İrfan Ünver Nasrattınoğlu
Köşe Yazarı
İrfan Ünver Nasrattınoğlu
 

Türkoloji Bilgini Üç Karay

            Dünya Türklük Bilimine önemli katkıları olan üç Karay bilgin; Ananiasz Zajaczkowski, Wlodzimierz Zajaczkowski ve Aleksander Dubinski, Hazar Türk İmparatorluğunun bugüne intikal eden bireyleridir. Ben 1970’li yıllardan bu yana, Türkoloji Dünyasının içindeyim. Dolayısiyle, yakından ilgilendiğim Karaylar içerisindeki bilim insanlarıyla da çeşitli mekânlardaki bilimsel toplantılarda tanıştım, görüştüm ve özellikle Dubinski ile samimi dost oldum. Onların Polonya, Litvanya ve Kırım’daki mekânlarında bulundum; yaşantılarını gördüm, yemeklerini yedim. Halk Oyunlarını ve müzisyenlerini gördüm, seyrettim, dinledim. Bunlardan, geleceğe yönelik çalışmalarıyla iz bırakan üç Karay’ı okurlarımıza da tanıtmak isterim.             Ananiasz Zajaczkowski:             12 Kasım 1903’te Litvanya’nın Vilnius şehrinde bir Karay ailesinin çocuğu olarak doğdu. Babası Aleksander, Karay cemaatinin reisiydi. Ana dili Karay Türkçesi olan Zajaczkowski daha sonra Lehçe’yi ve Rusça’yı öğrendi. Henüz üniversiteye girmeden Myśl Karaimska (Karay düşüncesi) dergisinin yazı işlerinde çalıştı. Lise öğreniminin ardından 1925-1929 yılları arasında Polonya-Krakow’da Jagielon Üniversitesi’nde şarkiyat tahsil etti. Bu yıllarda aynı üniversitede hocalık yapan şarkiyatçı ve Türkolog Tadeusz Kowalski’den Arapça, Farsça ve Türkçe dersleri aldı. “Karay Dilindeki Ekler” adlı teziyle doktor oldu. 1929-1930 yıllarında Berlin’de Türkolog Willy Bang Kaup’un yanında eski Türkçe ve mukayeseli Türk lehçeleri üzerine araştırmalar yaptı. Daha sonra Paris, İstanbul, Bursa ve Konya kütüphanelerinde çalışarak araştırmalarını sürdürdü. Özellikle Karay, Osmanlı ve Kıpçak Türkçeleri üzerine yaptığı çalışmalarla üne kavuştu. 1957 yılında Türk Dil Kurumu Onursal üyeliğine seçildi. Yayımlanan 20’den fazla kitabın yanısıra 300’den fazla makalesi yayımlandı. A. Zajaczkowski bir konferans vermek için gittiği Roma’da 6 Nisan 1970 tarihinde öldü. Ölümünün ardından hakkında birçok yazı kaleme alındı. Yayımlanan Eserlerinden bazıları: *Kıpçak Türkçesi dil yâdigârlarından Kutb’un Hüsrev ü Şîrîn’inin metni, tıpkıbasımı ve sözlüğü olup önemli bir çalışmadır; ayrıca eserle ilgili çeşitli makaleleri vardır. *Hanefî mezhebiyle ilgili bazı konuların anlatıldığı bir eserdir. *Memlük Türkleri’nden Mübârek Şah’ın hisar ve kuşatma geleneğiyle ilgili Farsça eseri *Batı Karayca dil bilgisi *Hazar kültürü ve mirasçıları üzerine,  *Sultan Süleyman’ın Kral Zsigismund August’a gönderdiği 1551 tarihli mektup, *Osmanlı-Türk diplomasi tarihi, *Savaş sanatına ait Osmanlı Türkçesiyle yazılan Âdâb-ı Harb adlı Aristo risâlesi,                Wlodzimierz Zajaczkowski,             21 Haziran 1914 tarihinde, bugün Litvanya Cumhuriyeti´nin başkenti olan Vilnius kentinde dünyaya geldi. İlk ve orta öğrenimini doğduğu kentte tamamladıktan sonra, 1933 yılında Krakov´daki Jagielon Üniversitesi´nin Felsefe Fakültesi´nde yüksek tahsile