Selma Bora
Köşe Yazarı
Selma Bora
 

Kalem kâğıdı ‘ilk’okulda gören ressam KEMAL TURAN

[simple-author-box] Bazı insanların kader çizgisi onlara başka yöne savursa da, o insanlar, o yöne gider ama yüreğindeki ideallerini de götürür yanında. Ressam Kemal Turan böylesi sanatçılardan. Kalem kağıdı ilk defa ilkokulda görmüş fakat bir daha hiç ayrılmamış. Bürokrat olmuş, yazar olmuş, resim çizmiş… Resim çizmiş diyorum ama şu anda Hacı Bayram Veli Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümünde en yaşlı öğrenci sıfatıyla eğitim görüyor! Roman gibi hayat Hayatını özetleyeyim de tanımayanlar tanısın: 1950 yılında Sivas’ta doğmuş. Köyünde okul olmadığı için aile 1956 yılında Ankara’ya taşınır ve Kemal Turan burada başlar okumaya; taa ki 1971 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesinden mezun olana kadar… 24 yıl maliye bakanlığında denetim elemanı olarak görev yapar. Daire Başkanlığı, Genel Müdür Yardımcılığı derken TBMM tarafından Sayıştay üyeliğine seçilir ve Sayıştay 5. Daire Başkanlığından emekli olur. Yaptığı araştırma ile 1979 yılında Mülkiyeliler Birliği Rüştü Koray Ödülüne layık görülür. 1982 yılında iki meslektaşıyla  “Atatürk dönemi maliye politikası”  kitabını hazırlar. Maliye, vergi, Sayıştay ve benzer konularda 50’nin üzerinde makalesi yayınlanır. Gerisini kendisi anlatsın: Resim çalışmaları Köyden gelip ilkokula başladığımda ilk defa kağıt ve kalem gördüm. Harf yazmadan karalama resimler yapmaya başladım. Bir keresinde resim çizme ödevim için babam ‘gel ben sana bir resim yapayım onu götür’ dedi ve bir köy resmi yaptı. Öğretmenim görünce şaşırdı ve benim yapmadığımı anladı. Babamın okula gitmediğini ve okumayı askerde öğrendiğini biliyordu.  Başöğretmene babamın yaptığı resmi götürdük o da çok beğendi ve şaşırdı. Öğretmenlerim resim eğitim almamı istiyordu. Bunun için yetenek sınavlarında çıkan çizimleri yaptırıyorlardı. Ancak babam istemediği için bu hayalim gerçekleşmedi. Yine de resim yapmadan duramadım. İçimde ukde kalmasın diye 2018’de sınava girdim ve Hacı Bayram Veli Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümünde eğitim görmeye başladım. Okulun en yaşlı öğrencisiyim. Sosyal sorumluluk… 1985 yılında babam felç geçirince Ankara rehabilitasyon merkezinde üç ay yanında kaldım. O katta en az 15 hasta olmasına karşın sadece bir adet tekerlekli sandalye vardı. Hasta yakınları tekerlekli sandalye için  çoğu zamanda tartışıyordu. Devletimin hastasına tekerlekli sandalye temin edememesi beni fazlasıyla üzmüş ve düşündürmüştü. Reklamlara bakan daire başkanı olunca, 1990 yılı reklam ödeneğinden ayırdığımız bir miktarla 250 tekerlekli sandalye aldık. Milli Piyango İdaresinin hediyesi olarak rehabilitasyon merkezi olan devlet hastanelerine dağıttık. Sonra emekli olunca bu konu üzerinde yoğunlaştım. Altındağ Belediyesi Sanat Sokağında kiraladığım atölyemde resim yapıyorum. Ankara, İstanbul ve Sivas ‘ta altı sergi açtım. Resim harcamalarımı kendim karşılıyorum ama almak isteyenler kamu yararı dernek statüsündeki Bedensel Engelliler Dayanışma Derneğine bağış yaparak alıyor. Yaptığım resim ve ebrularımın satışından sağlanan gelir ile ihtiyaç sahiplerine 37 manuel, 11 akülü tekerlekli sandalye temin edildi. Ayrıca sosyal sorumluluk projem çerçevesinde bedensel ve zihinsel engelli çocuklara gönüllü olarak resim dersleri vermekteyim. Sanata bakışım özetle şöyle: Sanat, gözüme hoş gelen, gönlümü okşayan ve estetik özelliği olan çalışmalardır. Bu çalışmalardan meydana gelen ürün de sanat eseridir.
Ekleme Tarihi: 24 Mart 2021 - Çarşamba

