1923 yılında kurulan Türk futbolunun köklü kulübü Gençlerbirliği, 22 Ocak 2017'de aramızdan ayrılan İlhan Cavcav'ın ardından tarihi bir süreç yaşıyor. Efsane başkan İlhan Cavcav'ın adının verildiği ilk Süper Lig sezonunda lige veda eden kırmızı-karalar, boynunda kara-kızıl atkı taşıyanların yüreğini yaktı... Ama aynı yüreklerin tribünde yaktığı umut ışığı ile takım yeniden Süper Lig'e yükseldi...
Kulüp hak ettiği yerdeydi ama hüznü ve hayal kırıklığını zinde tutacak gelişmeler de durmuyordu... 90'lı yılların örnek kulübü, özellikle Ankaralı çocukların hayalini süsleyen forma; bugün hedeflerinden, sorumluluklarından uzakta görünüyor. Telleri aşmayı bekleyen çocuklar kadar tribünlere dönme heyecanı taşıyanlar ise umudunu korumak istiyor... Okul takımına alınmayı hak eden ama hakları yenen çocukların kurduğu 'Gençler', efendiliği ve isyanıyla eski günlerini mumla arıyor... Bir de Türkiye'de gündem belirleyen 'futbol tüccarı' efsane başkanı İlhan Cavcav'ı...
* * *
Adının bir üniversitede ya da stadyumda yaşamasını dilediğim Gençlerbirliği Onursal Başkanı İlhan Cavcav için bu sayfalarda ne demiştik?..
‘Cavcav’cı bir yanım oldu her zaman. Onu eleştirenlere pek çok kez yazılarımda şu sözleri kullandım:
“Başkan İlhan Cavcav’ın doğrularına doğru demediğimiz sürece, yanlışlarına yanlış demenin bir faydası yok. Bu kulübün mimarı olan Cavcav, haklılığını bazen olayların gelişimi bazen de ‘ilahi yardım’la çok kez kanıtladı.
Şimdi bambaşka bir dönem başlıyor. 1981 yılında Hasan Şengel, İlhan Cavcav’a yönetimi teslim ederken böylesine bir spor kültürün doğacını tahmin ediyor muydu bilmiyorum. Ancak ‘Başkan’ın ardından konuşulan sözlere, yazılan yazılara bakınca Türk sporunun içinde bir Gençlerbirliği gerçeği oluştuğunu hepimiz görüyoruz.”
25 Ocak 2017 tarihli Milliyet Ankara’da bu satırları yazarken içimizde büyük bir acı vardı. Bugün o acı yerini özlem ve spor hayatımızda koca bir boşluğa bıraktı.
Bazı insanların boşluğu dolmaz ya o türden bir boşluk bu…
Balkanlardan Ankara’ya
Ankara Hamamönü’nde 4 Ekim 1935’te doğan İlhan Cavcav’ın babası Haşim Bey, 1910’lu yıllarda Priştine’den Türkiye’ye göç etmiş bir ailenin çocuğuydu. Cavcav ailesi, İstanbul ve Adana’da bir süre kaldıktan sonra Ankara’ya taşınıp ileride aile mesleği olacak fırıncılık ve değirmencilik işine girişir.
Çocukluğu Mamak’ın Boğaziçi Mahallesi’nde geçen ve ailesinin büyüyen işleri sonrası ortaokuldan sonra eğitimini noktalayan Cavcav, 14 yaşında aile şirketinin veznesinde, ardından da şirket muhasebesinde çalışmaya başlar.
16 yaşındayken Mamak Maskespor’un futbolcusudur. Oradan PTT ve 19 yaşındayken de kendisine profesyonelliğe geçiş sözleşmesi teklif eden Bahçeli Gençlikspor’a transfer olur. İlhan Cavcav, yeni takımıyla ilk maçını PTT’ye karşı oynaması beklenirken, eski takımı karşısında duygusal davranabileceği gerekçesiyle görev verilmediği için futbolu bırakır. Bu ani karar sonrası 1960’ta aile şirketinden ayrılarak tek başına ticaret hayatına atılır. Cavcav, Konya asfaltı üstünde bulunan Ankara Un Sanayi’nin bulunduğu arsayı 1967’de satın alarak ölene dek başında olduğu un fabrikasını kurar.
Futboldan kopamadı
Futbol aşkı her zaman kalbinde olan İlhan Cavcav, 1975’te eski mahallesinin takımı Hacettepe’nin başkanı olur. 1977 yılında Yahya Demirel’in başkanlık yaptığı Gençlerbirliği Kulüp yönetimine girer. Kırmızı-karalı kulüpte 1978’de başkanlığa getirilen İlhan Cavcav, dönemin yöneticileriyle anlaşmazlığa düşer ve kısa bir süre için bu göreve ara verir.
İlklerin takımı
İlhan Cavcav, 1981 yılında başkent ekibinde yeniden başkan olur. Gençlerbirliği, Cavcav’ın başkan olduğu bu dönemde 3. Lig’e düşme tehlikesiyle karşı karşıyadır. Cavcav, 2. ve 3. liglerin birleştirilmesi projesini dönemin Türkiye Futbol Federasyonu yöneticilerine kabul ettirir ve böylece takımın 2. Lig’de kalmasını sağlar. Dönemin Süper Lig’i, o günün 1. Lig’ine bir sezon sonra yükselen Gençlerbirliği, 1988 yılından beri en üst kademe ligin süreklilik açısından en başarılı 5. takımı unvanını kazanır. Bu süreçte 2 Türkiye Kupası’nı müzesine götüren kırmızı-karalar, modern tesisleri, borçsuz yapısı, ucuza aldığı genç ve yetenekli futbolcuları diğer kulüplere yüksek bonservis bedelleriyle satma politikasıyla bir markaya dönüşür.
37 yıl başkanlık
Gençlerbirliği’ni her zaman konuşulan bir ekip olarak gündeme taşıyan efsane Başkan, 81 yaşında vefat ettiği gün, 36’sı kesintisiz olmak üzere 37 yıl başkanlık yapmış, 42 farklı teknik adamı takımın başına getirmişti.
22 Ocak 2017’de saatler 11.00’ı gösterirken hayatını kaybeden İlhan Cavcav sonrasında Gençlerbirliği, zorlu günler yaşadı, yıprandı, yıpratıldı. Cumhuriyetle yaşıt tarihi kulüp, bugün ise tıkanan kanallarını temizliyor, güçlenecek adımlar atıyor, hatası ve doğrusuyla bazen eleştiriliyor bazen de alkışlanıyor...
‘Sakalınızı kesin oğlum’
Adı bir üniversitede, stadyumda yaşasın beklentimiz sürüyor. Özlüyoruz, arıyoruz ve bir iç çekip ‘keşke’ diyoruz...
Keşke bugün olsaydı da “sakalınızı kesin oğlum” deseydi!
(22 Ocak 2021 - Milliyet Ankara)