başladı. Hocası Prof. Tadeüsz Kowalski´nin önerisiyle “Arapça ve Farsça´dan, Batı Karay Diline Geçen Kelimeler” konulu lisans teziyle Üniversiteden mezun oldu; daha sonra Tarih Fakültesi´nde “Tatar Hanı Kırım Giray ve Polonya” başlıklı teziyle de yüksek lisans yaptı. İkinci Dünya Savaşı´nın patladığı, 1 Ekim 1939 tarihine kadar üniversitenin, Şark Dilleri Bölümünde asistan olarak çalıştı. Sonra bir süre tarih öğretmeni olarak görev yaptı. O arada, ünlü Karay bilim adamı Profesör Seraye Şapşal´ın derslerini takip etti. 1946´da Krakov´a dönerek, İlimler Akademisinde göreve başladı. 1949´da, Jagielon Üniversitesi Şark Dilleri Fakültesi´nde, “Türkler, Gagauz-Tarih, Dil, Etnografya: Bir Monografi” başlıklı doktora teziyle doktor ünvanını aldı. Aynı yılın kasım ayında, doktora yaptığı fakültede öğretim elemanı olarak göreve başladı, 1969’da Profesör oldu; 1973´de de fakültenin Türkoloji Bölümü Başkanlığına atandı. Yabancı ülkelerde, özellikle de Bulgaristan, Yugoslavya, Romanya, Macaristan gibi ülkelerde Türk lehçelerini inceledi. Başta Türkiye olmak üzere, çeşitli ülkelerde, uluslar arası bilimsel toplantılara iştirak etti. 1980´de Polonya Şarkiyat Kurumu´nun Başkan Yardımcılığına getirildi. Bunun yanısıra, kimi uluslararası bilimsel kuruluşların üyesi oldu. 1979´da Varşova´da kurulan Polonya-Türkiye Dostluk Derneği’nin kurucuları arasında yer aldı. 22 Ekim 1980 tarihinde Ordinaryus Profesör oldu. 1982 yılının eylül ayında hayata gözlerini yumdu ve Varşova´daki Karay Mezarlığına defnedildi. Değerli Bilgini, ölümünün 110. Yıldönümünde hayırla yâdediyorum… Prof. Dr. Wlodzimierz Zajaczkowski, Türklük şuuru yüksek olan bir insandı. 1975 yılında İstanbul´da, Galatasaray Lisesi´nde toplanan I.Uluslararası Türk Folklor Kongresi için ülkemize geldiğinde, davranışlarıyla şuurlu bir Türk olduğunu kanıtlamıştı. Kongrenin açılış kokteylinde, İstanbul´daki (o zamanki) Sovyet Büyükelçiliğine bağlı Başkonsolosluğun birçok diplomatı bulunmuş ve bu diplomatlar, Sovyetler Birliğinin her yanından gelen Türk asıllı halkbilim uzmanlarını göz ucuyla takibe almışlardı. Alkolün de etkisiyle Zajaczkowski bir ara, herkesin duyacağı bir sesle, “Yaşasın Türk Milleti...” diye bağırmıştı! Yahudi inanç sistemine yakın olan Karay dinine mensup olan Karay Türk´ü Zajaczkowski, bir başka gayri müslim Türk topluluğu olan Gagauz Kültürüne, özellikle folkloruna eğilmiş ve bu konuda etkili çalışmalar yapmıştır. Kuşkusuz, Karaylar ile de geniş ölçüde ilgilenmiş, araştırmalar yapmış, makaleler yayımlamıştır. Ama daha çok, Şarkiyat ve Türkoloji konusu, yaşadığı süre içerisinde, sürekli çalışma alanı içerisinde olmuştur.               