabı var benzersiz bir de Tokat Tavası
Nohut Yahnisi, Pilav, Toyga/ Helle Çorbası
Çökelekli Pidesi, Bakla / Yavan Dolması
Pekmez, hoşaf, kömesi, çörek neler nesi var