Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 26. Taraflar Konferansı (COP26), Dünya, Türkiye ve Ankara açısından büyük önem taşıyordu. Dünya ve Türkiye açısından taşıdığı önem her alanda geniş biçimde ele alındı. Türkiye konuya verdiği önemi “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı”nın adını, “Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı” olarak değiştirerek göstermişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İskoçya’ya gitmekten vazgeçerek dönüş kararı alması üzerine, COP26 Türkiye standının açılışını Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum yaptı. Ankara açısından önemi İklim Zirvesi’nin Ankara açısından bağı ve önemi, Ankara Milletvekili ve TBMM İklim Değişikliği Araştırma Komisyonu Başkan Vekili Nevzat Ceylan, Ankara Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Ankara Kent Konseyi Başkanı Halil İbrahim Yılmaz ile Ankara Sanayi Odası Başkan Yardımcısı ve ASO 2’nci OSB Başkanı Seyit Ardıç ile İklim Değişikliği Politika Araştırma Derneği Başkanı Dr. Baran Bozoğlu ile Ankara Bilim Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Cemalettin Kömürcü’nün de katılıyor olmasıydı. Halil İbrahim Yılmaz ve Seyit Ardıç’ın değerlendirmesi BM İklim Değişikliği Konferası’nda, Başkan Yardımcısı olduğu ATO’yu ve Başkanı olduğu AKK’yi temsil eden Halil İbrahim Yılmaz, 197 ülkeden 140 liderin katıldığı İskoçya’daki Zirveyle ilgili, “5 bin yıldır onlarca medeniyete yurt olmuş, 6 milyon nüfusa sahip, Anadolu’nun dünyaya açılan kapısı Ankara’yı temsil edeceklerini” belirtmişti. “Ankara Ticaret Odası’nın, 160 bin üyesi ve 1,5 milyon işgücüyle karbon salınımıyla mücadelede etkin bir rol üstlenme kararlılığında olduğunu vurgulayacağız” sözleri, adeta “Ankara Kriterleri”nin temelini oluşturuyordu. Yılmaz, söz aldığı konferansta, AKK olarak kentte yürüttükleri çalışmalar hakkında bilgiler verdi. Ankara Sanayi Odası Başkan Yardımcısı ve ASO 2’nci OSB Başkanı Ardıç da, Ankara’yı “Zirve”ye çıkaranlardandı. Ardıç, bu vesile ile 2’nci OSB’nin Yeşil İklim Fonu’ndan yararlanabilmesi için de ikili görüşmeler yaptı. Başkent adına verdiği önemli mesajlardan biri de Ankaralı sanayicilerin hem birey hem de işletme bazında küresel ısınmanın etkilerini en aza indirmenin gayreti içinde olduklarını dünyaya duyurmasıydı. Çünkü: “Karbonsuz elektrik üretimi, deniz üstü rüzgar enerjisi, jeotermal, elektrik bataryaları, pompaj depolamalı hidroelektrik, termal depolama ve ucuz hidrojene erişim bu dönüşüm çağının en çok konuşulacak konuları olacaktır.” Seyit Ardıç’ın herkese mesajı vardı: AB ülkelerine ihracatta yüksek karbon vergisiyle karşı karşıya kalmamak için karbon sorunu halledilmeli… Önce kendimiz uyalım Zirve ve düzenlenen konferansta söz alan Halil İbrahim Yılmaz ve Seyit Ardıç, Ankara’nın ticaret ve sanayi potansiyelini anlatma fırsatı da buldu. Görüşme ve konuşmalarla sadece iklim konusunda bir ‘kriter’ oluşmasının ötesinde kazanımlar elde edilmiş oldu. Başkentin iklim krizinden ve buna bağlı sorunlardan olumsuz etkilenmemesi için, oluşan ‘Ankara Kriterleri’ne öncelikle kendisinin uyması gerekir.