Geleceğimize güvenmemiz lazım
Bu topraklarda yaşayan insanlar olarak bu coğrafyanın kaderini baştan alıp kabullenmiş insanlar olarak hep ama hep ileriye doğru güvenle bakmamız lazım.
Geçmişimizi iyi bilmeliyiz.
Tarihimizi iyi okumalıyız.
Ve bu tarihimize öyle bir sahip çıkmalıyız ki yakını uzağı demeden ayırıcı olmadan geçmişimizi bilmeliyiz.
Geçmişimizle gurur duymalıyız.
Neyse bu sütunlarda siz değerli okurlarımıza tarih dersi verecek değiliz.
Ama bu toprakların anlı şanlı milletinin evlatları olarak sürekli bir mücadele halindeyiz farkında mısınız?
Mücadelemiz kiminle?
Teröründen finansına dünya ile.
Dünya ile derken kıtalardan gelecek tehditler yetmedi mi komşularımızla.
Dışarıdakiler sindi mi içerdekiler.
Yani bizim için saldırılar bitmez.
Saldırının cinsi cibilliyeti tükenmez.
Ama bu millet öyle bir millettir ki toprağın üstündekilerle toprağın altındakilerle tek yumruk yumak olarak Allah’ın izni ile hepsinin hakkından gelir ve gelmiştir de.
Son kur saldırıları, döviz türbülansı sonrası şimdi içeride yine git-geller yaşanıyor.
Cumhurbaşkanının son ekonomik kartlarını kimse pek anlayabilmiş değil.
Kimi erken seçim hazırlığı diyor, kimi tutmaz diye ayak diriyor.
O zaman ne yapacağız iki şeye sarılacağız.
SABIR VE ZAMAN…
Bu şaşmaz ikili ile önümüze bakacağız.
Siyasi görüşleri ne olursa olsun tüm ekonomistlere sanayicilere iş adamlarına hatta üniversite hocalarına içinde bulunduğumuz günleri ve bahar aylarını soruyorum.
Bu donduran ayağımızı kaydıran kutup soğuklarının ardından bahar nasıl olacak?
Çiçekler açacak, güller kokacak mı?
Güzel o sıcacık yaz günlerinde soluklanacağız mı? Diyorum.
Birazcık ülkesini düşünenler hep pozitif rakamlar veriyorlar.
Tabii bir anda her şey güllük gülistanlık olmayabilir.
Sayın Bakan Nebati Beyin dediği gibi köpük gitti sıkıntı kökünden bitti de diyemeyiz.
Ama güzel günler çiçekli sıcak günler yine bu zor toprakların güzel insanlarının üzerinde olacak deniliyor.
Bizim işimiz inanmak.
O zaman biraz daha sabır diyelim ve işimize gücümüze her zamankinden daha güçlü dört koldan sarılalım olur mu?
Ekleme
Tarihi: 06 Ocak 2022 - Perşembe
Geleceğimize güvenmemiz lazım
Bu topraklarda yaşayan insanlar olarak bu coğrafyanın kaderini baştan alıp kabullenmiş insanlar olarak hep ama hep ileriye doğru güvenle bakmamız lazım.
Geçmişimizi iyi bilmeliyiz.
Tarihimizi iyi okumalıyız.
Ve bu tarihimize öyle bir sahip çıkmalıyız ki yakını uzağı demeden ayırıcı olmadan geçmişimizi bilmeliyiz.
Geçmişimizle gurur duymalıyız.
Neyse bu sütunlarda siz değerli okurlarımıza tarih dersi verecek değiliz.
Ama bu toprakların anlı şanlı milletinin evlatları olarak sürekli bir mücadele halindeyiz farkında mısınız?
Mücadelemiz kiminle?
Teröründen finansına dünya ile.
Dünya ile derken kıtalardan gelecek tehditler yetmedi mi komşularımızla.
Dışarıdakiler sindi mi içerdekiler.
Yani bizim için saldırılar bitmez.
Saldırının cinsi cibilliyeti tükenmez.
Ama bu millet öyle bir millettir ki toprağın üstündekilerle toprağın altındakilerle tek yumruk yumak olarak Allah’ın izni ile hepsinin hakkından gelir ve gelmiştir de.
Son kur saldırıları, döviz türbülansı sonrası şimdi içeride yine git-geller yaşanıyor.
Cumhurbaşkanının son ekonomik kartlarını kimse pek anlayabilmiş değil.
Kimi erken seçim hazırlığı diyor, kimi tutmaz diye ayak diriyor.
O zaman ne yapacağız iki şeye sarılacağız.
SABIR VE ZAMAN…
Bu şaşmaz ikili ile önümüze bakacağız.
Siyasi görüşleri ne olursa olsun tüm ekonomistlere sanayicilere iş adamlarına hatta üniversite hocalarına içinde bulunduğumuz günleri ve bahar aylarını soruyorum.
Bu donduran ayağımızı kaydıran kutup soğuklarının ardından bahar nasıl olacak?
Çiçekler açacak, güller kokacak mı?
Güzel o sıcacık yaz günlerinde soluklanacağız mı? Diyorum.
Birazcık ülkesini düşünenler hep pozitif rakamlar veriyorlar.
Tabii bir anda her şey güllük gülistanlık olmayabilir.
Sayın Bakan Nebati Beyin dediği gibi köpük gitti sıkıntı kökünden bitti de diyemeyiz.
Ama güzel günler çiçekli sıcak günler yine bu zor toprakların güzel insanlarının üzerinde olacak deniliyor.
Bizim işimiz inanmak.
O zaman biraz daha sabır diyelim ve işimize gücümüze her zamankinden daha güçlü dört koldan sarılalım olur mu?
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.