HAK-İŞ Konfederasyonu’nun kuruluş tarihi: 22 Ekim 1976… Türkiye’nin bugün en büyük ikinci işçi sendikaları konfederasyonu olan HAK-İŞ, Ankara'da kurulduğunda bendeniz de Ankara’da gazeteciliğin içindeydim. Bugün, Konfederasyona üye sendikaların genel başkanları, yönetim kurulu üyeleri hatta HAK-İŞ’in yönetim Kurulu üyeleri arasında 30-40 yıldır tanıdıklarım var.
Sözü şuraya getireceğim
HAK-İŞ camiası ile ilişkim çok eskiye dayandığı için, Konfederasyonun nereden nereye geldiğini bilenlerdenim…
Son yıllarda programlarına, etkinliklerine mümkün olduğunca katıldım. Yani, Genel Başkan Mahmut Arslan’ın dünden bugüne yaşananlara, yapılanlara, verilen mücadelelere ve elde edilen kazanımlara ilişkin anlattıklarını dinledim, yazdım. Sayın Arslan, hazırlayıp sunduğum televizyon programına canlı yayın konuğu olarak da mesajlar vermişti…
HAK-İŞ’in uluslararası ilişkileri
Bunca yıllık izlenim ve birikime dayanarak bazı hususlara vurgu yapmak istiyorum.
Ülkemizdeki 20 işkolunun tamamında örgütlü, biri Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde olmak üzere 21 sendikası, 81 il başkanlığı, 250’ye yakın şubesi ve 765 bin üyesiyle Türkiye’nin en etkin ve güçlü konfederasyonlarından biri olan HAK-İŞ’in geniş vizyonu ve büyük misyonu emekçinin hak/hukuk mücadelesi açısından olduğu kadar Türkiye’nin uluslararası alandaki imajı ve menfaatleri bakımından da çok önemli.
HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan ve gerek yönetim kademesinde gerekse çalışan isimlerin yer aldığı ve basına açık bölümüne bendenizin de katıldığı iki toplantı ile Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu (ITUC) 5. Kongresinden söz ederek anlatmak istiyorum meramımı…
Sondan başlamam gerekirse; Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu (ITUC) 5. Kongresi, “Yeni Bir Sosyal Sözleşme” temasıyla, 17-22 Kasım 2022 tarihlerinde Avustralya’nın Melbourne şehrinde yapıldı. Temadan da anlaşılacağı üzere, çalışma hayatı dünya genelinde yeni bir ilişkiler sistemine evrilecek.
Kongrede hazır bulunan, HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan ve kendisine eşlik eden Genel Başkan Yardımcıları Dr. Osman Yıldız ve Yunus Değirmenci ile HAK-İŞ Kadın Komitesi Başkanı Fatma Zengin, Dış İlişkiler Koordinatörü Merita Jegeni Yıldız, Dış İlişkiler Uzmanları Ahmet Halfaya ve Pınar Özcan işte bu yeni sisteme ilişkin görüş ve değerlendirmeleri yerinde takip etti, katkı sağladı.
Diğer iki toplantıya gelince…
İlki; Cezayir İşçi Sendikaları Konfederasyonu (UGTA) Genel Sekreteri Saleem Labacha ve beraberindeki heyetin HAK-İŞ’te ağırlanması; ikincisi; Lübnan Genel İşçi Sendikaları Konfederasyonu (CGTL) Başkanı Bechara El-Asmar ve beraberindeki heyet ile yapılan toplantıydı.
Lübnan heyeti ile “Toplu İş Hukuku, Toplu Sözleşme ve Müzakere Teknikleri, İşyeri Uygulama Deneyimleri ile Sendikal Hareket, Hedefler, Strateji, Sosyal Adalet, Demokrasi, Kültür-Medeniyet-Sendika: Yeni ve Etkin Sendikacılığı İnşa Etmek” konularının ele alınacak olması, bu toplantıların önemini vurgulamak için yeter de artar bile.
HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan’ın bu ve benzeri buluşmaların içeriğini kamuoyu ile paylaşırken kullandığı ifadeler; evet; çalışma hayatının sorunlarının çözümü, emeğin hak/hukuk mücadelesi, emekçilerin insanca yaşayabilecekleri imkanlara kavuşturulması bakımından çok çok önemli ama konunu bir de ‘diplomasi’ boyutu var!
Şaşırmayın! Anlatayım…
“HAK-İŞ’in diplomasi ile ne ilgisi var” demeyin! Var!
Öncelikle bilinmeli ki; Konfederasyon, kurduğu uluslararası ilişkilerin gücü ve çeşitliliği bakımından Türkiye’de tek. Bu özellik, uluslararası emek dayanışması ve Türkiye’nin dünyadaki konumunun güçlenmesi, yanlış algılamaların düzeltilmesi yönünde tesirli oluyor.
Genel Başkan Mahmut Arslan’ın HAK-İŞ’in uluslararası sendikal hareketin saygın ve etkin bir parçası olduğunu, ITUC Başkan yardımcılığı görevini yerine getirdiğini, uluslararası örgütlerdeki aktif çalışmaların yanı sıra 50’den fazla konfederasyon ile işbirliği anlaşmaları bulunduğunu yeri geldikçe hatırlatması, dikkat çekmek istediğim ‘diplomasi’ boyutuyla yakından ilgili.
Genel Başkan Arslan’ın konuşmalarından bazı cümleleri hatırlayalım:
- Demokrasi bizim için ekmek, aş kadar önemli…
- Lübnan Limanı’ndaki patlamanın ardından yardıma ilk koşanlar arasında HAK-İŞ vardı…
- Filistin davasını savunmaya devam edeceğiz…
- HAK-İŞ, Filistin ve Kudüs’e destek amacıyla Kudüs Komitesi kurdu…
- Türkiye’de bu konuda komite kuran ve çalışma yapan tek konfederasyon HAK-İŞ…
- HAK-İŞ olarak Filistin davasını savunmaya devam ediyoruz. Bundan sonra da bu davayı savunmaya devam edeceğiz.
- İlkemiz, Başkenti Kudüs olan bağımsız ve özgür bir Filistin devleti kurulana kadar mücadele etmektir…
- HAK-İŞ olarak hem uluslararası alanda hem de bölgesel alanda bu ilişkileri geliştirirken ayrıca ikili iş birliklerine de son derece önem veriyoruz…
HAK-İŞ bunun gereklerini yapıyor
HAK-İŞ Genel Başkan Yardımcıları ve Konfederasyona üye sendikaların genel başkanları da bu yönde mesajlar verirken; HAK-İŞ’in üstlendiği diplomasi misyonunu ne kadar doğru olduğunu Lübnan Genel İşçi Sendikaları Konfederasyonu (CGTL) Başkanı Bechara El-Asmar’ın şu sözlerinde görmek mümkün:
- Hâlâ neredeyse Lübnan'ın her köyünde, her kasabasında, Osmanlı döneminde inşa edilmiş olan sarayların tamamında Türk bayrağı dalgalanıyor…
Bu durum Balkanlar’da, Kafkaslar’da, Ortadoğu, Afrika, orta ve uzak Asya için de geçerli değil mi?
Uluslararası emek dayanışmasının ülkeler arasındaki ikili ilişkilere de yansıması doğaldır. HAK-İŞ bu doğallığın gereğini yapıyor. Vesselam…