[simple-author-box]
‘Ahşap Baba’ lakaplı Ali Bayram: “Ahşap yontmak benim için kendini yontmaktır. Eğitim için gelenlere de bunu tavsiye ederim…”
“İnsan olarak geldiğim bu dünyadan insan olarak gidebilmenin gayreti içindeyim”.
(Ahşap Baba)
Ulucanlar Cezaevi Müzesinin önemli bir parçası olan Sanat Sokağı, işinin ehli pek çok insanın eğitim ve üretim mekanı durumunda. Asıl adı Ali Bayram olan ‘Ahşap Baba’ da Sanat Sokağı’ndaki Tasarım Atölyesinde çalışmalarını sürdürüyor.
Çocukluk, yokluk
Ali Bayram çocukluğunu şöyle anlatıyor:
“1970 yılında Kayseri’de tarihi dokusu olan eski bir mahallede doğup çocukluğumu keyif içinde geçirdim. Kendi oyuncaklarımızı yaptığımız, kendi kendimize yettiğimiz ve doğayla bütünleştiğimiz güzel bir çocukluk anımsıyorum. Babamın torna ustası olması sebebiyle çoğu çocuktan daha şanslıydım. Çünkü onunla çoğu oyuncağımı birlikte yapma imkanına sahiptim.
Uçurtma uçurmak o günden bu güne bir tutkumdur. Uçurtma için gerekli kamışı sazlıktan, zamkı ağaçlardaki reçinelerden, uçurtma kaplama kağıdını sebze kasalarından ve ipi de annelerimizin dokuduğu el halılarından temin ederdik. Yokluk bizi yaratıcı ve üretken çocuklar yapmıştı. Çocukluk yıllarımdaki üretkenliğim bugün benim atölyemin temellerini oluşturmuştur.”
Ahşap Baba oluşu
“25 yıl Hava Kuvvetlerinde Uçak Bakım Astsubayı olarak görev yaptıktan sonra emekli oldum ve kızımın Ankara’da okuması sebebiyle 2013 yılında buraya yerleştim. Emeklilik sonrası dağcılık, kayak ve trekking gibi doğa sporları ile uğraşımım çocukluk yıllarımın doğa tutkusuna dönüşümüdür. Bu uğraşlara 2015 yılında Ulucanlar Sanat Sokağında Nevzat Özbay hocamla 4 ay gibi bir süre eğitim alarak Ahşap Oyma Sanatı ile tanıştım, Hiç ara vermeden kendimi bir odaya kapatarak 1 yıl boyunca hep üreterek ahşapla haşır neşir oldum. 2016 yılında Ulucanlar Sanat Sokağında ‘Ahşap Baba’ lakabı ile başlamış oldum.
Çalışmalarıma Ulucanlar Sanat Sokağındaki atölyemde devam etmekteyim.”
Babaya vefa borcu
“Ahşap Baba” lakabı için “Belki de her daim ustalığından ve insanlığından etkilendiğim rahmetli babama bir göndermedir.” diyen Ahşap Baba, hayatını çalışarak ve üreterek geçiren sanatkar baba nazire yaparcasına üreterek ona layık olmaya çalıştığını belirtiyor.
Gönüllü eğitimler
Ahşap Baba sözlerini şöyle tamamladı:
“Ahşap yontmak benim için kendini yontmaktır. Eğitim için gelenlere de bunu tavsiye ederim. Sosyal sorumluluk kapsamında özel rehabilite eğitimi alan çocuklara gönüllülük esası ile eğitimler veriyorum. En çok da o eğitimlerden keyif alıyorum. Eserlerimin bir çoğuna tasavvufi ağırlıklı hikayeler yazıyorum ya da olan hikayelere eserler tasarlıyorum. Eserlerimde görsellikten ziyade anlamlar olması beni mutlu ediyor ve en önemlisi de atık durumda olan ahşaplardan eserler ortaya koyarak ‘Tüketirken Üretin’ diyorum.”