İnsanların sorumsuzca tükettiği Dünya; tıpkı bazı fantastik filmlerin insanı hayrete düşüren, akıl almaz sahneleri gibi renk değiştiriyor. Renk değişirken, nefes almak hatta yaşamak güçleşiyor. Buna bir de virüsleri, varyantları ekleyip ayrılmaz bir aparatımıza dönüşen maskeyi yüzünüze takarsanız durum daha da vahimleşir… En kötüsü de dünya kurulalı beri bir sistem içinde işleyen iklim döngüsünde trafiğin karışmış olması! Bu kargaşada iyice karmaşık hal alan yaşam trafiği sık sık kazaya kurban gidiyor ve ortaya iklim felaketi çıkıyor… Bu felaketin girdabına kapılan ülkelerde, kentlerde yaşayan insanları çok zor bir gelecek bekliyor… Ankara’nın şansı O zor günlere yakalanmamak ya da hazırlık anlamında çok şey yapılıyor. Başkent Ankara, bu konuda ülkemizin en şanslı kentlerinden… Neden mi? Çünkü Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Ankara Büyükşehir Belediyesi, Ankara Ticaret Odası, Ankara Sanayi Odası, Ankara Kent Konseyi başta olmak üzere önemli kurum ve kuruluşlar iklim değişikliği için ciddi çalışmalar, projeler geliştirmeye başladı.  Geçtiğimiz yıl İskoçya’nın Glasgow kentinde 31 Ekim-12 Kasım günleri arasında gerçekleşen 26. BM İklim Değişikliği Konferansı’na (COP26) damga vuran Ankara bir başka heyecan içinde. Ev sahibi Ankara Başkent bu kez 30-31 Mart’ta “EKO İKLİM Ekonomi ve İklim Değişikliği Zirvesi”ne hazırlanıyor. Kentin çok büyük bir bölümünün bu konudan haberdar olması, özel etkinlikler, duyurular, reklam-ilan çalışmalarının yapılması ile kentte tam bir “Zirve” heyecanı yaşanacak. Konuyla ilgili çalışmalar hız kazanırken; belediye çalışanlarından dolmuş şoförlerine, öğrencilerden memurlara, emeklilerden taksi şoförlerine, esnaftan işçilere kadar herkes Ankara’da iklim değişikliği ile ilgili çok büyük bir “Zirve”nin yapılacağından haberdar olmalı. ANKHABER’in rolü ANKHABER, tıpkı COP26’da olduğu gibi yine konuyu yakından takip edecek. Hazırladığımız ‘yıldırım baskı’ Glasgow’daki konferansa vurulan Ankara damgasını anlatırken, yapılan yorum ve açıklamalar yine ilk olarak ANKHABER’den duyurulmuştu. 2021’den 2022 yılına geçtiğimiz bu günlerde pandeminin etkisi azalmadan sürerken, yaşanabilir gelecek için elini taşın altına koyan Ankara, ülkemiz adına prestijli bir “Zirve”nin geri sayımına start verdi. İlk COP’tan beri Önemli bir dönüm noktası olan ilk COP, 1995 yılında Berlin’de düzenlenmişti. O gün onaylanan iklim sözleşmesinden iki yıl sonra, zengin, sanayileşmiş ülkelerin emisyonları azaltmasını gerektiren Kyoto Protokolü’nün zemini hazırlandı. O gün başlayan süreç 2015 yılında, iklim değişikliğiyle mücadelede en fazla sorumluluğun hangi uluslara ait olduğu konusunda yirmi yılı aşkın bir süredir devam eden anlaşmazlıkların ardından, yaklaşık 200 ülkenin lideri Paris Anlaşması’nı imzaladı. İlk kez, zengin ve fakir ülkeler iklim değişikliğiyle mücadele için farklı hızlarda da olsa harekete geçme konusunda anlaştı. Ülkemiz maalesef bu konularda özellikle COP26’ya