[simple-author-box]
İngiliz toplumunun mizah anlayışı gibi hobileri de farklıdır.
Bizim kahkahayla güldüğümüz kimi espriler sıradan bir İngiliz’e hiç komik gelmeyebilir.
İngiliz komedyenlerin çoğu şakaları da bizim için soğuk nevale gibidir.
Merak, beğeni, eğlence gibi değerlerin, her toplumda farklı algılanıyor olmasına şaşırmamak lazım.
Kültürel farklılıkların yansıması olarak bakmak daha doğru olur.
Gülünecek adam!
Mesela İngilizler Başbakan Boris Johnson’a çok gülerler...
Sık sık alay konusu olan başbakana sokakta ve hafif meşrep medyada kısaca “BoJo” diye hitabedilir.
Bu hitabet biraz da dalga geçme amaçlı lakaptır.
Hal ve hareketleri gibi, aldığı kararlar ile söylemleri de çoğu insana komik gelir. Özellikle koronavirüs salgını sürecindeki uygulamaları hep eğlence konusu yapıldı.
Aynı toplantıda, “virüsten korunmak için kimse evinden çıkmasın” derken bir sonraki cümleyi, “çalışanlar işlerine gitsin” şeklinde kurabilir.
Düğmelerini yanlış takıp medyanın karşısına çıkar aldırmadan.
Paçasını çorabın içine sokup bisiklet üzerinde görenler bile yadırgamaz “BoJo”yu.
Londra Belediye Başkanı iken, işine bisikletle ya da metro ile gider gelirdi ve toplum hiç yadırgamazdı.
Sadece Boris Johnson değil İngiliz siyasetçilere toplu taşıma araçlarında rastlamak sıradan görüntülerdir bu ülkede.
Son günlerde Brexit ve mutasyona uğrayan virüs nedeniyle sıkıntılı günler geçiren İngiliz başbakanın dağınık saçları da, en az kendisi kadar medyatiktir.
Bir annenin merakı
Artan virüs salgını ile adeta ölüm kalım savaşının verildiği bugünlerde, bir gezi sırasında bizim meslektaşlardan birisi “saçlarınızı neden taramıyorsunuz?” diye sordu Boris Johnson’a... Ve bunu annesinin merak ettiğini de ilave etti.
Boris Johnson her zamanki komik ve neşeli haliyle soruya, “saç fırçam var ofisimde, düzeltiyorum ama yine de olmuyor” diyerek cevap verirken, gazetecinin meraklı annesine selam gönderip Noel dileklerini iletmeyi de ihmal etmedi.
“Bizim işimiz başımızdan aşkın, saçları konuşmanın sırası mı şimdi” demedi...
İngilizler, soğuk gözükse de, sıradan vatandaşından başbakanına kadar renkli ve ilginç bir millet.
Kaprisleri ve kompleksleri aldırmışlar bile denebilir.