Aleksander Dubinski Polonya Karay’ları, çok sayıda değerli insanlar yetiştirdiler. Bunların hepsinden ayrı ayrı bahsetmek, özel bir çalışmayı gerektirecektir. Ancak, Polonya’daki etnik ve dinsel topluluklardan söz ederken, o toplulukların hiç olmazsa bir önemli şahsiyetini tanıtmanın yararlı olacaktır. Bu nedenle, özellikle seçtiğim Aleksander Dubinski hakkında bir paragraf açmayı uygun görmekteyim. Zira Dubinski, hem adam gibi adam, hem de değerli bir bilim adamıdır. O’ndaki özellikleri görüp tanıdıktan sonra, Başkanlığını yaptığım Folklor (Halk Kültürü) Araştırmaları Kurumu’nun düzenlediği bilimsel toplantılara, O’nu da davet ettim. Ben de O’nun Varşova’daki malikanesinde, muhterem eşi hanımefendinin hazırladığı sofraya oturdum… Dostum Dubinski ile Polonya’ya yaptığımız ilk seyahatte, tanıştık. Daha sonra geniş bir araştırma ve derleme çalışması yaptığımız Karay Türkleri ile ilgili ilk gerçek bilgileri O’ndan aldım. Örneğin, dünyanın hemen her yanında, Rus’lardan mülhem, Karaim olarak adlandırılan bu Türk boyunun, kendilerine Karay dediklerini Dubinski’den öğrendim. Karay Dili’nin, Türk Dili’nin Kıpçak Lehçesi olduğunu, bana ilk izah eden O’ydu. O ilk karşılaşmada hediye ettikleri müzik kasetindeki melodilerin ve türkülerin, Kırım Tatar melodilerine çok benzemekte olduğunu anladım.  Prof.Dr.Dubinski, 1924 yılında bugün Litvanya Cumhuriyeti sınırları içinde olanTrakay kentinde dünyaya geldi. İlk ve orta öğrenimini tamamladıktan sonra, Polonya Ordusuna gönüllü olarak yazılıp, İkinci Dünya Savaşına katıldı.  Daha sonra Varşova Üniversitesi Şarkiyat Enstitüsü’nde yüksek tahsilini tamamladı. 1963’de mezun olduğu  Enstitüye asistan olarak girdi. Burs alıp Fransa’ya gitti ve Paris’te Prof.Lui Baz’ın yanında çalıştı. Sonra Hamburg’da Annemarie von Gaben’in yanında eğitim gördü. “Eski Türk Yazıtları (Orhun ve Uygur)’nda İkiz Kelimeler” konulu tezi ile Yüksek Lisans yaptı. Ayrıca “Türk Dillerinde Mastar” konulu bir tezini de Rusça savundu ve bu tez Gürcüstan’da yayımlandı. Bundan başka “Eski Kıpçak Sözlükleri Hakkında”ki bir çalışması Türkoloji çevrelerinin dikkatini çekti. Prof.Dr.Vlodzimierz Zajacskowski ile birlikte hazırladıkları “Karayca-Rusça-Lehçe Sözlük”, 1974 yılında Moskova’da basıldı. Bu sözlüğün başında, Dubinski’nin, Karay’larla ilgili bir bibliyografyası yer aldı. Dubinski ayrıca, Karay’larla ilgili çeşitli makalelerini Rusya, Fransa, Almanya, Türkiye vb.gibi ülkelerdeki bilimsel dergilerde yayımladı.             Aleksander Dubinski Kütüphane Müdürlüğünden emekli oldu. Polonya’lı Bayan Anna ile evlendi ve bu evlilikten iki oğul dünyaya geldi. Büyük oğlu Romuald Kanada’ya göç etti. Küçük oğlu Jozef (Yusuf) ise Şarkiyat Enstitüsü’nün Arap Dili bölümünden mezun oldu ve uzun yıllar Irak’n başkenti Bağdat’ta yaşadı… Karı-Koca Dubinski’ler, Varşova’nın bir kenar mahallesinde Os.Przyjazn, 161 adresindeki, Üniversitenin tahsis ettiği mütevazi bir evde uzun yıllar yaşamlarını sürdürdüler. Prof.Dubinski, 2004 yılında, 20 yıl önce, 80 yaşında iken hayata gözlerini yumdu ve Varşova’daki Karay Mezarlığına defnedildi.             Varşova’daki Karay mezarlığında medfun bulunan Türkolog Ananiasz ve Wlodzimierzs Zajaczkowski ile Aleksander  Dubinski’nin kabirlerini, birkaç yıl önce, Türkolog dostum Danuta Chmielowska ile birlikte ziyaret ettik.
Ekleme Tarihi: 03 Nisan 2024 - Çarşamba

