Güner Karabulut
Köşe Yazarı
Güner Karabulut
 

Tuzsuz Deli Bekir, Bal Porsuğu ve bir Gazeteci-1

Tuzsuz Deli Bekir, Hacivat ile Karagöz gölge oyunundaki karakterlerden birisidir. Peki gerçekten böyle birisi yaşamış mıdır derseniz kesin bilgi olmamasına rağmen 4. Murat zamanında yaşamış olan Bekri Mustafa’nın gölge oyununa uyarlanmış halidir diyenler de vardır. Peki Bekri Mustafa kimdir? Çocuk yaşta hafızlık eğitimi almasına rağmen içki ile erken tanışmasından mıdır yoksa karakteri sarhoş olup kabadayılık yapmasından vefıkra üretmeye müsait olmasından mıdır bilinmez amabütün İstanbul’un tanıdığı biri haline gelir. Ürettiği fıkraların hedefinde memlekete içki yasağı getiren 4. Murat vardır ve Padişahın onunla yaşadığı bir anı hala anlatılır. Aslında biraz uzunca bir anıdır ve sonunda kellesinin gitmesine 4. Murat’ın İstanbul surlarında Yenikapı diye isimlendirilen bir kapı açmasına sebeb vermiştir ama biz kısa keselim. Padişah 4. Murat kendisi de içki kullanan biri olarak içkinin dozu iyi ayarlanmadığında insanı ne hale getirdiğini iyi bilmesinden olacak ki benim kullarımböyle durumlara düşmesinler diye alkollü içki üretimini ve satışını, tıknefes olmasınlar diye tütün kullanılmasını yasaklamış, boş boş oturup akıllarına bir fenalık gelmesin diye de kahvehaneleri kapattırmıştır. (Bugünlerde bir gün Anayasa Mahkemesi, ertesi gün Tabibler birliği kapatılsın diyenbiri var ama okaçıncı Murat bakın onu hatırlayamadım.) Kahvehaneler kapatılmakla kalmamış tamamı kazma kürek ile yıkılmıştır. Bu yasakların uygulanmasında yapılan kontollere bizzat kendisi de katılmış, hatta tedbili kıyafet eyleyip gece yarısı halkın arasında dolanmayı memleket işlerinden daha mühim görmüştür. O’da haklı böyle davranmakta çünkü halkın sağlıksız olması Devleti Ali Osmaniye’nin bekasına zarar verecektir ki hele hele Kahvehanelerde boş boş otururken akıllarına gelebilecek fitne ve fesat riski asla görmezden gelinebilecek bir şey değildir. Çünkü düşünen insan tehlikeli olduğundan düşünmelerine fırsat verilmemelidir. Konumuza dönecek olursak 4. Murat yine tedbili kıyafet eyleyip halkın arasına karışır ve gecenin bir yarısında Anadolu yakasından Topkapı Sarayına geçmek için bir sandala biner. Tesadüf bu ya sandalcı Bekri Mustafa’dır ve Mustafa kürekleri çekmeye başlar. Biraz açıldıktan sonra “Beyim yorudum az mola verelim” deyip zulasından bir testi şarap çıkarır ve kendine bir bardak doldururken tanımadığı Padişaha sorar içermisin diye. Keraat vaktini çoktan geçirmiş olan Padişah içerim diye cevap verince ilk bardakları bitirirler. İkinci bardakları doldurmaya başlayan Bekri Mustafa’ya sorar Padişah “Şarap içmek yasak değil mi? Murat’ın fermanını bilmez misin?” İkinci bardaklar yuvarlanırken Mustafa cevap verir. “Ya beyim gecenin bu saatinde benim burda şarap içtiğimi Padişah nereden bilecek? Hadi sen ispiyon edersin diyelim zaten beraber içiyoruz yapamazsın”  Bu arada ikinci bardaklar da tükenmiştir ve Padişah dayanamaz “Ben Padişah Murat’ım” der. Bekri Mustafa şen bir kahkaha patlatıp “Yahu beyim sen de iyice dayanıksız çıktın. İki bardak içince Padişahım dedin mazallah iki kadeh daha içsen neler diyeceksin kim bilir” cevabını verir. Hikayenin sonunda Bekri Mustafanın kellesi gider. Konumuza dönecek olursak Hacivat Karagöz gölge oyunundaki Tuzsuz Deli Bekir’in esin kaynağı böyle biridir. Deli Bekir ise her olaya müdahale eden, haksız olanı cezalandıracağını ısrarla söylemesine rağmen sonunda mutlaka affeden bir karakter olarak karşımıza çıkar. Hele hele o unutulmaz nara atışı bizim kuşağın hafızasına kazınmıştır. Ne diyordu o meşhur narasını atarken “Anasını kesen ben, babasını kesen ben, kardeşini rakıya meze yapan yine ben. Heeeeeyt ulan varmı bana yan bakan” Aslında bu saydıklarını yapmış falan değildir ama insanları etkilemek ve “Ailesine bunları yapan bana neler yapar?” sorusunu sordurmak içindir... Devam edeceğiz efendim.
Ekleme Tarihi: 13 Ağustos 2022 - Cumartesi

