[simple-author-box]
Ankara'da yeni bir dizinin çekimleri başladı. ''Joker Tim 06 '' alışılmışın dışına çıkan, bilinen polisiye dizilerin aksine hayatı tiye alan ama unutulan, Ankara'nın çehresini anlatan harika bir dizi olacak bence. Dizinin oyuncularından Bahadır Tokmak'a ulaştım. Sanatçımızla hayatı ve dizi hakkında bir söyleşi gerçekleştirdik.
Bahadır Tokmak kimdir, tiyatroya nasıl başladı?
Benim öyle 'Çocukken tiyatrocu olacağım' gibi hayallerim yoktu. Enstürman çalıp, karikatür çiziyordum ama babam hava subayı olduğu için havacılık ve uçaklara çok merakım vardı. Çocukken 'Pilot olacağım' dediğimi hatırlıyorum, hala da ilgimi çeker. Babamın mesleği dolayısıyla Anadolu'nun muhtelif yerlerinde gezdik. Ankara'ya döndüğümüz zaman bir tesadüf eseri Halkevlerine gidip gelirken, oradaki tiyatro kursuna dahil oldum. Hocalardan birisi bende bir şeyler gördü ki; 'Seni Ankara Sanat Tiyatrosu kurslarına hazırlayacağım' dedi ve AST’ta 1 yıl eğitim 1 yıl da staj gördüm. Tabi AST o zamanlar Rutkay Aziz, Yaman Okay, Rana Cabbar gibi kıymetli hocalarımızın olduğu dönemdi. Sevgili Rutkay Aziz hocamın 'Alalım bu çocuğu' demesiyle 17 yaşımda beni tiyatroya kabul ettiler. Böylece uzun soluklu tiyatro hayatım başlamış oldu. Tiyatronun içine girince tanıdım ve sevdim. Mutluyum ki; birçok ödül aldım. Biz tiyatro emekçileri, para ve arabamızla değil, ödüllerimizle övünürüz. İki kez en iyi Erkek Oyuncu ödülü aldım. Bunlardan birisi Direklerarası Lions Tiyatro Günlerinde aldığım 'En iyi Erkek Oyuncu' ödülüydü. Zaman içinde başka ödüllerim de oldu.
Dizinin içeriğinden anladığıma göre, harika bir dizi olacak. Bize dizi hakkında neler anlatırsınız?
Benim için dizinin önemi büyük. Şöyle ki; Cumhuriyetin Başkenti oluşu ve Ankara'nın unutulan veya unutturulmaya çalışılan ruhunu hatırlatmasıyla, ilk Meclisin burada kurulması ve daha da önemlisi Atatürk'ün ülkemizle ilgili hayallerinin atıldığı yer olması. Dizi aslında polisiye kara bir mizah. Hem biz oyuncular hem de doğal karakterler ile eğlenceli bir hale getiriliyor. Bir anlamda sert konular soft olarak işleniyor. Ankara'nın kültürel değerleri ile görülmesi gereken yerler de izleyiciyle buluşacak. Anıtkabir sık sık jenerikte yer alıyor. Ankara'nın tüm güzelliklerini birlikte yaşayacağız. Arzum ve temennim dizinin uzun soluklu olması. Hak ettiği yeri bulması, sürekliliğin devamı. Diziler 13 bölümden oluşarak başlar çünkü seyirci yavaş yavaş bağ kurar. Bizim işimiz büyük bir aşk ve heyecanla ve emekle başlar ama sektörden kaynaklı kalıcı olmayabiliyor. Bunları anlatırken, Devlet Tiyatrolarının kıymetli sanatçısı hocam Macide Tanır'ın ''Ben, tiyatro sahnesine her seferinde heyecan ve zevkle çıkarım. Kendimi ilk prömiyer gecesinde hissederim. İsterim ki seyircide bu bağı kursun. Bu bağ kurulmazsa veya seyirci yoksa kendim için oynarım'' sözünü hatırladım.
Tiyatro adına şu an neler yapıyorsunuz?
Hep bir hayalim vardı. Ruhumu, ekolümü, birikimimi yansıtacak bir tiyatro okulu açmak. Bu hayalim 2008-2009 tiyatro sezonunda gerçekleşti. Ankara Müjdat Gezen Merkezi'nde okulumuzu açtık. Kurucularından olduğum Actor Studio Okulu'nda 12 yıldır gençler ve çocuklarla çalışıyoruz. Temalı geceler yapıyoruz. Drama, müzik, bale, modern dans dersleri veriyoruz. Bu pandemi sürecinde ki 15 ay dışında profesyonel sahnemizde perdelerimiz hep açıktı. Maalesef bu süreçte kapalıyız ama kötü günlerimiz son bulacak diye ümit ediyorum.
Sosyal medyada anneniz ve babanızın fotoğrafı birde sizin yazdığınız bir şiiri gördüm. Çok etkilendim. Babanızı bize anlatır mısınız?
Rahmetli babam emekli bir subaydı. Cumhuriyet değerlerine, Atatürk ilke ve devrimlerine bağlı, Atatürkçü, çağdaş bir insandı. Bende böyle bir ailede büyüdüğüm için çok şanslıyım, gurur duyuyorum. Kültürel gelişimimde ailemin büyük payı var. Çevre sonra geliyor. Ben tiyatro sözünü çocukluğumda babamdan duydum. Nazım Hikmet'leri, Ruhi Su'ları Orhan Kemalleri Kemal Tahirleri babamdan öğrendim. Zaman zaman annem ve babamla ilgili şiir demeyelim de ufak bir şeyler yazarım. Bahsettiğiniz resimdeki yazıyı babamın öldüğü gün yazmıştım.
Bu güzel söyleşi için tiyatro sanatçımıza teşekkür ediyorum.
Ben Bahadır Tokmak'ı tanıyınca, iyi ki tiyatroyu meslek olarak seçmiş diye düşündüm. Anne ve babasına da rahmet diliyorum. Güzel bir evlat yetiştirmişler. Yeni başladığı dizinin uzun soluklu olmasını dileğiyle...