Dünyada uzay çalışmaları belli ülkelerin tekelinde gelişirken, konuya uzak kalmayan Türkiye, kendi uzay programını başlatmıştı.
Bu alanda Ankara adeta bir üs halini aldı, sektörün güçlü şirketleri Başkentte faaliyet göstermeye başladı.
Hatırlanacağı üzere, Türkiye’nin “Milli Uzay Programı”nın tanıtımı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla Cumhurbaşkanlığı Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde 9 Şubat 2021’de yapılmış, Erdoğan, Milli Uzay Programı hakkında bilgiler verirken ne zaman uzaya çıkacağımıza ilişkin de müjdeli haberi duyurmuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan,”2023 sonunda yakın dünya yörüngesinde ateşleyeceğimiz kendi milli ve özgün hibrit roketimizle Ay’a ulaşarak sert iniş gerçekleştireceğiz.” dedi.
Konu doğal olarak medyanın da gündemindeydi.
TRT VE BİR KISIM MEDYA…
TRT’nin internet sitesine 17 Şubat 2022’de yüklenen, “Türkiye, Ay’a gitmeye hazırlanıyor” başlıkla habere göre, Türkiye’nin uzay yolculuğu için çalışmalar hızla devam ediyor. Yerli ve milli insansız uzay aracının tasarım çalışmalarında sona gelindi…
Türkiye Uzay Ajansı Başkanı Serdar Hüseyin Yıldırım’ın açıklamalarına göre, “Türkiye’de yüzde 100 yerli üretilmiş hibrit roket motorumuz olacak. Bu motorun testleri karasal ve fırlatma testleri başarıyla yapıldı, sadece uzaya adaptasyon çalışmaları var, o devam ediyor. Uzayda roket motoru ateşleyen yedi ülke var dünya üzerinde, biz sekizincisi olmayı hedefliyoruz.”
Bir kısım medyanın, “Ay’a sert iniş başka bahara kaldı: Bakan Varank’a göre en erken tarih 2030” şeklindeki haberleri ne kadar doğruyu yansıtıyor bilinmez ama her şey yolunda gidiyorsa bu yılın sonunda Türkiye, Ay’a sert iniş yapacak.
Böylesine dev projelerde aksamaları da dikkate almak gerekir elbette. Mesela Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın o konuşmasında dile getirdiği, “İlk yerli ve milli yüksek çözünürlüklü yer gözlem uydumuz İmece'nin entegrasyon işlemleri tamamlandı, testleri sürüyor.” sözleri ete/kemiğe bürünmüş, uydu bitirilerek fırlatmaya hazır hale getirilmişti. Buna rağmen, bilindiği gibi fırlatma işlemi hava koşulları yüzünden birkaç defa ertelenmişti.
SİYASETİN UZAY TARTIŞMASI
Böylesine önemli bir konu siyasetin gündeminde olmaz mı? Olur elbette…
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Milli Uzay Programındaki 10 hedefi “Gökyüzüne bak Ay’ı gör” sloganı ile açıklarken şunları söylemişti:
“Onuncu ve son hedefimiz. Bir Türk vatandaşını uzaya göndermektir. Eminim ki birçok kişi bu hayali kurarak büyümüştür. Hatta belki aranızda hala bu hayalini sürdürenler var. Uzaya bir vatandaşımızı göndermeyi turistik bir gezi olarak değil gelecek nesillere yol gösterecek bilim misyonu olarak tasarlıyoruz. Uzaya gitme niteliklerine sahip bir kişiyi gönüllüler arasından seçerek gerekli eğitimleri almasını sağlayıp uzaya göndereceğiz. Bu sayede bilimsel deney yapma imkanına kavuşacağız.”
Bu sözlerin ardından birileri kendisini uzaya giden ilk Türk olmaya hazırlarken, muhalefet partilerinden aksi yönde sesler yükseliyordu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na göre bu bir “Uzay Komedisi” idi!
SP Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’na göre ise Türkiye’nin uzaya gitmesi mümkün değildi.
Kılıçdaroğlu demişti ki: Ben uzaya çıkacağım, ben güçlüyüm diyecekseniz, o iş iki senede olmaz. İktidar güvenirliliğini kaybetti. Hiçbir vaadi yerine getiremedi. Hala kendi aracımızı tamamen yapacak noktaya gelemedik. Milyonlarca lira para ödedik biz buna. Daha kendi arabasının motorunu yapmaktan bile aciz iktidar nasıl uzaya gidecek?
Karamollaoğlu demişti ki: Uzayla ilgili bir sürü kitap var. Bizim gençliğimizde onlar gündemdeydi. Uzaya gitmek toplumda yeni bir hava oluşturmak için, söylenen bir söz. Üzülüyorum. Sadece ABD ve Rusya’nın uzaya insan gönderme imkanı var. Uzaya gitmek paraya bağlı…
YIL: 2022… BAKANLAR KURULU TOPLANTISI
Siyasiler konuyu yoğun biçimde tartıştı, iktidar ile muhalefet fena halde atıştı ama aradan geçen bir yıllık sürede, Mayıs 2022’de bile konu gündemdeydi.
Birileri, “Dünyada uzaya astronot göndermek için planlanan bütçe 80 milyon dolara kadar çıkarken Türkiye Uzay Ajansı'na ayrılan bütçe 3.7 milyon dolar oldu” diyordu ama Cumhurbaşkanı Erdoğan da kabine toplantısının ardından şunları söylüyordu:
“Milli Uzay Programı çerçevesinde bir Türk vatandaşının Uluslararası Uzay İstasyonu'na gönderilmesi sürecini resmen başlatıyoruz. Hiç şüphesiz bu milli bir görev olacak. Bu milli göreve başvuru için uzaya.gov.tr adresini oluşturduk.” (Bu adrese girmenize artık gerek yok! Çünkü karşınıza çıkan yazı şu olacak: Başvurularınız için teşekkür ederiz, başvurular kapanmıştır.)
Belirlenen eğitim şartlarını sağlayan 45 yaşından genç tüm Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları bu görev için başvurabiliyordu. Başvurular arasından seçilecek 2 aday bilim elçisi olarak uzaya çıkış süreci için gerekli tüm eğitimleri alacaktı. Eğitimlerin sonunda 2 adaydan biri üstlendikleri tarihi görev için 2023 yılında Uluslararası Uzay İstasyonu’na gönderilecekti.
O gün yaklaştı mı dersiniz? Yoksa yine havanda su mu döveceğiz.