Tuzsuz Deli Bekir, Bal Porsuğu ve bir Gazeteci-1

Tuzsuz Deli Bekir, Hacivat ile Karagöz gölge oyunundaki karakterlerden birisidir. Peki gerçekten böyle birisi yaşamış mıdır derseniz kesin bilgi olmamasına rağmen 4. Murat zamanında yaşamış olan Bekri Mustafa’nın gölge oyununa uyarlanmış halidir diyenler de vardır. Peki Bekri Mustafa kimdir? Çocuk yaşta hafızlık eğitimi almasına rağmen içki ile erken tanışmasından mıdır yoksa karakteri sarhoş olup kabadayılık yapmasından vefıkra üretmeye müsait olmasından mıdır bilinmez amabütün İstanbul’un tanıdığı biri haline gelir. Ürettiği fıkraların hedefinde memlekete içki yasağı getiren 4. Murat vardır ve Padişahın onunla yaşadığı bir anı hala anlatılır. Aslında biraz uzunca bir anıdır ve sonunda kellesinin gitmesine 4. Murat’ın İstanbul surlarında Yenikapı diye isimlendirilen bir kapı açmasına sebeb vermiştir ama biz kısa keselim.

Padişah 4. Murat kendisi de içki kullanan biri olarak içkinin dozu iyi ayarlanmadığında insanı ne hale getirdiğini iyi bilmesinden olacak ki benim kullarımböyle durumlara düşmesinler diye alkollü içki üretimini ve satışını, tıknefes olmasınlar diye tütün kullanılmasını yasaklamış, boş boş oturup akıllarına bir fenalık gelmesin diye de kahvehaneleri kapattırmıştır. (Bugünlerde bir gün Anayasa Mahkemesi, ertesi gün Tabibler birliği kapatılsın diyenbiri var ama okaçıncı Murat bakın onu hatırlayamadım.) Kahvehaneler kapatılmakla kalmamış tamamı kazma kürek ile yıkılmıştır. Bu yasakların uygulanmasında yapılan kontollere bizzat kendisi de katılmış, hatta tedbili kıyafet eyleyip gece yarısı halkın arasında dolanmayı memleket işlerinden daha mühim görmüştür. O’da haklı böyle davranmakta çünkü halkın sağlıksız olması Devleti Ali Osmaniye’nin bekasına zarar verecektir ki hele hele Kahvehanelerde boş boş otururken akıllarına gelebilecek fitne ve fesat riski asla görmezden gelinebilecek bir şey değildir. Çünkü düşünen insan tehlikeli olduğundan düşünmelerine fırsat verilmemelidir.

Konumuza dönecek olursak 4. Murat yine tedbili kıyafet eyleyip halkın arasına karışır ve gecenin bir yarısında Anadolu yakasından Topkapı Sarayına geçmek için bir sandala biner. Tesadüf bu ya sandalcı Bekri Mustafa’dır ve Mustafa kürekleri çekmeye başlar. Biraz açıldıktan sonra “Beyim yorudum az mola verelim” deyip zulasından bir testi şarap çıkarır ve kendine bir bardak doldururken tanımadığı Padişaha sorar içermisin diye. Keraat vaktini çoktan geçirmiş olan Padişah içerim diye cevap verince ilk bardakları bitirirler. İkinci bardakları doldurmaya başlayan Bekri Mustafa’ya sorar Padişah “Şarap içmek yasak değil mi? Murat’ın fermanını bilmez misin?” İkinci bardaklar yuvarlanırken Mustafa cevap verir. “Ya beyim gecenin bu saatinde benim burda şarap içtiğimi Padişah nereden bilecek? Hadi sen ispiyon edersin diyelim zaten beraber içiyoruz yapamazsın”  Bu arada ikinci bardaklar da tükenmiştir ve Padişah dayanamaz “Ben Padişah Murat’ım” der. Bekri Mustafa şen bir kahkaha patlatıp “Yahu beyim sen de iyice dayanıksız çıktın. İki bardak içince Padişahım dedin mazallah iki kadeh daha içsen neler diyeceksin kim bilir” cevabını verir. Hikayenin sonunda Bekri Mustafanın kellesi gider.

Konumuza dönecek olursak Hacivat Karagöz gölge oyunundaki Tuzsuz Deli Bekir’in esin kaynağı böyle biridir. Deli Bekir ise her olaya müdahale eden, haksız olanı cezalandıracağını ısrarla söylemesine rağmen sonunda mutlaka affeden bir karakter olarak karşımıza çıkar. Hele hele o unutulmaz nara atışı bizim kuşağın hafızasına kazınmıştır. Ne diyordu o meşhur narasını atarken “Anasını kesen ben, babasını kesen ben, kardeşini rakıya meze yapan yine ben. Heeeeeyt ulan varmı bana yan bakan” Aslında bu saydıklarını yapmış falan değildir ama insanları etkilemek ve “Ailesine bunları yapan bana neler yapar?” sorusunu sordurmak içindir... Devam edeceğiz efendim.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (2)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ankhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
sevil bağcan
(13.08.2022 13:43 - #169)
güzel akıcı mersk uyandıran bir yazı yazarı kutluyorum
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ankhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
sevil bağcan
(13.08.2022 13:43 - #170)
güzel akıcı mersk uyandıran bir yazı yazarı kutluyorum
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ankhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.