N’olacak Bizim Bu Halimiz?
Salgın konusunda rakamların bütün açıklığıyla paylaşılmadığı yönünde görüşler yaygın. Yönetilen süreç içinde toplum psikolojisini “gözetme” işi, rakamlar üzerinde oynanarak yapılıyorsa, yanlış yapılıyor.
Ama bir konu daha var, görmezden gelinemeyecek. Bir kural ve bir kısıtlama geldiğinde “Özgürlüğüm ne olacak?” diyen ve bir kısıtlama olmadığı zaman da “Sağlığım ne olacak?” diyen ah şu bizim insanımız…
*
Olmamalı ama Oluyor İşte
AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, Alaattin Çakıcı'nın CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik tehdit mektubu için, "Hakaret, tehdit, kötü söz kimden gelirse, kime karşı yapılırsa bu yanlıştır, doğru değildir" demiş.
“Kimden gelirse” sözü, hakaretin kendisinden beklenmeyen bir kişi tarafından yapılması durumunda; “kime karşı yapılırsa” sözü de, hani “Şu kişiye yapılsa yeridir” denecek düzeyde olumsuz düşünülen birisi için söylenir.
Bu gibi durumlarda siyasi çekişmenin dışında tutum bekler ve ilkin “Bülent Turan kendisini iyi ifade edememiş olabilir” diye düşünürken, sonraki cümlelerinin CHP’nin “konuyu büyütmesi” üzerine kurgulandığını görünce, düşünecek bir şey kalmıyor.
*
Düşünce Küçük, Dil Büyük
Bir ittifak “diğerini terörle bir tutan” dili kullanıyor.
Bir ittifak “diğerini mafya ile bir tutan” dili kullanıyor.
Ortaya çıkan her durumda, konu hemen en uca çekiliveriyor.
Ne ironi! Oysa iki ittifak da, memleket için ittifak.
Yüzyılın gerektirdiği düzeyde felsefe, toplum bilim, pozitif bilim, sanat ve hatta tüze ve türe üzerinden düşünemeyen, bu konularda çalışmayan, dolayısıyla bu çalışmalardan beslenmeyen aklın ürettiği düşünce küçük, ortaya koyduğu dil büyük oluyor.
Bu içeriksizliğin doğurduğu sonucu, aynı düzeyde dile getirelim: Öyle olunca da böyle oluyor.
Memleket yani!