Türkoloji Bilgini Üç Karay

            Dünya Türklük Bilimine önemli katkıları olan üç Karay bilgin; Ananiasz Zajaczkowski, Wlodzimierz Zajaczkowski ve Aleksander Dubinski, Hazar Türk İmparatorluğunun bugüne intikal eden bireyleridir. Ben 1970’li yıllardan bu yana, Türkoloji Dünyasının içindeyim. Dolayısiyle, yakından ilgilendiğim Karaylar içerisindeki bilim insanlarıyla da çeşitli mekânlardaki bilimsel toplantılarda tanıştım, görüştüm ve özellikle Dubinski ile samimi dost oldum. Onların Polonya, Litvanya ve Kırım’daki mekânlarında bulundum; yaşantılarını gördüm, yemeklerini yedim. Halk Oyunlarını ve müzisyenlerini gördüm, seyrettim, dinledim. Bunlardan, geleceğe yönelik çalışmalarıyla iz bırakan üç Karay’ı okurlarımıza da tanıtmak isterim.

            Ananiasz Zajaczkowski:

            12 Kasım 1903’te Litvanya’nın Vilnius şehrinde bir Karay ailesinin çocuğu olarak doğdu. Babası Aleksander, Karay cemaatinin reisiydi. Ana dili Karay Türkçesi olan Zajaczkowski daha sonra Lehçe’yi ve Rusça’yı öğrendi. Henüz üniversiteye girmeden Myśl Karaimska (Karay düşüncesi) dergisinin yazı işlerinde çalıştı. Lise öğreniminin ardından 1925-1929 yılları arasında Polonya-Krakow’da Jagielon Üniversitesi’nde şarkiyat tahsil etti. Bu yıllarda aynı üniversitede hocalık yapan şarkiyatçı ve Türkolog Tadeusz Kowalski’den Arapça, Farsça ve Türkçe dersleri aldı. “Karay Dilindeki Ekler” adlı teziyle doktor oldu. 1929-1930 yıllarında Berlin’de Türkolog Willy Bang Kaup’un yanında eski Türkçe ve mukayeseli Türk lehçeleri üzerine araştırmalar yaptı. Daha sonra Paris, İstanbul, Bursa ve Konya kütüphanelerinde çalışarak araştırmalarını sürdürdü.

Özellikle Karay, Osmanlı ve Kıpçak Türkçeleri üzerine yaptığı çalışmalarla üne kavuştu. 1957 yılında Türk Dil Kurumu Onursal üyeliğine seçildi. Yayımlanan 20’den fazla kitabın yanısıra 300’den fazla makalesi yayımlandı. A. Zajaczkowski bir konferans vermek için gittiği Roma’da 6 Nisan 1970 tarihinde öldü. Ölümünün ardından hakkında birçok yazı kaleme alındı.

Yayımlanan Eserlerinden bazıları:

*Kıpçak Türkçesi dil yâdigârlarından Kutb’un Hüsrev ü Şîrîn’inin metni, tıpkıbasımı ve sözlüğü olup önemli bir çalışmadır; ayrıca eserle ilgili çeşitli makaleleri vardır.

*Hanefî mezhebiyle ilgili bazı konuların anlatıldığı bir eserdir.

*Memlük Türkleri’nden Mübârek Şah’ın hisar ve kuşatma geleneğiyle ilgili Farsça eseri *Batı Karayca dil bilgisi

*Hazar kültürü ve mirasçıları üzerine, 

*Sultan Süleyman’ın Kral Zsigismund August’a gönderdiği 1551 tarihli mektup,

*Osmanlı-Türk diplomasi tarihi,

*Savaş sanatına ait Osmanlı Türkçesiyle yazılan Âdâb-ı Harb adlı Aristo risâlesi, 

 