Kalem kâğıdı ‘ilk’okulda gören ressam KEMAL TURAN

[simple-author-box]

Bazı insanların kader çizgisi onlara başka yöne savursa da, o insanlar, o yöne gider ama yüreğindeki ideallerini de götürür yanında. Ressam Kemal Turan böylesi sanatçılardan. Kalem kağıdı ilk defa ilkokulda görmüş fakat bir daha hiç ayrılmamış. Bürokrat olmuş, yazar olmuş, resim çizmiş… Resim çizmiş diyorum ama şu anda Hacı Bayram Veli Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümünde en yaşlı öğrenci sıfatıyla eğitim görüyor!

Roman gibi hayat

Hayatını özetleyeyim de tanımayanlar tanısın:

1950 yılında Sivas’ta doğmuş. Köyünde okul olmadığı için aile 1956 yılında Ankara’ya taşınır ve Kemal Turan burada başlar okumaya; taa ki 1971 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesinden mezun olana kadar… 24 yıl maliye bakanlığında denetim elemanı olarak görev yapar. Daire Başkanlığı, Genel Müdür Yardımcılığı derken TBMM tarafından Sayıştay üyeliğine seçilir ve Sayıştay 5. Daire Başkanlığından emekli olur. Yaptığı araştırma ile 1979 yılında Mülkiyeliler Birliği Rüştü Koray Ödülüne layık görülür. 1982 yılında iki meslektaşıyla  “Atatürk dönemi maliye politikası”  kitabını hazırlar. Maliye, vergi, Sayıştay ve benzer konularda 50’nin üzerinde makalesi yayınlanır. Gerisini kendisi anlatsın:

Resim çalışmaları

Köyden gelip ilkokula başladığımda ilk defa kağıt ve kalem gördüm. Harf yazmadan karalama resimler yapmaya başladım. Bir keresinde resim çizme ödevim için babam ‘gel ben sana bir resim yapayım onu götür’ dedi ve bir köy resmi yaptı. Öğretmenim görünce şaşırdı ve benim yapmadığımı anladı. Babamın okula gitmediğini ve okumayı askerde öğrendiğini biliyordu.  Başöğretmene babamın yaptığı resmi götürdük o da çok beğendi ve şaşırdı.

Öğretmenlerim resim eğitim almamı istiyordu. Bunun için yetenek sınavlarında çıkan çizimleri yaptırıyorlardı. Ancak babam istemediği için bu hayalim gerçekleşmedi. Yine de resim yapmadan duramadım. İçimde ukde kalmasın diye 2018’de sınava girdim ve Hacı Bayram Veli Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümünde eğitim görmeye başladım. Okulun en yaşlı öğrencisiyim.

Sosyal sorumluluk…

1985 yılında babam felç geçirince Ankara rehabilitasyon merkezinde üç ay yanında kaldım. O katta en az 15 hasta olmasına karşın sadece bir adet tekerlekli sandalye vardı. Hasta yakınları tekerlekli sandalye için  çoğu zamanda tartışıyordu.

Devletimin hastasına tekerlekli sandalye temin edememesi beni fazlasıyla üzmüş ve düşündürmüştü. Reklamlara bakan daire başkanı olunca, 1990 yılı reklam ödeneğinden ayırdığımız bir miktarla 250 tekerlekli sandalye aldık. Milli Piyango İdaresinin hediyesi olarak rehabilitasyon merkezi olan devlet hastanelerine dağıttık. Sonra emekli olunca bu konu üzerinde yoğunlaştım. Altındağ Belediyesi Sanat Sokağında kiraladığım atölyemde resim yapıyorum. Ankara, İstanbul ve Sivas ‘ta altı sergi açtım. Resim harcamalarımı kendim karşılıyorum ama almak isteyenler kamu yararı dernek statüsündeki Bedensel Engelliler Dayanışma Derneğine bağış yaparak alıyor.

Yaptığım resim ve ebrularımın satışından sağlanan gelir ile ihtiyaç sahiplerine 37 manuel, 11 akülü tekerlekli sandalye temin edildi. Ayrıca sosyal sorumluluk projem çerçevesinde bedensel ve zihinsel engelli çocuklara gönüllü olarak resim dersleri vermekteyim. Sanata bakışım özetle şöyle: Sanat, gözüme hoş gelen, gönlümü okşayan ve estetik özelliği olan çalışmalardır. Bu çalışmalardan meydana gelen ürün de sanat eseridir.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ankhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.