Şengül Hamamı'nda bir gün
Çocukluğumda, eğer evlerin ışıkları fazla açıksa ''Ne bu böyle Şengül Hamam'ı gibi'' sözünü çok duyardım. Niçin söylendiğini hiç düşünmemiştim. Yıllar sonra Tarihi Şengül Hamamı'nın hala ayakta olduğunu duyunca sevindim, bu sözün neden söylendiğini merak ettim, araştırmaya başladım. Hem de Şengül Hamamı'nın tarihini öğrenmiş oldum.
Anafartalar Caddesi'nde bulunan Çocuk Esirgeme Kurumu binasının bitiminde sağ taraftan merdivenlerden inince Tarihi Şengül Hamamı karşınıza çıkar. Hamam'ın sol tarafı erkekler, sağ tarafı kadınlar bölümü olarak kullanılıyor günümüzde. Tipik bir Osmanlı dönemi hamamıdır. Anadolu Beylerbeyi İshak Paşa tarafından yaptırıldığı, sonraki yıllarda Ankaravi Mehmet Emin efendi tarafından satın alındığı, zengin Rum ailelerinden Karasulos ailesi tarafından 1922 yılına kadar işletildiğini Ankara Araştırmacısı Yavuz İşçen'den bizzat dinledim. Hatta aile, 1922 yılında Atina'ya göç etmek zorunda kalınca 'Belki bir gün döneriz' diyerek hamamın anahtarını yanında götürmüş.
Osmanlı hamamlarında büyük taraf erkekler, küçük taraf kadınlar için kullanılırken, Yahudiler, tam tersi büyük tarafı kadınlar için kullanırlarmış.
Haftanın birkaç gecesi sabahlara kadar eğlenceler düzenlenen hamamın o muhteşem avizeleri de yanarak etraftan çok ilgi çekermiş. Bu eğlenceler meğerse Ankaralılar tarafından 'Şengül Hamamı gibi' sözüyle dillere pelesenk olmuş.
Geçenlerde Şengül hamamını araştırmak için gittiğim zaman önce kadınlar bölümünü gezdim. Tarihi bir çeşmenin dışında.pek bir şey göremedim. Bu çeşme de bir zamanlar Acı Çeşme Sokak'ta bulunan Acı Çeşme. Aslında çeşmenin yok edilmeden hamama taşınması çok sevindirici. Ardından Hamamın Külhanı'na girdim. Tabii yeni makinelerle ısıtılıyor ama eski sistem aynen duruyor. Hamam'da görevli bir bey beni gezdirdi ''Burası Külhansa siz de Külhanbeyisiniz' diye sorunca gülerek evet dedi. Gözlerimle şahit olmak beni çok mutlu etti. Daha da sevindiğim, belki de hiç düşünmeyeceğim erkekler bölümünü gördüm. Ortada şahane bir avize ve bir havuz var. Şu an farklı kullanılsa da önceleri havuzun Cuma akşamları kadınların tevilla denilen dini ibadetlerini yerine getirdikleri yer olduğu söylendi.
Bir sözle yola çıkıp, birçok bilgi öğrenmek, Ankara'da yürürken daha evvel yaşanmışları bilmek gerçekten çok zevkli. Ben buna ''Tarih üzerinde yürümek' diyorum. Sağlıkla kalalım. (Fotoğraflar: Sema Kumrulu)
Ekleme
Tarihi: 27 Ekim 2021 - Çarşamba
Şengül Hamamı'nda bir gün
Çocukluğumda, eğer evlerin ışıkları fazla açıksa ''Ne bu böyle Şengül Hamam'ı gibi'' sözünü çok duyardım. Niçin söylendiğini hiç düşünmemiştim. Yıllar sonra Tarihi Şengül Hamamı'nın hala ayakta olduğunu duyunca sevindim, bu sözün neden söylendiğini merak ettim, araştırmaya başladım. Hem de Şengül Hamamı'nın tarihini öğrenmiş oldum.
Anafartalar Caddesi'nde bulunan Çocuk Esirgeme Kurumu binasının bitiminde sağ taraftan merdivenlerden inince Tarihi Şengül Hamamı karşınıza çıkar. Hamam'ın sol tarafı erkekler, sağ tarafı kadınlar bölümü olarak kullanılıyor günümüzde. Tipik bir Osmanlı dönemi hamamıdır. Anadolu Beylerbeyi İshak Paşa tarafından yaptırıldığı, sonraki yıllarda Ankaravi Mehmet Emin efendi tarafından satın alındığı, zengin Rum ailelerinden Karasulos ailesi tarafından 1922 yılına kadar işletildiğini Ankara Araştırmacısı Yavuz İşçen'den bizzat dinledim. Hatta aile, 1922 yılında Atina'ya göç etmek zorunda kalınca 'Belki bir gün döneriz' diyerek hamamın anahtarını yanında götürmüş.
Osmanlı hamamlarında büyük taraf erkekler, küçük taraf kadınlar için kullanılırken, Yahudiler, tam tersi büyük tarafı kadınlar için kullanırlarmış.
Haftanın birkaç gecesi sabahlara kadar eğlenceler düzenlenen hamamın o muhteşem avizeleri de yanarak etraftan çok ilgi çekermiş. Bu eğlenceler meğerse Ankaralılar tarafından 'Şengül Hamamı gibi' sözüyle dillere pelesenk olmuş.
Geçenlerde Şengül hamamını araştırmak için gittiğim zaman önce kadınlar bölümünü gezdim. Tarihi bir çeşmenin dışında.pek bir şey göremedim. Bu çeşme de bir zamanlar Acı Çeşme Sokak'ta bulunan Acı Çeşme. Aslında çeşmenin yok edilmeden hamama taşınması çok sevindirici. Ardından Hamamın Külhanı'na girdim. Tabii yeni makinelerle ısıtılıyor ama eski sistem aynen duruyor. Hamam'da görevli bir bey beni gezdirdi ''Burası Külhansa siz de Külhanbeyisiniz' diye sorunca gülerek evet dedi. Gözlerimle şahit olmak beni çok mutlu etti. Daha da sevindiğim, belki de hiç düşünmeyeceğim erkekler bölümünü gördüm. Ortada şahane bir avize ve bir havuz var. Şu an farklı kullanılsa da önceleri havuzun Cuma akşamları kadınların tevilla denilen dini ibadetlerini yerine getirdikleri yer olduğu söylendi.
Bir sözle yola çıkıp, birçok bilgi öğrenmek, Ankara'da yürürken daha evvel yaşanmışları bilmek gerçekten çok zevkli. Ben buna ''Tarih üzerinde yürümek' diyorum. Sağlıkla kalalım. (Fotoğraflar: Sema Kumrulu)
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.