Mansur Yavaş ile Gürsel Baran; kıtlık, iklim değişikliği ve israfa karşı harekete geçti
Ülkemizin dört bir yanında baş gösteren kuraklık, azalan tarım alanları, doğru kullanılamayan kaynaklar nedeniyle gıda üretimi ve temininde kritik bir seviyeye gelindi. Enerjide dışa bağımlılık ve kaynak yetersizliği de ayrı ve büyük bir problem.
Bunlar için bir şeyler yapmak gerekiyordu. Düşünenler, konuşanlar, yapanlar var.
Mansur Yavaş dedi, yaptı
Daha önce pek çok tarımsal projeye ve hayvancılık desteğine imza atan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, benzersiz bir proje ile takdir topladı.
Kırsal kalkınma destekleri ile başkentli çiftçinin yüzünü güldüren ve “En büyük hayalim Ankaralıyı zengin etmek” diyen Başkan Yavaş’ın, başlattığı kırsal kalkınma hamlesi ile Şereflikoçhisar, Evren, Haymana, Bala’dan sonra Polatlı ile devam eden buğday ve arpa tohumu desteği ile bugüne kadar 2 bin 269 çiftçiye buğday ve arpa tohumları teslim edildi. Ankara Büyükşehir Belediyesi verdiği tohum desteğiyle hem 567 bin dönümün ekilmesini hem de ithal edilen 400 bin ton buğdayın yaklaşık 250 bin tonunun başkentte üretilmesini sağlayacak.
Bu, sadece Ankara için değil Türkiye açısından önem ve anlam taşıyan bir uygulama. Sonuçları çok faydalı olacaktır.
Gürsel Baran çağrısı
Ankara Ticaret Odası Başkanı Gürsel Baran ise iklim değişikliğinin getirdiği sorunlar ve enerji krizi nedeniyle dünya genelinde sıkıntılar yaşanmaya başlandığını belirterek, “Kapımıza dayanan enerji ve iklim krizi karşısında israfı önleyelim. Doğalgaz, petrol, elektrik, su ve gıda ürünlerini tasarruflu kullanalım.” çağrısında bulundu.
İnsanlık görevimiz
Artık her yerde dillendirilen kıtlık tehlikesine karşı ATO Başkanı Baran’ın yaptığı çağrı mutlaka dikkate alınması gereken bir uyarıdır.
Türkiye’nin hem enerji alanında yaptığı anlaşmalar hem de su kaynakları noktasında tedbirler aldığını hatırlatan Baran’ın şu sözleri kulağa küpe olmalı:
“Pandeminin tüm dünyayı etkileyen sıkıntılı sürecinin ardından, enerji ve iklim kriziyle karşı karşıyayız. Sadece Türkiye’de değil dünyada bolluk dönemi sona eriyor. Türkiye olarak doğalgazı ithal ediyoruz. Su kaynaklarımız da kuraklık nedeniyle azalıyor. Enerji, gıda ve su tüketim alışkanlıklarımızı gözden geçirip, israf etmeden, azami şekilde tasarruf edecek yeni alışkanlıklar kazanmamız gerekiyor. Yaşam kaynaklarımızı gelecek nesillere de aktarabilmek bizim en büyük insanlık görevimizdir.”
Tasarruflu kullanın
Baran, hem kaynakların israf edilmeden kullanılması hem de faturaların yükselmesinin önüne geçilmesi için tasarruf önerilerinde bulunarak şunları söyledi:
“Gıdada israfı önlemek için sofrada tabağa yiyecek kadar almaktan tutun da, buzdolabında en uzun süre muhafaza edebilecek şekilde saklamaya kadar her türlü tasarruf önlemlerini hayatımıza geçirelim. Isınmak için doğalgaz tüketimimizi asgariye indirmek için enerji kaçaklarını engelleyelim. Kendi evlerimize ve yaşam şartlarımıza uygun önlemlerimizi alalım. Sorumluluk üstlenerek kaynaklarımızı tasarruflu kullanalım.”
İthal değil yerli üretim
Bu gelişmelerin önemi pandemi günlerinde daha iyi anlaşıldı. Koronavirüs salgınının seyriyle ilgili yapılan farklı yorumlar içinde şartların yeniden olumsuz bir hale gelebileceği her ülkenin kendi ürettikleriyle ayakta kalacağı konuşuluyor. Üreten, kendi kendine her alanda yetebilen bir Türkiye hayali için Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın tarıma verdiği önem; ‘kıtlık’, ‘enerji krizi’ ve ‘iklim değişikliği’nin hayatlarımızda daha fazla yer edindiği günlerde kıymetli bir haber…
ATO Başkanı Gürsel Baran’ın yaptığı ‘tasarruf’ çağrısı, neyi ne kadar çok üretirsen üret doğru kullanmıyor ve tasarruf etmiyorsan emeklerin boşa gittiğinin ve de yokluk, yoksulluk tehlikesinin kapıya dayandığının işaretidir.
Umarım tüm yetkililer doğru kararlar alır ve toplumun bilinçlendirilmesi için iletişim dilini ve kanallarını etkili şekilde kullanır.
