Güzel ülkemiz deprem, orman yangınları, sel felaketleri, kuraklık / kıtlık gibi doğal afetlerle sarsılırken, bu hallerde ilk akla gelen şeyler yangınla mücadele, arama / kurtarma, yardım ulaştırma gibi hayati hususlardır.
Felaket anında imdada koşanların başında ‘ateş savaşçıları’ geliyor! Yani orman emekçileri…
Son diyeceğimi ilk diyorum:
Ormanları katleden nice yangınlar çıktı
Her yangın malı, canı birçok hayatı yıktı
Sadece söz duyanlar konuşmalardan bıktı
Yangına son verecek ateş savaşçısıdır
Yangın karası veriler
Dünyada yaşanan orman yangınları ve diğer felaketler sadece can almıyor yaşam alanlarını da yok ediyor…
Bu gerçek milyarlarca yıldır böyle ve bundan sonra da böyle olacak.
Son 30-40 yıl içinde Kanada, Bolivya, Endonezya, Portekiz, Yunanistan, Rusya, Amerika, Brezilya, Peru, Kolombiya, Venezuela, Ekvador, Avustralya gibi ülkelerde yaşanan orman yangınları telafisi imkansız hasarlara, zararlara yol açtı…
Ve Türkiye gerçeği
Türkiye’nin üçte biri ormanlık alan. Her yıl ortalama 8-10 bin hektar orman yok olurken, Orman Genel Müdürlüğü’nün verilerine göre 2019’da Ağustos ayına kadar 1.377 adet orman yangını meydana geldi ve 3 bin 191 hektar alan zarar gördü. Resmi verilere göre Türkiye'de her yıl ortalama 8-10 bin hektar orman yanıyor.
Konuya ilişkin çarpıcı açıklamalar ve değerlendirmeler yapanların başında Öz Orman-İş Sendikası Genel Başkanı Settar Aslan geliyor.
Orman varlıklarının değerlendirilmesi ve orman yangınları ile mücadelede mühendislere ve yeni işçilere ihtiyaç olduğunu her fırsatta dile getiren Aslan’ın çarpıcı değerlendirmelerinden satır başlarını hatırlamak gerekirse;
-Türkiye’nin orman yangınına en dirençli bölgesi olan Doğu Karadeniz’de kış ortasında meydana gelen orman yangınları, bu yangınlarla yılın 12 ayında mücadele için, eğitimli ve uzman ateş savaşçılarına ihtiyaç olduğunu bir kez daha gösterdi.
-Artık orman yangınları yaz veya kış dinlemiyor. Her mevsimde ve her bölgede yangın riski bulunuyor.
-Ateş savaşçılığı, uzmanlık ve deneyim gerektiren bir iştir.
-Orman Genel Müdürlüğü’nün yangınla mücadele eden işçi sayısı sürekli azalıyor.
-Norm kadro olmadığı için personel takviye edilemiyor.
-Orman Teşkilatımızın yeni işçilere ihtiyacı var.
-Bütün işçilerimizin, ormanlarımızın korunması ve geliştirilmesi için, yılın 12 ayında çalıştırılması acil ve ertelenemez bir zarurettir.
Bu noktada hatırlanması gereken husus şu: Öz Orman-İş Sendikası Genel Başkanı Settar Aslan, orman emekçilerinin 12 ay çalışması gerektiği yönündeki çabaları çerçevesinde Orman Genel Müdürlüğü ile temasa geçmiş, görüşmeler sonunda orman emekçilerinin 2 Ocak’ta işbaşı yapmasını sağlamıştı. Böylece deprem sonrası Orman Genel Müdürlüğünün arazözleri, kepçeleri, ağır iş makineleri ve teçhizatları depremzedelerin hizmetine sunuldu. Bu fedakar, vatansever insanların özlük haklarına ve talep ettikleri haklara kavuşturulması şarttır.
Sonuç olarak…
Ormanların yok olması bir felaketin hatta kıyametin alameti!
Bu olumsuzluklara son verecek ya da zararı en aza indirecek olanların başında orman emekçileri geliyor. Öz Orman-İş Sendikası Genel Başkanı Settar Aslan’ın onları “ateş savaşçısı’ olarak nitelendirmesi önemli ve anlamlı. Sesine ve taleplerine kulak verilmeli.
Deprem konusuna gelince:
Doğa bize her daim birazcık rikkat diyor
Beni tahrip etme ha az/biraz dikkat diyor
Deprem ve sel tedbirin yok hatta berbat diyor
Bu haller imdadı da ateş savaşçısıdır