            Wlodzimierz Zajaczkowski,

            21 Haziran 1914 tarihinde, bugün Litvanya Cumhuriyeti´nin başkenti olan Vilnius kentinde dünyaya geldi. İlk ve orta öğrenimini doğduğu kentte tamamladıktan sonra, 1933 yılında Krakov´daki Jagielon Üniversitesi´nin Felsefe Fakültesi´nde yüksek tahsile başladı. Hocası Prof. Tadeüsz Kowalski´nin önerisiyle “Arapça ve Farsça´dan, Batı Karay Diline Geçen Kelimeler” konulu lisans teziyle Üniversiteden mezun oldu; daha sonra Tarih Fakültesi´nde “Tatar Hanı Kırım Giray ve Polonya” başlıklı teziyle de yüksek lisans yaptı. İkinci Dünya Savaşı´nın patladığı, 1 Ekim 1939 tarihine kadar üniversitenin, Şark Dilleri Bölümünde asistan olarak çalıştı. Sonra bir süre

tarih öğretmeni olarak görev yaptı. O arada, ünlü Karay bilim adamı Profesör Seraye Şapşal´ın derslerini takip etti. 1946´da Krakov´a dönerek, İlimler Akademisinde göreve başladı.

1949´da, Jagielon Üniversitesi Şark Dilleri Fakültesi´nde, “Türkler, Gagauz-Tarih, Dil, Etnografya: Bir Monografi” başlıklı doktora teziyle doktor ünvanını aldı. Aynı yılın kasım ayında, doktora yaptığı fakültede öğretim elemanı olarak göreve başladı, 1969’da Profesör oldu; 1973´de de fakültenin Türkoloji Bölümü Başkanlığına atandı.

Yabancı ülkelerde, özellikle de Bulgaristan, Yugoslavya, Romanya, Macaristan gibi ülkelerde Türk lehçelerini inceledi. Başta Türkiye olmak üzere, çeşitli ülkelerde, uluslar arası bilimsel toplantılara iştirak etti.

1980´de Polonya Şarkiyat Kurumu´nun Başkan Yardımcılığına getirildi. Bunun yanısıra, kimi uluslararası bilimsel kuruluşların üyesi oldu. 1979´da Varşova´da kurulan Polonya-Türkiye Dostluk Derneği’nin kurucuları arasında yer aldı.

22 Ekim 1980 tarihinde Ordinaryus Profesör oldu. 1982 yılının eylül ayında hayata gözlerini yumdu ve Varşova´daki Karay Mezarlığına defnedildi. Değerli Bilgini, ölümünün 110. Yıldönümünde hayırla yâdediyorum…

Prof. Dr. Wlodzimierz Zajaczkowski, Türklük şuuru yüksek olan bir insandı. 1975 yılında İstanbul´da, Galatasaray Lisesi´nde toplanan I.Uluslararası Türk Folklor Kongresi için ülkemize geldiğinde, davranışlarıyla şuurlu bir Türk olduğunu kanıtlamıştı. Kongrenin açılış kokteylinde, İstanbul´daki (o zamanki) Sovyet Büyükelçiliğine bağlı Başkonsolosluğun birçok diplomatı bulunmuş ve bu diplomatlar, Sovyetler Birliğinin her yanından gelen Türk asıllı halkbilim uzmanlarını göz ucuyla takibe almışlardı. Alkolün de etkisiyle Zajaczkowski bir ara, herkesin duyacağı bir sesle, “Yaşasın Türk Milleti...” diye bağırmıştı!

Yahudi inanç sistemine yakın olan Karay dinine mensup olan Karay Türk´ü Zajaczkowski, bir başka gayri müslim Türk topluluğu olan Gagauz Kültürüne, özellikle folkloruna eğilmiş ve bu konuda etkili çalışmalar yapmıştır. Kuşkusuz, Karaylar ile de geniş ölçüde ilgilenmiş, araştırmalar yapmış, makaleler yayımlamıştır. Ama daha çok, Şarkiyat ve Türkoloji konusu, yaşadığı süre içerisinde, sürekli çalışma alanı içerisinde olmuştur.