Bu dünya hepimizin, sağlıcakla kalın…
Ekleme
Tarihi: 21 Ekim 2021 - Perşembe
Mansur Yavaş ile Gürsel Baran; kıtlık, iklim değişikliği ve israfa karşı harekete geçti
Ülkemizin dört bir yanında baş gösteren kuraklık, azalan tarım alanları, doğru kullanılamayan kaynaklar nedeniyle gıda üretimi ve temininde kritik bir seviyeye gelindi. Enerjide dışa bağımlılık ve kaynak yetersizliği de ayrı ve büyük bir problem.
Bunlar için bir şeyler yapmak gerekiyordu. Düşünenler, konuşanlar, yapanlar var.
Mansur Yavaş dedi, yaptı
Daha önce pek çok tarımsal projeye ve hayvancılık desteğine imza atan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, benzersiz bir proje ile takdir topladı.
Kırsal kalkınma destekleri ile başkentli çiftçinin yüzünü güldüren ve “En büyük hayalim Ankaralıyı zengin etmek” diyen Başkan Yavaş’ın, başlattığı kırsal kalkınma hamlesi ile Şereflikoçhisar, Evren, Haymana, Bala’dan sonra Polatlı ile devam eden buğday ve arpa tohumu desteği ile bugüne kadar 2 bin 269 çiftçiye buğday ve arpa tohumları teslim edildi. Ankara Büyükşehir Belediyesi verdiği tohum desteğiyle hem 567 bin dönümün ekilmesini hem de ithal edilen 400 bin ton buğdayın yaklaşık 250 bin tonunun başkentte üretilmesini sağlayacak.
Bu, sadece Ankara için değil Türkiye açısından önem ve anlam taşıyan bir uygulama. Sonuçları çok faydalı olacaktır.
Gürsel Baran çağrısı
Ankara Ticaret Odası Başkanı Gürsel Baran ise iklim değişikliğinin getirdiği sorunlar ve enerji krizi nedeniyle dünya genelinde sıkıntılar yaşanmaya başlandığını belirterek, “Kapımıza dayanan enerji ve iklim krizi karşısında israfı önleyelim. Doğalgaz, petrol, elektrik, su ve gıda ürünlerini tasarruflu kullanalım.” çağrısında bulundu.
İnsanlık görevimiz
Artık her yerde dillendirilen kıtlık tehlikesine karşı ATO Başkanı Baran’ın yaptığı çağrı mutlaka dikkate alınması gereken bir uyarıdır.
Türkiye’nin hem enerji alanında yaptığı anlaşmalar hem de su kaynakları noktasında tedbirler aldığını hatırlatan Baran’ın şu sözleri kulağa küpe olmalı:
“Pandeminin tüm dünyayı etkileyen sıkıntılı sürecinin ardından, enerji ve iklim kriziyle karşı karşıyayız. Sadece Türkiye’de değil dünyada bolluk dönemi sona eriyor. Türkiye olarak doğalgazı ithal ediyoruz. Su kaynaklarımız da kuraklık nedeniyle azalıyor. Enerji, gıda ve su tüketim alışkanlıklarımızı gözden geçirip, israf etmeden, azami şekilde tasarruf edecek yeni alışkanlıklar kazanmamız gerekiyor. Yaşam kaynaklarımızı gelecek nesillere de aktarabilmek bizim en büyük insanlık görevimizdir.”
Tasarruflu kullanın
Baran, hem kaynakların israf edilmeden kullanılması hem de faturaların yükselmesinin önüne geçilmesi için tasarruf önerilerinde bulunarak şunları söyledi:
“Gıdada israfı önlemek için sofrada tabağa yiyecek kadar almaktan tutun da, buzdolabında en uzun süre muhafaza edebilecek şekilde saklamaya kadar her türlü tasarruf önlemlerini hayatımıza geçirelim. Isınmak için doğalgaz tüketimimizi asgariye indirmek için enerji kaçaklarını engelleyelim. Kendi evlerimize ve yaşam şartlarımıza uygun önlemlerimizi alalım. Sorumluluk üstlenerek kaynaklarımızı tasarruflu kullanalım.”
İthal değil yerli üretim
Bu gelişmelerin önemi pandemi günlerinde daha iyi anlaşıldı. Koronavirüs salgınının seyriyle ilgili yapılan farklı yorumlar içinde şartların yeniden olumsuz bir hale gelebileceği her ülkenin kendi ürettikleriyle ayakta kalacağı konuşuluyor. Üreten, kendi kendine her alanda yetebilen bir Türkiye hayali için Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın tarıma verdiği önem; ‘kıtlık’, ‘enerji krizi’ ve ‘iklim değişikliği’nin hayatlarımızda daha fazla yer edindiği günlerde kıymetli bir haber…
ATO Başkanı Gürsel Baran’ın yaptığı ‘tasarruf’ çağrısı, neyi ne kadar çok üretirsen üret doğru kullanmıyor ve tasarruf etmiyorsan emeklerin boşa gittiğinin ve de yokluk, yoksulluk tehlikesinin kapıya dayandığının işaretidir.
Umarım tüm yetkililer doğru kararlar alır ve toplumun bilinçlendirilmesi için iletişim dilini ve kanallarını etkili şekilde kullanır.
Bu dünya hepimizin, sağlıcakla kalın…
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.