kadar çekimser kalarak, geri planda kalmayı tercih etti. Halil İbrahim Yılmaz Glasgow’da Başkenti temsil eden Ankara Kent Konseyi (AKK) Yürütme Kurulu Başkanı ve Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkan Yardımcısı Halil İbrahim Yılmaz, “İklim Değişikliğine Sektörel Yaklaşımlar” başlıklı oturumda Başkent sivil toplumunu temsilen tarihi bir konuşma yapmıştı. Tüm dünyayı Gölbaşı Sevgi Çiçeği üzerinden gönüllülük ve sevgi esası üzerine bir ittifak kurmaya davet eden Yılmaz, “Tüm insanlığı sevgi odaklı bir dünyanın sağlayacağı nimetleri kardeşçe paylaşmaya çağırıyorum” dedi.  “500 sene önce, yani henüz iklim değişikliğinden bahsedilmezken çevre konusunun gündemde tutularak dünyanın ilk kanunnamelerinden birinin hazırlandığı coğrafya adına buradayım” diyerek tarihi çağrısına dikkati çeken Yılmaz, “5000 yıldır onlarca medeniyete yurt olmuş, 6 milyon nüfusa sahip, Anadolu’nun dünyaya açılan kapısı Ankara’dan geliyorum.  Kentimizde 2 milyon çalışanıyla yaklaşık 400 bin işletme var. 13 Organize Sanayi Bölgesi ve 10 Teknoloji Geliştirme Bölgesiyle, ulusal üretimimizin yaklaşık %10’unu gerçekleştiriyoruz. 100 yıl önce kurulan ve temsilcisi olduğum Ankara Ticaret Odası, 160 bin üyesi ve 1,5 milyon işgücüyle karbon salınımıyla mücadelede etkin bir rol üstlenme kararlılığındadır. Ankara’da katılımcılığı ve ortak aklı önemseyen bir kent yönetimi var. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Mansur Yavaş’ın çağrısıyla toplanan, bugün itibariyle 1325 kamu kurumunun ve sivil toplum kuruluşunun temsil edildiği, 5000’den fazla “konusunda uzman” bireyin, 30 çalışma grubu ve 5 mecliste kent için çalıştığı Ankara Kent Konseyi’nin Başkanı olarak da buradayım” diyerek başkentin sesi olmuştu. Seyit Ardıç'in tarihi uyarısı Zirveye Ankara’dan katılan heyette, yer alan Ankara Sanayi Odası Başkan Vekili, Ankara Sanayi Odası 2. ve 3. Organize Sanayi Bölgesi Başkanı ve Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu Başkanı Seyit Ardıç ise “İklim değişikliği, insanlığın geleceğini tehdit eden ve küresel ekonomiyi temelden etkileyen en önemli ekolojik sorundur” dediği konuşmasında şu vurguyu yaparak tehlikenin büyüklüğünü anlatmıştı, “Yarın tüm fosil yakıtlara son versek bile, iklim değişikliğinin birçok sonucu şimdiden bizimle ve gelecekte de bizimle olmaya devam edecek.” Kimler katılmıştı?.. COP26’da Ankara’yı temsil edenler arasında Ankara Milletvekili Nevzat Ceylan, İklim Değişikliği Politika Araştırma Derneği Başkanı Baran Bozoğlu ile Ankara Bilim Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Cemalettin Kömürcü yer almıştı. Zirvelerdeyiz… Ankara’da yaşayanlar olarak zirvenin ev sahibi olarak zirvelerde dolaşacağız! Evet, 30-31 Mart 2022 günlerinde yapılacak “EKO İKLİM Ekonomi ve İklim Değişikliği Zirvesi” başkent için büyük anlamlar ifade ettiği kadar geleceğimize de ışık olacak, yön verecek tarihi bir “Zirve” olacaktır. Takipteyiz, emek verenlere başarı, teşekkür ve büyük bir alkış…