 

            Aleksander Dubinski

Polonya Karay’ları, çok sayıda değerli insanlar yetiştirdiler. Bunların hepsinden ayrı ayrı bahsetmek, özel bir çalışmayı gerektirecektir. Ancak, Polonya’daki etnik ve dinsel topluluklardan söz ederken, o toplulukların hiç olmazsa bir önemli şahsiyetini tanıtmanın yararlı olacaktır. Bu nedenle, özellikle seçtiğim Aleksander Dubinski hakkında bir paragraf açmayı uygun görmekteyim. Zira Dubinski, hem adam gibi adam, hem de değerli bir bilim adamıdır. O’ndaki özellikleri görüp tanıdıktan sonra, Başkanlığını yaptığım Folklor (Halk Kültürü) Araştırmaları Kurumu’nun düzenlediği bilimsel toplantılara, O’nu da davet ettim. Ben de O’nun Varşova’daki malikanesinde, muhterem eşi hanımefendinin hazırladığı sofraya oturdum…

Dostum Dubinski ile Polonya’ya yaptığımız ilk seyahatte, tanıştık. Daha sonra geniş bir araştırma ve derleme çalışması yaptığımız Karay Türkleri ile ilgili ilk gerçek bilgileri O’ndan aldım. Örneğin, dünyanın hemen her yanında, Rus’lardan mülhem, Karaim olarak adlandırılan bu Türk boyunun, kendilerine Karay dediklerini Dubinski’den öğrendim. Karay Dili’nin, Türk Dili’nin Kıpçak Lehçesi olduğunu, bana ilk izah eden O’ydu. O ilk karşılaşmada hediye ettikleri müzik kasetindeki melodilerin ve türkülerin, Kırım Tatar melodilerine çok benzemekte olduğunu anladım. 

Prof.Dr.Dubinski, 1924 yılında bugün Litvanya Cumhuriyeti sınırları içinde olanTrakay kentinde dünyaya geldi. İlk ve orta öğrenimini tamamladıktan sonra, Polonya Ordusuna gönüllü olarak yazılıp, İkinci Dünya Savaşına katıldı.  Daha sonra Varşova Üniversitesi Şarkiyat Enstitüsü’nde yüksek tahsilini tamamladı. 1963’de mezun olduğu  Enstitüye asistan olarak girdi. Burs alıp Fransa’ya gitti ve Paris’te Prof.Lui Baz’ın yanında çalıştı. Sonra Hamburg’da Annemarie von Gaben’in yanında eğitim gördü. “Eski Türk Yazıtları (Orhun ve Uygur)’nda İkiz Kelimeler” konulu tezi ile Yüksek Lisans yaptı. Ayrıca “Türk Dillerinde Mastar” konulu bir tezini de Rusça savundu ve bu tez Gürcüstan’da yayımlandı. Bundan başka “Eski Kıpçak Sözlükleri Hakkında”ki bir çalışması Türkoloji çevrelerinin dikkatini çekti. Prof.Dr.Vlodzimierz Zajacskowski ile birlikte hazırladıkları “Karayca-Rusça-Lehçe Sözlük”, 1974 yılında Moskova’da basıldı. Bu sözlüğün başında, Dubinski’nin, Karay’larla ilgili bir bibliyografyası yer aldı. Dubinski ayrıca, Karay’larla ilgili çeşitli makalelerini Rusya, Fransa, Almanya, Türkiye vb.gibi ülkelerdeki bilimsel dergilerde yayımladı.

            Aleksander Dubinski Kütüphane Müdürlüğünden emekli oldu. Polonya’lı Bayan Anna ile evlendi ve bu evlilikten iki oğul dünyaya geldi. Büyük oğlu Romuald Kanada’ya göç etti. Küçük oğlu Jozef (Yusuf) ise Şarkiyat Enstitüsü’nün Arap Dili bölümünden mezun oldu ve uzun yıllar Irak’n başkenti Bağdat’ta yaşadı… Karı-Koca Dubinski’ler, Varşova’nın bir kenar mahallesinde Os.Przyjazn, 161 adresindeki, Üniversitenin tahsis ettiği mütevazi bir evde uzun yıllar yaşamlarını sürdürdüler. Prof.Dubinski, 2004 yılında, 20 yıl önce, 80 yaşında iken hayata gözlerini yumdu ve Varşova’daki Karay Mezarlığına defnedildi.

            Varşova’daki Karay mezarlığında medfun bulunan Türkolog Ananiasz ve Wlodzimierzs Zajaczkowski ile Aleksander  Dubinski’nin kabirlerini, birkaç yıl önce, Türkolog dostum Danuta Chmielowska ile birlikte ziyaret ettik.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ankhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.